Covid-19 önlemleri kapsamında uygulanan birtakım kısıtlamaların yanı sıra son olarak 29 Nisan ile 17 Mayıs tarihleri arasında uygulanan tam kapanma sürecinde daha önce olduğu gibi sağlık kuruluşları ve ilişkili kuruluşlar muaf tutulmuş, mal ve hizmet sunumuna izin verilmişti.
Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunca yayımlanan ek yazıda optisyenlik müesseselerinin tıbbi cihaz firmaları olmalarına rağmen bu kısıtlamadan muaf tutulmadığı belirtildi.
Söz konusu yazıda belirtilen durumun hem sektörel hem de hasta ve hasta yakınlarını olumsuz etkileyeceğini belirten 19'uncu Bölge Güneydoğu Optisyenciler Odası Başkanı Abdurrahim Erdoğan, alınan kararın ivedilikle tekrardan elden geçirilmesi gerektiğini söyledi.
19'uncu Bölge Güneydoğu Optisyenciler Odası Başkanı Abdurrahim Erdoğan
2019 yılında başlayan Covid-19 salgınıyla beraber Türkiye'nin çok önemli bir süreçten geçtiğini hatırlatan Erdoğan "Daha önce alınan hafta sonu kısıtlamalarında ve geçtiğimiz günlerde uygulanmaya başlanan tam kapanmayla beraber sağlık kuruluşları, özel ve kamu hastaneleri, göz poliklinikleri, medikaller, eczaneler ve hayati önem arz eden kuruluşlar hariç tamamının kapanmasına karar verildi." dedi.
"Şu an gözlük sıkıntısı olup optisyenlik müessesesine ulaşamayan birçok kişi var"
Erdoğan "Gözlük camı, çerçevesi, lens ve solüsyonlarının tıbbi cihaz sayıldığı ve kanunen satışının sadece optisyenlik müesseselerinde yapıldığı, bu müesseselerinde tıbbi cihaz firması olduklarından dolayı bugüne kadar olan tüm kısıtlamalardan muaf tutuldu." ifadelerini kullandı.
Muafiyet durumlarının yayımlanan ek bir yazıyla değiştiğini aktaran Erdoğan "Nitekim 30 Nisan günü tıbbi cihaz kurumunun yayımladığı ek bir yazıda optisyenlik müesseseleri tıbbi cihaz firmaları olmalarına rağmen bu kısıtlamalardan muaf tutulmalarının kaldırılmasına ve tam kapanmasına karar verildi." şeklinde konuştu.
Alınan kararın oluşturabileceği olumsuzluklara dikkati çeken Erdoğan "Bu karar halkın göz ve görme sağlığı adına ciddi sorunlar teşkil edecektir. Bugün 81 vilayetten gözlük sıkıntısı olduğu için herhangi bir optisyenlik müessesesine ulaşamayan sınava hazırlanan öğrencilerimiz, görev başında olan kolluk kuvvetleri, sağlık çalışanları, basın mensupları ve öğretmenlerin tamamının gözlük sıkıntısı yaşadıklarını iletiyorlar. Burada verilmiş olan kararın bir kez daha gözden geçirilmesini yetkililerden istirham ediyoruz." diye belirtti.
"Optisyenlerin kısıtlamalardan muaf tutulmasını talep ediyoruz"
Optisyenlik sektörünün önemine de değinen Erdoğan "Burada optisyenlik müesseseleri, tamamıyla göz ve görme sağlığı adına kanun önünde gözlük camını, çerçevesini, mesleki bilgi ve birikimine aldıkları eğitimleri birleştirerek bir tıbbi cihaz olarak vatandaşların hizmetine sunma pozisyonundalar. Bunun tekrardan gerekli kurumlarca dile getirilip bu kısıtlamalardan muaf tutulmasını talep ediyoruz." dedi.
Son alınan kararla ilgili Türk Optisyenler Gözlükçüler Birliğinin İçişleri Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığıyla yazışmalar gerçekleştirdiğini söyleyen Erdoğan "İlgili bakanlıkların konu ile ilgili verecekleri kararları bekliyoruz. Bu kararın tekrar optisyenlik müesseselerin açılmasına inancımız tam. Çünkü bugün göz poliklinikleri açık ve yazılan reçetenin 10 günlük bir süresi var. 10 gün için de bu hastamız geri ödeme kapsamın da optisyenlik müessesine başvuramazsa tekrardan muayene olup reçete alması gerekir.
Belirtilen durumların hem kamusal bir kayba hem de hastalığın daha çok bulaşmasına neden olabileceğine vurgu yapan Erdoğan, bunun dışın da Optisyenlik müessesinin her ayın 7'sinde e-fatura kesme zorunluluğunun olduğunu ve kapanmadan dolayı bu ödemeyi yapamayan işyerlerin olduğunu söyledi.