Bursa'daki dönüşüm çalışmalarını Kentsel Dönüşüm Forumu'nda değerlendiren İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şube Başkanı Mehmet Albayrak, yüzde 65'i birinci derece deprem bölgesinde bulunan Türkiye'de kentlerin geleneksel yapı anlayışı ve denetimsizlik nedeniyle yaşanamaz hale geldiğini ifade etti.
Yık-yap şeklindeki kentsel dönüşüm algısının doğru olmadığını söyleyen Albayrak, dönüşümün kent yenileme ve canlandırma çalışmalarını da içermesi gerektiğini belirtti.
Marmara Depremi'nin 20 binden fazla can kaybına yol açtığını, yüzde 15 oranında milli gelir kaybına sebep olduğunu hatırlatan Albayrak, "Bursa özeline baktığımızda olası bir depremde yapı stokunun yaklaşık yüzde 6 ile 12'sinin deprem anında çökeceği varsayılmalıdır. Bu da ortalama 22 bin binanın yıkılması anlamına geliyor. Bu sonucu geçmiş depremlerde geleneksel yapı karakterimizin davranışları ortaya koymaktadır ve istatistiki bir sonuçtur." dedi.
İnsan hayatının maddi bir karşılığı olmayacağını ve oluşabilecek can kayıplarını hayal dahi etmek istemediğini ifade eden Albayrak, acil ihtiyaç olarak nitelendirdiği kentsel dönüşüm için neler yapılması gerektiğiyle ilgili şunları söyledi:
"Kentsel dönüşümün yık-yap anlayışından çıkması gerekmektedir. Güçlendirme kavramı ön plana çıkartılmalıdır. Zira tüm binalarımızı yıkmak ve yeniden yapmak yerine güçlendirerek depreme dayanıklı hale getirebiliriz. Bu şekilde deprem açısından birer çöküntü alanı olan kentimizin büyük bölümünü dönüştürebiliriz. Ülkemizin ekonomik durumu göz önüne alındığında yüzde 60 daha az maliyetli olan güçlendirme çalışmalarına öncelik verilmelidir. Mevcut 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm Yasası herhangi bir envanter çalışmasını kapsamamaktadır. Deprem yönetmeliği de hızlı değerlendirme teknikleri içermiyor. Bu nedenle hızlı değerlendirme alanında bilimsel olarak hazırlanan yeni bir yasaya ihtiyaç var."
İLKHA