Piyasalarda olmayacak şeyler gerçekleşiyor. Petrolde son 50 yılın üçüncü düşüşü yaşandı. Dolar ise son on yılın en üst seviyesine çıktı. Petrolün fiyatının düşmesi olumlu, doların TL karşısında yükselmesi ve 2,4 TL'ye dayanmasının olumsuz etkileri olacaktır.
Petrol fiyatlarının yükselmesinin karşılığında, küresel ekonominin % 8 büyümesi ve Türkiye'nin ekonomik açıdan karlı çıkması bekleniyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner YILDIZ, “6 ay içerisinde benzinde 10 kez toplam 87 kuruş, 7 kez de motorinde toplam 71 kuruş indirime gidilince 280 liraya dolan 55 litrelik bir benzin deposu şu anda 236 liraya doluyor. 246 lira dolan motorin de 207 liraya doluyor.” dedi.
Kafaları karıştıran petrol fiyatlarındaki düşüşlerin yansıtılıp yansıtılmamasıydı ki buna da: “Ham petrolün fiyatındaki düşüş oranıyla petrol ürünlerinin düşüş oranları aynı değil. Dünyada da bu böyle. Biz de Akdeniz Havzası'ndaki piyasada yer alan bir ülkeyiz. Son 6 ay içerisinde 115 dolardan başlayan ham petrol varil fiyatı bugün 60 dolarlara geldi. Bunun sürdürülebilir oluşu çok önemli. Biz 30 dolara inse de tüketici ülke olarak seviniriz ama üreticilerin bir kısmı belirli bir maliyetin altına indikten sonra üretimlerini durduruyorlar. O zaman arz düşüyor.” cevabını verdi. Bu da gösteriyor ki fiyat düşüşleri net olarak yansıtılmıyor.
Ekonomi bakanlarının açıklamaları ise şöyle:
“Petrol fiyatlarındaki her 10 dolarlık düşüşün enflasyona etkisi 0.5 puan. Petrol gelecek yıl 102 dolar değil de 62 dolar olursa, bu enflasyonun beklediğimizden 2 puan daha aşağıda oluşmasını sağlar.”
“Petrol fiyatlarındaki her 10 dolarlık düşüş, Türkiye'nin cari açığını neredeyse 5 milyar dolara kadar daraltabiliyor. 2014 yılı bütçe açığı, hedeflere göre 8.8 milyar lira daha düşük gerçekleşecek.”
Ekonomi ile ilgili bakanların açıklamalarından petrol fiyatlarındaki düşüşün ekonomiye olumlu etki ettiği ve edeceği anlaşılmaktadır. Bu da vatandaşın cebine olumlu yansıyacaktır.
Petrol fiyatlarındaki düşüş Hindistan ve Türkiye ekonomileri üzerindeki dış baskıları azaltacaktır. Cari açık üzerindeki baskıyı azaltacak, yatırım ortamını olumlu etkileyecektir.
Alternatif makro senaryoda petrol fiyatlarının 80-85 dolar seviyelerinde kalacağı düşünüldüğünde Türkiye'nin makro konumu ve piyasa performansı daha iyi görünecek.
Faiz oranlarını düşürmede etkili olacaktır. Türkiye'nin petrol fiyatlarındaki düşüşten en çok yararlanacak ülkelerden biri olarak görünüyor.
Petrol fiyatlarının artmasındaki en büyük neden ABD'nin ham petrol üretiminin artması ve arzın azalmasıdır. Fiyatların düşürülmesi uluslararası piyasalarda en büyük ekonomik rakip olarak görülen Çin ekonomisinin yavaşlamasına, Rus ekonomisinin duraklamasına sebep olacak. Zaten fiyatların düşürülmesinde en büyük pay ABD ve Suudi Arabistan'ın iki büyük rakipleri olan İran ve Rusya'yı bastırma çabasıdır.
ABD yetkilileri ABD ekonominin son on yılın en iyi durumunda olduğunu belirtiyorlar. Dolar yükseliyor ve son on yılın en üst seviyesini aştı. Rus para birimi Ruble dolar karşısında en çok değer kaybeden para birimi oldu. Rus rublesi tüm önlemlere rağmen %40 değer kaybetti.
Petrol fiyatlarının düşmesi kazandırırken doların yükselmesi kaybettiriyor. TL, Rus para birimi Ruble'den sonra en fazla değer kaybeden para birimi oldu.
Piyasalar büyük oranda dolara endeksli çalışıyor. Birçok mamul ve hizmetin değeri dolarla ölçülüyor. Kimi kiracı kirasını dolarla ödüyor. Dolayısıyla doların yükselişi tüm fiyatları doğrudan veya dolaylı etkileyecektir.
Doların yükselişinde IMF'nin karar ve açıklamaları da etkili oluyor. Bu da dalga dalga küresel piyasaya yansıyor. Dolardan daha az etkilenmek için faizlerin düşürülmesi gerekiyor. Faizlerin düşürülmesi daha az ödeme ve daha fazla istikrar demektir. Bu da daha çok yatırım ve daha çok istihdam demektir. İşsizlik fiyatlarının aşağı çekilmesi demektir.
Selam ve dua ile Allah'a emanet olun.