3 Mayıs Salı gününü (bugün) Çarşamba’ya bağlayan gece Hz. Muhammed’in en büyük mucizelerinden olan Mirac gecesi münasebetiyle Mustazaflar Cemiyeti Genel Merkezi tarafından bir mesaj yayımlandı.
Yayımlanan mesajda, İsra ve Mirac mucizesinin hikmetlerle dolu ilahi mesajına dikkat çekildi. Bu gecede İslam ümmetine Allah’ın sunduğu başta namaz olmak üzere ilahi ikramlara vurgu yapıldı.
“Kulunu (Muhammed aleyhissalâtu vesselâm’ı) bir gece, Mescid-i Haram’dan kendisine bazı ayetlerimizi göstermek için etrafını mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hakkıyla görendir.” İsrâ Suresi birinci ayetiyle başlanılan mesajda şu ifadelere yer verildi:
“Resulullah Dergâh-ı İlahi’ye hikmetlerle dolu bir yolculuk gerçekleştirmiştir”
“Bu gece yeniden idrak edilecek olan, Kur’an-ı Kerim’de İsra ve Mirac olarak ifadesini bulan ilâhî ikram, beşeriyetin idrakinin ötesinde Allah’ın bir lütfudur. O gece beşerî manada mekân ve zaman mefhumu ortadan kalkmıştır. Her şeyden münezzeh olan Allah, Resulü Hz. Muhammed’i ihsan ve ikramlarla dolu mucizevi bir yolculuğa çıkarmıştır. Recep ayının 27’inci gecesinde gerçekleşen İsra ve Mirac mucizesinde; Resulullah Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya oradan da şanı yüce Allah’ın kudretini yakinen müşahede ederek Dergâh-ı İlahi’ye hikmetlerle dolu bir yolculuk gerçekleştirmiştir.”
“Rabbimizden dileğimiz Mirac’ta lütfedilenlerden pay alacak amelleri bizlere nasip etmesidir”
Mirac’da sunulan ilahi ikramlara dikkat çekilen mesajda, “Sertac-ı Enbiyâ Hz. Muhammed Mustafa aleyhissalâtu vesselâm’ın şahsında İslam ümmetine Mirac’da üç büyük nimet ikram edilmiştir. Biri mü’min’in miracı namaz, biri Allah’ın kullarına zaaflarını ve sorumluluklarını hatırlattığı Bakara Suresi’nin son iki ayeti, diğeri de tevhid akidesine sahip olan herkesin ebedi kurtuluşa ereceğidir. Bu gecede Rabbimizden dileğimiz bu lütuflardan pay alacak amelleri bizlere nasip etmesidir.” denildi.
“Birliğe, beraberliğe, bir vücudun azaları gibi davranmaya, bünyan-ı mersus olmaya ihtiyacımız var”
Günümüzde İslam ümmetinin içinde olduğu acı tablonun ve bu halden kurtulmanın reçetesine vurgu yapılan mesajda şu ifadeler kullanıldı:
“Bugün maalesef İslâm ümmetinin içinde bulunduğu durum yüreklerimizi dağlamakta, aşımıza keder katmakta. Bu çağda her zamankinden fazla vahdete, birliğe, beraberliğe, bir vücudun azaları gibi davranmaya, bünyan-ı mersus olmaya ihtiyacımız var. Tefrikaların bizleri zayıf düşürdüğü, bölüp parçaladığı, sırtlanlara yem ettiği bugünlerde her zamankinden fazla İsra-Mirac’ın mefhumunu anlamaya ihtiyacımız var. İlahi mesajı yeniden keşfetmeye ihtiyacımız var. Ayaklarımızın siratel müstakim’den sapmaması için Mirac ile bizlere lütfedilenleri anlamalı, ilahi ikrama hamd edip sahip çıkmalıyız.”
“Bu mübarek gecede tefekkür edelim, bağışlanma dileyelim, kalemi nefsimizin elinde olmayan yeni bir sayfa açalım”
Bu gecede tüm amellerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğinin ve bununla beraber geleceğe dair umutsuzluğa düşülmemesi gerektiğinin belirtildiği mesajda, “Zamanın akıp gittiğini unutmamalı, İslam beldelerinde akan kan ve gözyaşını yakinen görmeli, bu mübarek gecede tüm amellerimiz yeniden tefekkür etmeli, hata ve günahlarımızdan dolayı bağışlanma dilemeli, istikbale dair kalemi nefsimizin elinde olmayan yeni bir sayfa açmalıyız. Bizi kötülüklerden alıkoyan namazla miracı hissedelim. Bizi yaratılmışların arasında eşref kılan Rabbimize iltica edelim. Her şeye rağmen yine de gevşemeyelim ve ümitvar olalım. Gerçekten iman edenler bilirler ki Allah’ın vaadi haktır ve O, nurunu tamamlayacaktır.” denildi.
