Prof. Dr. Boynukalın “Hazreti Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Ramazan gecelerinde uzun sureler okuyarak namaz kılardı; sekiz rekât kıldığı gibi yirmi rekât kıldığı da rivayet edilmiştir. Üç-dört defa cemaatle kıldırdıktan sonra bu namazın farz kılınmasından endişe ettiği için evde kılmaya devam etmiştir.
Bu endişe Hz. Peygamber'in vefatıyla ortadan kalktığı için Hz. Ömer (Allah ondan razı olsun) bu sünneti ihya etmiş ve cemaatle yirmi rekât kılınmasını sağlamıştır.
O günden beri ümmet Hz. Ömer'in yaptığını doğru bulmuş ve sahabe, tabiin, tebe-i tabiin, mezhep imamları teravihin sünnet olduğunu kabul etmiştir.
On dört asırdır bu uygulama devam etmiş ve icma-i ümmet hasıl olmuştur. Hastalık sebebiyle alınması gereken tedbirler konusunda yetkililerin dediklerine uymak gerekir.
Camilerde kılınırsa sünnet yerine gelmiş olur; kılınamazsa evlerimizi namazla şenlendirmiş oluruz. Her halükârda müminler için hayır kapıları her zaman sonuna kadar açıktır. Rabbimiz kabul eylesin.” ifadelerine yer verdi.