Efendimiz (âleyhissalâtu vesselam) bir hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur: “Oruçlunun (açlıktan dolayı değişen) ağız kokusu Allah nezdinde, misk kokusundan daha hoştur” (Buhârî). Bu hadiste, istiâre yani benzetme yapılarak oruçlunun Allah’a yakınlığı ifade edilmiştir. Nitekim kişi ancak kendisine çok yakın olan birinin ağız kokusunu hisseder. Bu koku Allah nezdinde miskten daha güzeldir. Allah’u Teâlâ oruçluya ahirette öyle bir mükâfat verecek ki o mükâfattan dolayı oruçlunun ağız kokusu misk kokusundan daha güzel bir hale dönüşecektir (İbn Hacer, Fethu’l Bârî IV, 137).
Oruçlu kimsenin öğleden sonra misvak kullanması mekruh, öğleden önce kullanması ise sünnettir. Zira öğleden sonraki ağız kokusu uzun süre ağza bir şey girmediğinden dolayıdır. Dolayısıyla açlıktan kaynaklanan bu kokuyu misvakla gidermek mekruhtur. Öğleden önceki ağız kokusu ise çoğunlukla uykudan veya sahurda yenilen yiyeceklerin kalıntılarından kaynaklanan kokudur. Bu kokuyu gidermek amacıyla misvak kullanmak mekruh değildir. Aynı durum gün içerisindeki uyku nedeniyle ağzı kokan kişi için de geçerlidir. Yani öğleden sonra dahi olsa uyku nedeniyle kişinin ağzı kokarsa misvak kullanması mekruh olmaz. Yukarıda zikredilen hükümler farz başta olmak üzere bütün oruç çeşitleri için geçerlidir. (Kifâyetu'l Ehyâr s.40).