Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid–i Aksa ve Kudüs’ün 1947 yılından bu yana siyonist rejimin işgali altında olduğuna dikkat çeken Akbaş, Müslümanların, Hazreti Ömer, Selahaddin Eyyubi ve Abdülhamit Han gibi Kudüs’e ve Filistin topraklarına sahip çıkması gerektiğini belirtti.
Kudüs’ün özgürlüğünün Müslümanların vahdetinden geçtiğinin altını çizen Akbaş, Kudüs’e ve Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmanın tüm Müslümanların üzerine farz olduğunu ve Kudüs’ün bütün Müslümanları birleştirecek ve bir araya getirecek bir güce sahip olduğunu ifade etti.
Akbaş, “Kudüs bütün Müslümanları bir araya getirecek ve birleştirecektir. Müslümanlara özellikle şunu tavsiye ediyorum; her bir mümin evinde bir Kudüs, bir Beytül Makdis köşesi olsun. Kendi çocuklarımıza, gençlerimize Kudüs’ü sürekli hatırlatmalıyız. Bu meselenin diğer bütün meselelerden önemli olduğunu ve her gün onlara hatırlatacak olan evimizdeki bir Kudüs köşesi olmalı.” dedi.
“Kudüs’e her zaman sahip çıkmalıyız”
Müslümanların sadece belli gün ve dönemlerde değil, her zaman Kudüs’e sahip çıkması gerektiğine dikkat çeken Akbaş, “Zaman zaman Kudüs gündeme geliyor. Ama Kudüs’ü sadece belli zamanlarda hatırlamak değil, kendi buluşmalarımızda, ziyaretlerimizde, Müslümanlarla bir araya geldiğimizde, bu meseleyi konuşmak, sürekli Müslümanların gündemde tutmak çok önemli. Çünkü Kudüs’e her zaman sahip çıkmalıyız.” ifadelerini kullandı.
Müslümanların Hazreti Ömer, Selahaddin Eyyubi ve Abdülhamit Han gibi Kudüs’e ve Beytül Makdis’e sahip çıkması gerektiğini belirten Akbaş, Kudüs denilince Ömer, Selahaddin ve Abdülhamit isimlerini önemsediklerini ifade etti.
“Hazreti Ömer, Selahaddin Eyyubi ve Abdülhamit Han’ı anlamak, Kudüs’ü anlamaktır”
Akbaş, “Bir de şu tavsiyeyi yapmak istiyoruz; yeni doğan bebeklerimize özellikle üç isim verelim. Biri Ömer, ikincisi Selahaddin ve üçüncüsü Abdülhamit’tir. Çünkü Bizans'ın elinden Kudüs'ü alan Hazreti Ömer'dir. Oradaki Yahudileri, Hristiyanların zulmünden kurtarıyor. Yine Selahaddin Eyyubi Kudüs’ü fethediyor, Hristiyanların elinden alıyor. Abdülhamit Han, Kudüs'ü muhafaza etti, satmadı. O yüzden bu üç ismi çok okuyup çok anlamak Kudüs'ü anlamak demektir. Bu üç ismi önemsiyoruz ve bu üç ismi çocuklarımıza isim olarak verdiğimiz gibi bu üç ismin hayatını, mücadelesini en güzel şekilde anlamaya çalışalım.” diye konuştu.
“Kudüs’e her zaman destek verelim”
Kudüs’ün tüm Müslümanları birleştirecek bir güce sahip olduğunun altını çizen Akbaş, “Kudüs’e her zaman destek verelim. Maddi destek verelim, bu davayı yaymaya çalıştığımız gibi kendi infakımızdan da Kudüs’e bir şeyler ayıralım, bu sürekli olmalıdır. Kudüs’teki kardeşlerimiz sırf Allah (Celle Celaluhu) için mücadele etmekteler. Bizler de dünyanın dört bir yanından göndereceğimiz desteklerle Allah'ın izniyle onların muvaffak olması, başarılı olması için kendilerine yardım etmiş olacağız, destek vermiş olacağız. Bu meselede kardeşlerimizin yanında olduğumuzu da inşallah onlara göstereceğiz.” şeklinde konuştu.
“Kudüs için artık duadan eyleme geçmemiz gerekiyor”
Müslümanların Kudüs için artık harekete geçmesi gerektiğini ifade eden Akbaş, “Müslümanlar bu işin bilincinde, Kudüs'ün ve Beytül Makdis’in ilk kıblemiz olduğunu bilmektedir. Fakat bizim artık duadan eyleme geçmemiz gerekiyor. Kudüs bilinci 1,5 milyar Müslüman’ın gündeminde olmadıkça da Kudüs ve Beytül Makdis mahzun olacaktır. Bundan dolayı bu önemli meseleyi, ilk kıblemiz ve Mescid-i Aksa için duadan eyleme getirmenin zamanı gelmiştir, geçmektedir. Müslümanlar Kudüs ve Mescid-i Aksa konuda bilinçlenmedikçe ve destek vermedikçe, Kudüs için buluşmadıkça Kudüs'ün özgürlüğünden bahsedemeyiz.” dedi.
“Kudüs meselesi 1,5 milyar Müslüman’ın meselesidir”
Kudüs’ün her zaman Müslümanların gündeminde olması gerektiğini belirten Akbaş, “Bulunduğumuz her ortamda, Allah'ın (Celle Celaluhu) Kur'an'da mübarek kıldığı bu toprakları sürekli dile getirmek, bunun için neşriyatta bulunmak, eyleme geçmek her Müslüman üzerine farzdır. Allah (Celle Celaluhu) bu hususta mücadele edecek, yorgun düşecek, kendin maddi imkanlarını bu uğurda seferber edecek gençlerin yetişmesi için bizlere kuvvet versin. Bizleri bu meselede gerçekten ciddi şekilde mücadele edenlerden eylesin. Çünkü Kudüs sadece belli bir coğrafyanın, Arapların, Türklerin meselesi değildir. Kudüs, Endonezya'dan Fas’a kadar 1,5 milyar Müslüman’ın meselesidir. Bundan dolayı Müslümanlar gündemlerini birinci sırasına Beytül Makdis meselesini almaları gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“Kudüs’ü sürekli gündemimizin ilk sırasında tutmalıyız”
Akbaş, “Allah'a (Celle Celaluhu) hamd olsun, şu anda Türkiye'de, Ankara’da Beytül Makdis için çalışma yapan bir merkez vardır. Bu merkezlerin bütün üniversitelere yayılması, Filistin, Beytül Makdis, Kudüs araştırmaları yapması lazım. Bu yönde eğer yüksek lisans ve doktoralar yaptırılırsa biz ilgiden eyleme o zaman geçebiliriz. Kudüs’ü sürekli gündemimizin ilk sırasında tuttuğumuzda Allah'ın (Celle Celaluhu) izniyle her Müslüman fert, genciyle, yetişkiniyle bu meseleye sahip çıkacak, bu mesele için muhakkak bir şeyler yapacaktır.” dedi.
İLKHA