Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 6 Mart-12 Mart tarihlerine ait 100 bin nüfusa karşılık gelen haftalık vaka sayılarını açıkladı.
Paylaşımında "Tedbirlere uyarak normalleşmek mümkün" mesajına yer veren Bakan Koca'nın açıkladığı haritaya göre İstanbul, İzmir ve Ankara'daki vaka sayılarında yükseliş var.
Buna göre, haftalık vaka sayısı İstanbul'da 111,57'den 178,25'e, Ankara'da 54,83'ten 68,53'e ve İzmir'de 66,47'den 78,57'ye çıktı.
"Güneydoğu'da risk seviyesi neden düşük?"
Peki, Güneydoğu illerinde risk seviyesi neden düşük? sorusunu Siirt Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Vefik Arıca, şu şekilde yanıtladı:
Vaka sayılarındaki artışın yol açtığı toplumsal bağışıklık, kısıtlamalar, aşılamanın başlaması ve vatandaşların kurallara uyması en önemli nedenler. Geçen Kasım ve Aralık aylarında hızlı bir yükseliş gösteren salgın nedeniyle birçok kişi enfekte oldu. Buna bağlı olarak toplumsal bağışıklık gelişti ve insanlarda korunma bilinci oluştu.
"Bağışıklık bittiğinde Güneydoğu Anadolu bölgesi 3'ncü dalgayı görebilir"
Kasım ve aralık aylarından 6 ay geçtikten sonra takriben haziran ayı itibariyle Güneydoğu Anadolu Bölgesinde antikor seviyelerinin düşme ihtimalinin bulunduğunu dile getiren Arıca, 2'nci dalganın bitiminden sonra 3'ncü dalga olasılığını akıllara getirdi.
Siirt, Batman, Şırnak gibi mavi kategoride bulunan illerin rehavete kapılmaması ve tedbirlere uyması gerektiğine dikkat çeken Arıca şu tavsiyelerde bulundu:
Özellikle maske, fiziki mesafe, hijyen ve aşı sırası geldiğinde aşımızı olalım. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde kasım veya aralık aylarında vaka sayıları yüksekti, bu şekilde insanlar doğal olarak antikor ürettikleri için bu antikorlar bizleri ortalama 6 ile 9 ay arasında koruyacak. Bizler bunu doğal aşılı, doğal bağışıklama olarak kabul ediyoruz.
"Siirt bu seviyelere gelebilmek için çok ağır bir bedel ödedi"
Geçtiğimiz kasım ve aralık aylarında Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin, salgının 2'nci dalgasının pikini çok yüksek sayıda insanını kaybederek yaşadığına dikkat çeken Arıca, bu seviyeye gelene kadar çok büyük bedeller ödendiğini kaydetti.
Arıca, "Şu anda Siirt'in vaka sayısı İstanbul'dan 90 kat daha düşük bir durumda. Siirt bu başarıyı nasıl yakaladı, hatta vaka sayısı nasıl 2'ye düştü? Belki de önümüzdeki günlerde sıfıra düşürebilir miyiz, Siirt bazında salgını bitirebilir miyiz? Aklımıza gelmiyor değil. Bu başarıyı birkaç nedene bağlayabiliriz, çünkü kimileri sevdiklerini, yakınlarını kaybetti, kimileri hastaneye yattı, taburcu oldu ama kimileri ise taburcu olamadan hayatlarını kaybetti. Siirt çok ağır bir bedel ödedi." ifadelerini kullandı.