Ramazan Ayının Güzel Geleneği Mukabele

Mukabele, Hz. Muhammed ile Cebrail'in Kur'an-ı Kerim'i karşılıklı okuyup kontrol etmelerine dayanan, yüce kitabın indirilmeye başlandığı Ramazan ayından bu güne yüzyıllardır sürdürülüyor.

HABER MERKEZİ - Mukabele; yüz yüze olmak, karşılaşmak, karşılıklı okuyup tatbik etmek, aslı ile başkasını karşılaştırmak, aralarındaki farkı ortaya çıkarmak için metinleri mukayese etmek gibi anlamlara gelir. Kur'an, hükümleri öğrenilip anlaşılmak ve tatbik edilmek için gönderilmiştir. Bu bakımdan "mukabele", okunan âyetlerin kısa açıklaması yapılarak dinleyenleri bilgilendirmek açısından iyi bir fırsattır. Ehil kişiler tarafından belli bir program dâhilin de bu uygulanırsa İslâmî bilgi ve kültür düzeyinin yükselmesine önemli katkıda bulunabilir.

 

Mukabele, Kur'an-ı Kerim tarihi ile ilgili bir terimdir. Cibrail (a.s)'ın her sene Ramazan ayında gelip Kur'an-ı Kerim'i Hz. Peygamber (s.a.s) ile karşılıklı müzakere etmelerini, birbirlerine okumalarını ifade eder. Kur'an'ın Allah tarafından indirildiği şekilde muhafazası, âyet ve sûrelerin tertibinin doğru olarak tespiti ve bunun kontrolü için Cibrail (a.s) her sene Ramazan ayında, bir rivayete göre Ramazan ayının her gecesinde, Hz. Peygamber (s.a.s)'a gelirdi. Hz. Peygamber (sav) Kur'an ayetlerini Cebrail'e okurdu. Buna "arz" denir. Aynı âyetleri, mukayese için, bir de Cebrail (a.s) okurdu ki buna da "mukabele" denir.

 

Cibril'in Peygamber'e Kur'an'ı her sene muâraza etmesinin gayesi, Allah'tan Peygambere vahiy ettiği Kur'an'ı kendisindekiyle karşılaştırmasıdır. Bunu da bakî kalanın kalması, sabitliğini ebedî kılma ve bir koruma olarak yapıyordu. Bu maksat için Hz. Peygamber, ömrünün son yılı içinde Kur'an-ı Cibril'e iki defa arz etti. Cibril de Kur'an'ı onunla böylece iki kere mukabele etti.
Kur'an-ı Kerim'in Ramazan ayında nazil olması Kur'an okumanın özellikle Ramazan'da kat kat mükâfatlandırılacağı müjdesi, Müslümanların bu ayda en çok Kur'an'la meşgul olmalarına sebep olmuştur. Bu sebeple "Kur'an ayı" olan Ramazan'da cami ve evlerde mukabeleler okunur, hatimler yapılır.

 

Mukabele Köklü Bir Gelenektir

Mukabele, Müslümanlar arasında köklü bir gelenek halinde günümüze kadar gelmiştir. Bu gelenek bugün de sürdürülmektedir. Kur'an okumayı bilsin, bilmesin, Müslümanlar dinlemek suretiyle huzur bulmakta ve sevap ummakta; okuyan hafızlar, özellikle Kur'an ezberlemeye (hıfz) çalışan genç Kur'an kursu öğrencileri de cemaat huzurunda okuyarak egzersiz yapmış olmaktadırlar. Mukabele suretiyle Kur'an okuyup dinlemenin başkalarını Kur'ân okumaya teşvik etmesi, okuyan ve dinleyenler üzerinde ruhî bir sükûnet meydana getirmesi, sevap kazandırması gibi birçok faydaları vardır.

 

Kur'an, Nuru İle Âlemleri Aydınlatan Bir Hayat Kaynağıdır
Bitmeyen tükenmeyen bir ilim, hikmet ve saadet kaynağı olan Kuran; ruhlara şifa veren, insanların güçlü bir vicdana ve sağlam bir imana sahip olmasına vesile olan, nuru ile âlemleri aydınlatan bir hayat kaynağıdır. Öyle ise, hayatın manasını anlamamız, değişen ve gelişen dünyanın ağır şartlarını göğüsleyebilmemiz için, Kuran'a başvurmamız, bütün benliğimizle o yüce Kitaba yönelmeli, eşsiz güzelliklerini kavramalı ve onu hayatımızda rehber edinmeliyiz.

Bu açıdan Mukabele Kur'an-ı Kerimi okumanın önemine vurgu yapmaktadır. Kur'an-ı Kerim de geçen birçok ayette ve Efendimizin hadislerinde, Kur'an okumanın çok sevap olduğunu, hatta her harfine on sevap verileceği bilinmektedir. Bu arada, on bir ayın sultanı olan Ramazan ayındaKur'an okumanın sevabının daha da çok olduğu bilinmektedir. Resulullah (s.a.v.): "Kim'ın kitabından bir âyet dinlerse onun için kat kat sevap yazılır. Kim de onu okursa kıyamet günü onun için bir nur olur" buyurmuştur.

 

Ülkelere Göre Farklı Şekillerde Uygulanmaktadır
Balkan ülkelerinde mukabeleye üç aylar girince başlanır, Recep, Şaban Ve Ramazan aylarında hatim indirilir. Eski İstanbul ramazanlarında camilerde mukabele okumaya ramazandan on beş gün önce başlanır, hatim duası Kadir Gecesi öncesi ikindi namazında yapılırdı. Osmanlılar döneminde namazlardan önce birer cüz mukabele okumakla görevlendirilen ''cüzhan'' adlı cami görevlileri de vardı. Türkiye'de mukabele genellikle Ramazanın ilk günü başlayıp her gün bir cüz okuyarak arefe günü tamamlanır.

 

Yüzyıllardır süre gelen bu güzel gelenek, genellikle merkez camilerinde sabah, öğle ve ikindi namazlarından sonra yapılmaktadır. (Veysi Çetik - İLKHA)

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İslam Ve Kuran Haberleri

2025 hac kayıtları 15 Kasım'a kadar yapılabilecek
"Gıdada haram ve helale dikkat edilmemesi toplumsal çöküntüye neden olur"
Kazasının olup olmadığıyla ilgili şüphesi bulunan kimsenin durumu
Kurban edilen hayvan kanının alna sürülmesi doğru mudur?
Namazda gözleri kapatmak mekruh mudur?