ABD, yaklaşık bin tırlık bir mühimmat gönderdi Kuzey Suriye'ye.
Kuzey Suriye diyorum çünkü mühimmat sadece PYD'ye gönderilmedi.
Hem mühimmatı da bölge halkları için mühim bir şey olarak düşünmeyin.
ABD için mühim olan bu malzeme ile Ortadoğu çocukları “Açlık Oyunları” canlandıracaklar.
Yani bir kurgu, eyleme dönüşecek.
Açlık Oyunları'nın yazarının eseri kurguladığı sanıldı nedense.
Oysa kurgu değil Ortadoğu'da cereyan eden bir hakikat vardı.
Eseri okuyanlar hatırlayacaklardır. Eserde işlenen temel felsefe “Yaşamak için arkadaşını öldürmelisin” ve “seni öldürecek kimse kalmayınca ancak yaşayabilirsin”di.
Bu yüzden ormana salınan her genç yaşamak için öldürmeye yeminli.
Tıpkı Ortadoğu halkları gibi…
Elitler ormanın farklı yerlerine konulmuş kameralardan gençlerin birbirlerini öldürme anlarını çekirdek çıtlatarak izliyordu.
Tıpkı ABD ve Avrupa ülkeleri gibi…
Tırlar dolusu silah bölgede katırlara dağıtılacak ve her katır karşısındakini eşek belleyip ateş edecek, kökeninin nereye dayandığını bilmeden.
Peki, bunda ABD'nin kârı ne olacak?
Bir taşla kuş sürüsü…
Amaç; kaos, kargaşa, akan kanın devamı…
Amaç, son kullanma tarihi geçmiş silahların satışı…
Amaç, ümmetin ortasında boy verecek bir nifak tohumu…
Amaç, gayrimeşru israil'in güvenliği…
Amaç, körüklenecek ve ekranlarda çıtlatılan çekirdek eşliğinde izlenecek bir mezhep savaşı…
Amaç…
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “ben Trump ile görüştüm, kendisi de bu konuda çekincelerini dile getirdi ancak silahların seri numaralarının alındığını ve bu silahların istendiği an toplanacağını söyledi” sözüne ne ben inanıyorum ne de Sayın Erdoğan'ın inandığını sanıyorum.
Bir tarafta tır, bir tarafta katır…
Seri numarası alınmış silahlar, katır olduğunu bilmeyen seri katil…
Seri numara, seri katil…
Seri, seri…
Serseri…
KILIÇDAROĞLU TUTUKLANACAK MI
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, kendisinin de tutuklanacağına dair açıklamalarda bulundu.
Bu açıklamalardan sonra Sayın Erdoğan “ben bunları değerlendirmeye haiz ifade olarak görmüyorum, Kılıçdaroğlu, doğmamış çocuğa don biçiyor. Böyle bir şey duydunuz mu, yargıdan falan böyle bir şey geldi mi size, kendini gündemde tutabilmek için buna benzer şeyler üretiyor. Benim gündemimde böyle bir şey yok.” dedi.
Dikkat edin iki ayrı açıklama…
Biri tutuklanabileceğini söylerken diğeri tutuklanacağı ile ilgili bir şey gündemimde yok diyor.
İyi de tutuklamaların tamamı gündeminize geliyor mu?
Kişi kendi durumunu daha iyi bilmez mi?
Kiminle nerede neyi görüştüğünü…
Kimin oyununda oynadığını…
Aktör mü figüran mı olduğunu…
Ankara'dan İstanbul'a yürüme adıyla başlayan yolculuğun neden koşuya dönüştüğünü…
Enis Berberoğlu ile ilişkisini…
Can Dündar'ın yurt dışında Enis Berberoğlu'nun ismini neden verdiğini…
Bunların hepsini Kılçdaroğlu, daha iyi biliyorsa, tutuklanacağını söylemesini de yabana atmamak gerekir.
Kılıçdaroğlu, bir şeyler biliyor.
Hatta Kılıçdaroğlu çok şey biliyor.
Mesela darbe gecesinde havaalanında darbecilerle on beş dakika ne konuştuğunu sadece darbeciler ve Kılıçdaroğlu biliyor.