“Karanlıkları yırtacak aydınlığın erlerinin Rabbine münacatta bulunalım”
Mustazaflar Cemiyeti Genel Merkezi tarafından yayımlanan mesajın sonunda ise şu ifadelere yer verildi:
“Bu gecenin hürmetine tek yaratıcı olan Allah’a ellerimizi açalım, karanlıkları yırtacak aydınlığın erlerinin Rabbine münacatta bulunalım. Bize merhamet etmesini, güç ve kuvvetimizi toparlamasını, vahdete ulaşacak sebepleri yaratmasını, nifaktan, tefrikadan, fitnelerden ve şeytanın dört bir yandan yaklaşan vesveselerinden bizi muhafaza etmesini dileyelim. Bu münasebetle tüm İslam âleminin Mirac Kandilini tebrik eder, hayırlara, daha mutlu ve huzurlu günlere vesile olmasını temenni ederiz.” (İLKHA)
Mustazaflar Cemiyeti Genel Merkezi tarafından yayımlanan mesajın tam metni:
BASINA VE KAMUOYUNA
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
“Kulunu (Muhammed aleyhissalâtu vesselâm’ı) bir gece, Mescid-i Haram’dan kendisine bazı ayetlerimizi göstermek için etrafını mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hakkıyla görendir.” (İsrâ/1)
Bu gece yeniden idrak edilecek olan, Kur’an-ı Kerim’de İsra ve Mirac olarak ifadesini bulan ilâhî ikram, beşeriyetin idrakinin ötesinde Allah’ın bir lütfudur. O gece beşerî manada mekân ve zaman mefhumu ortadan kalkmıştır. Her şeyden münezzeh olan Allah, Resulü Hz. Muhammed’i ihsan ve ikramlarla dolu mucizevi bir yolculuğa çıkarmıştır. Recep ayının 27’inci gecesinde gerçekleşen İsra ve Mirac mucizesinde; Resulullah Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya oradan da şanı yüce Allah’ın kudretini yakinen müşahede ederek Dergâh-ı İlahi’ye hikmetlerle dolu bir yolculuk gerçekleştirmiştir.
Sertac-ı Enbiyâ Hz. Muhammed Mustafa aleyhissalâtu vesselâm’ın şahsında İslam ümmetine Mirac’da üç büyük nimet ikram edilmiştir. Biri mü’min’in miracı namaz, biri Allah’ın kullarına zaaflarını ve sorumluluklarını hatırlattığı Bakara Suresi’nin son iki ayeti, diğeri de tevhid akidesine sahip olan herkesin ebedi kurtuluşa ereceğidir. Bu gecede Rabbimizden dileğimiz bu lütuflardan pay alacak amelleri bizlere nasip etmesidir.
Bugün maalesef İslâm ümmetinin içinde bulunduğu durum yüreklerimizi dağlamakta, aşımıza keder katmakta. Bu çağda her zamankinden fazla vahdete, birliğe, beraberliğe, bir vücudun azaları gibi davranmaya, bünyan-ı mersus olmaya ihtiyacımız var. Tefrikaların bizleri zayıf düşürdüğü, bölüp parçaladığı, sırtlanlara yem ettiği bugünlerde her zamankinden fazla İsra-Mirac’ın mefhumunu anlamaya ihtiyacımız var. İlahi mesajı yeniden keşfetmeye ihtiyacımız var. Ayaklarımızın siratel müstakim’den sapmaması için Mirac ile bizlere lütfedilenleri anlamalı, ilahi ikrama hamd edip sahip çıkmalıyız.
Zamanın akıp gittiğini unutmamalı, İslam beldelerinde akan kan ve gözyaşını yakinen görmeli, bu mübarek gecede tüm amellerimiz yeniden tefekkür etmeli, hata ve günahlarımızdan dolayı bağışlanma dilemeli, istikbale dair kalemi nefsimizin elinde olmayan yeni bir sayfa açmalıyız. Bizi kötülüklerden alıkoyan namazla miracı hissedelim. Bizi yaratılmışların arasında eşref kılan Rabbimize iltica edelim. Her şeye rağmen yine de gevşemeyelim ve ümitvar olalım. Gerçekten iman edenler bilirler ki Allah’ın vaadi haktır ve O, nurunu tamamlayacaktır.
Bu gecenin hürmetine tek yaratıcı olan Allah’a ellerimizi açalım, karanlıkları yırtacak aydınlığın erlerinin Rabbine münacatta bulunalım. Bize merhamet etmesini, güç ve kuvvetimizi toparlamasını, vahdete ulaşacak sebepleri yaratmasını, nifaktan, tefrikadan, fitnelerden ve şeytanın dört bir yandan yaklaşan vesveselerinden bizi muhafaza etmesini dileyelim.
Bu münasebetle tüm İslam âleminin Mirac Kandilini tebrik eder, hayırlara, daha mutlu ve huzurlu günlere vesile olmasını temenni ederiz.
MUSTAZAFLAR CEMİYETİ GENEL MERKEZİ