"Say ki bir Yusuf tur bu Anlatmak istediğim..."
Toprağa / yalnızken düşene
Ve ordan çıkana
Kırılana / yerilene
Ve kovulana
"Hamiyet! Nerede hamiyet!/
Ben ona gidiyorum" dedi.
Deyip bir ömür boyu
Çöle vurana
Arkasında
Kudüs'ü / Bağdat'ı / Burayı
Ve Seni bırakana
Ey hazanımda beni
Hüzne makber eden davetçi!
Ve doğuran analar!
Ve eli taşlı çocuklar!
Olacak olan oluncaya kadar
İz koyana selam!
_._
Göğümden ip salan kuşa
Mescide / Beşiğe / ve ondaki Halide
Atıldığı /aman taşa
Gönlüme ıslık çalan yaşa
Düşerken yaprağa
Yaşma / kurusuna
Hurmaya / Dabbe için damlaya
Düştüğü ana
Görünmeyen hüdhüde
Küsüp giden bülbüle / şehide
Bahara ve gül'e selam!
_._
Kitaba / Onda olan her şeye Ve O'nu getirene Ah! Hamiyet / Hirayı öpen nura Hira gibi duruşa
Beyti saran cilbaba / Sonra
Çalınan / Tar u mar edilen
Bugünkü ezikliğime / ve ama
İffetime / ümidime / Direncime Selam!
_._
Dinle / Bu gece sana
Eskilerin en Kadim masalında.
Cihad semalarına sinen
Ardıma veren bir yıldız
Toprağa düşerken / Dünyamızdan yüz çeviren
Kayıp giderken / Okyanusları öpen
Bir güneş anlatayım / Bir güneş!..
Onu sarıyordu çocuğum
Belli ki bu / bir alamet / Bir tufana gebe
Belli ki bir sayha
Bir çığlık saklıyordu
Mushafdakine denk
_._
Anlatmak istediğim / Düne değil çocuğum
Bu güne ait bir öykü / Adı
Üsıü altına getirilmiş / Karyelerden bakiye
Bir güneş / Adı
Yitik mevsimlerden gelmiş / münbit iklimlere
Fevakih taşıyan bir seferi
Bazen Nuh (a) ile / Bazen İbrahim (a) ile
Bazen de Muhammed (a) 'le / böyle böyle
Kavuşması bize / Kışı bulmuş
Heybesinde dikenler var güneşin
Yani fakihet - üş - şüheda
Derler ki bu / garib başlamış
Garib yaşamış /garib bitecek
Nasibimiz bu! / Dikenler! Dikenler! Dikenler!
Öyle ise murselin gibi
Dikenlere / En dikenli tarlalardan yürümeye
Yalın ayak yürümeye / Koşmaya
Hazır ol çocuğum!
İnzar Dergisi