Bugünleri de bize gösteren Rabbimize hamd olsun. İnsani ve İslami hassasiyet sahibi bir camianın günlük bir gazeteye kavuşuyor olması gerçekten hepimizi heyecanlandırdı, heyecanlandırıyor.
Bu gazetenin geleceği de geçmişi gibi onur verici bir muhtevaya sahip olacaktır inşaallah.
Gazetenin geçirdiği badireleri bir Allah bilir/biliyor, bir de onun ceremesini çeken “er”ler biliyor. Bütün baskı ve engellemelere rağmen gazetemiz doğruhaber yılmadan, yorulmadan Allah'ın inayet ve yardımıyla yoluna devam etti.
Doğruhaber; Paralel güçlerin yasadışı baskı ve uygulamalarına direnerek sizlerin sesi ve sedası olmaya çalıştı, hiç bir zaman yalandan fitneden yana olmadı.
Muhalif olduğu konularda bile mu'tedil oldu. Bir kavme olan ‘dava'sı onu adaletsizliğe itmedi, sürüklemedi.
Bugüne değin doğru bulduklarından taviz vermeyen Doğruhaber, bundan böyle de doğru bildiği yolda yürümeye devam edecektir.
Gazetenin haftalığa başladığı ilk günü hatırlıyorum. Çok kıt ve az imkânlarla bu işe başlandı. Basın yayın işine yabancı kardeşleriniz, sözünü verdikleri 04.04.2008 tarihli cuma gününe gazeteyi yetiştirsinler diye sabaha değin yatamamış, gazete sayfalarına haber ve analiz yetiştirmekle meşgul olmuşlardı. Ve Allah'ın yardımıyla sözü verilen cuma günü, onu sizinle paylaşabilme imkânına kavuşmuşlardı.
Haftalık gazetenin icra ettiği misyonu, gazeteye dönük son saldırıyla da bir kez daha öğrenmiş olduk. Bu gazete karanlık mahfilleri rahatsız etmiş, onların zifiri dünyalarına ışık tutmaya çalışmıştı ki, bunu hazmedemeyen zulumat dünyasının düzenbazları saldırı kararı almışlardı. 24.10.2016 tarihinde sabah saat 03.37 sularında doğruya, aydınlığa ve nura kurşun sıkanlar sadece kendi karanlık yüzlerini ifşa etmişlerdi. Söndürmeye çalıştıkları doğrular ışığını olumsuz etkileyememişlerdi.
O ışık artık her gün parıldamaya başlayacak, ülkenin geleceğine ışık tutmaya daha büyük özveriyle devam edecektir.
Bu yayın, “sıradan günlük gazete'lerden değil, sayılı günlük gazete'lerden biri” olacaktır. Herkesin yazdıklarını yazmak suretiyle birçok gazetenin yaptığı gibi bir tekrar ve tekerrürden ibaret olmayacaktır. Muhalefet olsun diye de didinip çırpınmayacaktır. Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyecektir. Ancak bütün bunları usulünce yapacaktır. Birilerini tahkir için haber yapmayacaktır. Amaç bağcıyı dövmek değil üzümü yemek olacaktır.
Bölgelerin ve ülkenin selameti için, bireylerin ve toplumun refahı için, taş üstüne taş koyma adına yapılan çabanın çabuklaştırılması için bu gazete yayında, meydanda, rafta ve masada olacaktır.
Bu büyük adım için Rabbimize ne kadar şükretsek, hamd etsek azdır. Rabbimiz utandırmasın ve hak yolda bize yardım etsin.
Gazetemiz/gazeteniz hayırlı olsun. Kavli ve fiili dualarınızı eksik etmezsiniz inşaallah...
Selam ve dua ile...