Peygamber Sevdalıları İstanbul'da idam kararlarını protesto etti

Peygamber Sevdalıları Platformu, Mısır'da cunta yönetiminin verdiği idam kararlarını İstanbul'da protesto etti. Protesto eyleminde Mısır ve dünya Müslümanları için dualar yapıldı.

İSTANBUL - Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Mısır’da verilen idam kararları Fatih Saraçhane Parkı’nda yapılan etkinlik ile protesto edildi. Fatih camisinde bir araya gelen Peygamber Sevdalıları, sloganlar atarak Fevzi Paşa Caddesi’nden Saraçhane Parkı’na kadar yürüdü. Burada yapılan konuşmalarda cunta yönetiminin verdiği idam kararları lanetlendi. Sık sık tekbirlerin getirildiği etkinlikte “Kahrolsun Sisi, seninleyiz Mursi”, “Kahrolsun Amerika kahrolsun israil”, “Müslüman Uyuma Kardeşine Sahip Çık”, “Zalimler İçin Yaşasın Cehennem” şeklinde sloganlar atıldı.

Saraçhaneden Mısır’a selam gönderiyoruz

Mısır’da binden fazla kişiye verilen idam kararlarını protesto ettiklerini söyleyen Mustazaflar Cemiyeti İstanbul Şube Başkanı Mehmet Eşin, “Mısır’ın zindanlarında ve meydanlarında direnenlere saraçhaneden selam gönderiyoruz. Seçtiğiniz yol Hz. Muhammed’in (s.a.v), Hasan El Benna’ın, Seyit Kutup’un ve şehitlerin yoludur. Bu yolda yenilmek yoktur. Öldürülmeniz şehadet, zindanlara atılmanız halvet, hicrete zorlanıp yurtlarınızdan çıkarılmanız ise seyahattir. Dik durmaya ve ümmeti direnmeye çağırın. Tüm Müslümanlar sizi destekliyor. Çocuklarına Muhammed Mursi, Hasan, Seyit isimlerini koyuyorlar.

Amerika ve israil iyi bilsin ki, Müslümanlar şehit edilmekle zayıf düşmediler, güçlendiler. Son idam kararlarının Mısır’da nasıl bir canlanmaya sahip olduğunu tüm dünya gördü.

Müslümanlar ise sizin adalet anlayışınızı bir kez daha gördü. Biz Müslümanlar olarak zulme karşı her yerde dik durmaya devam edeceğiz. Kimden gelirse gelsin zulme karşı dik duracağız. İzzetle direnen Müslümanların yanında olmaya devam edeceğiz”  diye konuştu.

Dünyanın gözleri önünde katliam yaptılar

Dünyanın gözleri önünde Mısır’da Müslümanlara yönelik bir katliam yapıldığını söyleyen Marmara İnsani Hak Ve Özgürlükler Platformu (Minhap) Başkanı Mehmet Şakir Direkçi, “Dünya siyasetini dizayn edenler, ‘istediğimiz gibi yaparsanız yolunuz açık olur. Ama bizim koyduğumuz çizgileri geçerseniz demokrasi olmaz’ diyorlar. Bir balina için gözyaşları dökenler, insanları gözlerini kırpmadan öldürüyor ve buna seyirci kalıyor.

Mısır’da Mursi yüzde elli oyla seçildi. Ondan sonra benzin kuyrukları oluşmaya başladı, elektrikler kesildi, kadın cinayetleri her gün televizyonlardan verildi. Ülkede kaos varmış gibi yayınlar yapıldı. Daha sonra Tahrir’de göstermelik kalabalıklar toplandı. Ondan sonra darbe yaptılar. Darbeye karşı Rabia ve Mısır’ın meydanlarında milyonlar toplandı. Dünyanın gözleri önünde Rabia Meydanı’nda katliam yapıldı. Zindanlara 24 bin insan atıldı. Bu zulme karşı BM, AB, İİT, Arap Birliği gibi kurumlar sessiz kaldılar. Sadece ‘endişeliyiz’ şeklinde açıklama yaptılar. Endişelerinin sebebi de Müslümanların ayağı kalkmasıdır” dedi.

İnsanları haklarını ayaklar altına aldılar

Verilen idam kararları karşısında katliama karşı ses çıkarmayanların yine sessiz kalmaya devam ettiğini söyleyen Direkçi, “Şimdi ise dakikalar içerisinde cunta mahkemeleri binin üzerinde Müslümana idam cezası verdi. ‘İstersek kanunları ayaklar altına alırız. Biz istemezsek insan hakları diye bir şey yok’ mesajı veriyorlar. İdamlar karşısında emperyalistler yine sessiz kaldı. Tıpkı, Halepçe, Hama, Bosna Hersek, Irak ve Suriye’de yapılan katliamlar karşısında sessiz kaldıkları gibi” diye konuştu.

Ey Müslümanlar Kur’an etrafında birleşin

Müslümanların ihtilafları bir kenara bırakıp birbirlerine sahip çıkması gerektiğin belirten Direkçi, “Müslümanlar tekrar Kur’an etrafında kenetlenmelidirler. Böyle yaptıkları taktirde kaybettiklerini tekrar kazanabilirler. Ey Müslümanlar ittifak edelim. Dünyanın neresinde olursa olsun her Müslümana sahip çıkalım. Direnen Müslümanlara selam olsun. Bu zulme sessiz kalanlar bu zulme ortaktır. Tarih bu zulümleri yapanları mahkum edecektir” şeklinde konuştu.

