Şanlıurfa’da faaliyetlerini sürdüren İslami STK’ardan Kalem Der Başkanı Abdullah Göçmez, “diye soran,“Zaten batı yıllardır hep cinayet işliyor ve batının adı cinayetle anılıyor. Batı, Filistin’de, Suriye’de, Irak’ta hatta Afrika’da yüzyıllardır cinayet işliyor. Tamam, 12 insanın öldürülmesi olmaması gereken bir şeydir ama, 12 yıldır öldürülen 12 milyon insanın hiç mi değeri yoktu. Burada tahrik var ve maalesef bu tahrik hala devam ediyor. Basın yayın yoluyla 1,5 Milyar İslam âleminin peygamberine hakaret etmek Paris’te işlenen cinayetten daha büyük değil midir?” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet gazetesinin Charlie Hebdo dergisinin içeriğini yayınlamasına da değinen Göçmez, “İçimizde bizimle aynı ismi taşıyan, bizim gibi görünen birçok kişinin ‘içimizdeki İrlandalılar’ tabirine uygun davrandıklarını görüyoruz. Bunlar ülkemizdeki barış ortamını bozarak, ortalığı karıştırmaya çalışıyorlar.” diye konuştu.
Mustazaflar Cemiyeti Şanlıurfa Şubesi Başkanı İ.Halil Göven ise, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, Charlie Hedbo dergisine yapılan saldırıyı oluşturan sebeplerin irdelenmesi gerektiğini belirerek, “Bu saldırıyı oluşturan etkenlerin ortaya çıkarılması gerekiyor. Bu dergi sürekli Müslümanların kutsallarına saldırıyor. Batının Ortadoğu’da yaptığı terörü de görmek gerekiyor. Suriye’de, Irak’ta, Mısır’da ve Filistin’de yapılan terör saldırılarının arkasında batı var ve batı tüm bunlara sessiz kalmakla bir nevi destekliyor. Biz bu Müslümanlara yapılan saldırılara sessiz kalan ülkeleri kınıyoruz.” şeklinde konuştu.
Saldırı sonrası derginin peygamberimize hakaret karikatürlerini bir daha yayınlamasını ve Cumhuriyet Gazetesinin de bu derginin taşeronluğunu yapmasını kınadığını ifade eden Göven, tüm bunların Müslümanları tahrik etmeye yönelik olduğunu söyledi.
Dünyada olaylar karşısında bir çifte standarttın olduğuna dikkat çeken İnsani Yardım Platformu Başkanı Osman Gerem ise, ”Yıllardır Filistin’de bir zulüm var. Son olarak Irak’ta, Suriye’de, Afganistan’da, Keşmir’de, Arakan’da yapılan zulümler var. Suriye’de 14 bin çocuk katledildi, kimsenin kılı kıpırdamadı. Kimyasal silahlar kullanıldı kimse tepki göstermedi. Ama ne zaman ki birilerinin canı acıyınca bağırmaya başladılar. Yani onlarınki can da diğerlerinki can değil mi? Biz bu olaya tepki gösteren dünyanın, aynı hassasiyeti diğer insanlar için de göstermelerini bekliyoruz.” dedi.
Peygamberimize yönelik hakaretlerin basın özgürlüğü olarak kabul edilemeyeceğini belirten Gerem, Peygamberimizin Müslümanların kırmızı çizgisi olduğunu, birilerinin son yaşanan olaylarla İslam dinini terörle bağdaştırmaya çalıştığını söyledi. (Osman Gülebak-İLKHA)