Müslümanım deyip bu zalimlere destek olanlar var

İdam cezası alanlar içerisinde 15 yaşında olan Esmalar olduğunu ve bu idam kararlarını verenlere Mısır’da kendilerine Müslüman diyenlerin destek olduğunu söyleyen Doğruhaber Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Abdullah Aslan, “Buraya Mısır’da yapılan zulmü kınamaya geldik. Biz, sözün bittiği yere doğru sürükleniyoruz. Mursi yüzde elli ile halkın oyunu alarak geldiği cumhurbaşkanlığı makamından zorla indirildi. Ondan sonra Mursi ile beraber olanlara yönelik katliamlar yapıldı. Diğer ülkelerde aynı tepki var mı? Sesimizi beraber yükseltmezsek sözün bittiği yere geleceğiz.

Onlar tuzaklar kuruyorlar. İdamların hepsini uygulamayabilirler. Onların amaca ileri gelen liderleri idam etmektir. Çok kişiye idam kararı verdik ama az kişiyi idam ettik diyerek tepkileri azaltmak isteyebilirler. Mursi’yi ya da Bedii’yi idam etseler biz sessiz mi kalacağız?

Bunlara karşı siyasetçiler, başbakan, cumhurbaşkanı ve sivil toplum kuruluşları seslerini yükseltmelidirler. Bu zulme sessiz kalırsak Hasan El Benna ve Seyit Kutup bize hesap sormayacak mı? Bunların arkasından Mursi ve Bedii idam edilirse onlar bize hesap soracak.

İdam verilenler arasında 15 yaşındaki Esmalar ve hamile bayanlar var. Bunlara karşı sessiz duramayız. Bu zulme karşı sessiz duranlara yazıklar olsun!..

Kendileri Müslüman dahi olsa bu zalimlerin yanında yer alanlar bizim kardeşimiz değildir. Kendilerine Müslümanım deyip Sisi’yi destekleyenlere yazıklar olsun” diye konuştu.

 

Selahattin Eyyubi’nin torunlarına selam olsun

Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) üyesi eski Milletvekili Adil Raşit ise etkinlikte yaptığı konuşmada “Ya Resulallah, senin ümmetin zalimlere karşı tek yürek olmuştur. Bizi idamlarla korkutuyorlar. Biz onların bu tehditlerinden korkmuyoruz. Bu tehditlere karşı Hasbunallâhu ve ni’mel vekîl diyoruz. Bizim durumumuz şu ayetteki gibidir; “Onlar öyle kimselerdir ki, halk kendilerine, “İnsanlar size karşı ordu toplamışlar, onlardan korkun” dediklerinde, bu söz onların imanını artırdı ve “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!” dediler.” Onlar bu ayette olduğu gibi bizden korkun diyorlar. Biz onlardan korkmuyoruz. Biz hayatın ve ölümün Allah’ın elinde olduğunu biliyoruz. Onun için Allah’tan başkasından asla korkmayız. Bu desteklerinizle uyuyan insanları uyandırıp zalimlerin uykularını bölüyorsunuz” dedi. Raşit konuşmasını “Sultan Fatih’in ve Selahattin Eyyubi’nin torunlarına selam olsun” diyerek bitirdi.

Biz ölsek de Allah’ın dini galip gelecektir

Cunta yönetiminin verdiği idam kararlarından dolayı yollarından geri dönmeyeceklerini belirten Mısır İmar ve Kalkınma Partisi Genel İdare Kurulu üyesi Mahmut Ali Yusuf, “Desteğiniz için size teşekkür ediyorum. Resulullah’ın dediği gibi ‘mü’minler birbirlerinin uzuvları gibidir. Birisi rahatsızlanınca diğeri bunu hisseder.’ Siz bunu doğruluyorsunuz. Allah size yaptıklarınızın karşılığını versin. Bizler Allah’a söz verdik canlarımız, evlatlarımız ve mallarımızdan vazgeçtik. Biz Peygamber Efendimizin sahabeleri gibi olmalıyız. Düşmanları onlar hakkında bilgi toplamak istediklerinde onlara şöyle bilgi verilmişti; onlar sizin hayatı sevdiğiniz kadar ölümü seviyorlar. Rabia’da kardeşlerimizi şehit ettiler, ondan sonra zindanları doldurdular, en son da mahkemelere çıkarıp haklarında idam kararı verdiler. Onlar böyle yaparak bizi korkutup davamızdan vazgeçireceklerinin sanıyorlar ama yanılıyorlar. Biz onlardan asla korkmayız. Onların bizi tehdit ettiği ölüm bizim en çok temenni ettiğimiz şehadettir. Biz ölsek de Allah’ın dini galip gelecektir. Biz bu zalimlerle cihat etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Program Abdurrahman Yıldız Hoca’nın yaptığı duanın ardından Mehmet Laçin’in okuduğu basın açıklaması ile sona erdi. (Şükrü Gündüz – Emrah Tel / İLKHA)

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.