Ramazan ayının son günleri içerisine girdiğimiz şu günlerde Âlimler Kadir Gecesi ve İtikâf sünnetinin İslam dininde ki değerini anlatmaya devam ediyor.
Camilerin itikâf ibadeti için hazırlandığı günlerde Bursalılarda itikâf niyetiyle camilere akın ediyor. Ramazan ayında iki önemli ibadet olarak görülen Kadir Gecesi ve itikâfı İLKHA'ya değerlendiren Âlimler ve Medreseler Birliği (ittihad'ul Ulema) üyesi Molla Abdulkuddüs Yalçın Ramazan ayının bütün günlerini Kadir Gecesi olarak bilip her günü ve geceyi itikâf niyetiyle değerlendirmek gerektiğini belirtti.
Kadir Gecesi'ni Hz Muhammed'in buyurduğu gibi büyük bir gece olduğunu söyleyen Yalçın, Hz Muhammed'in ümmetinin ömrünün diğer ümmetlerin ömürleri kadar uzun olmadığı için Allah’ın (cc) bu geceyi ona hediye ettiğini O’nun ümmetine hediye edilmiş bir gece de uzun bir ömür sahibi olan insanlar gibi sevap kazanabileceğini söyledi.
“Böyle bir geceyi kazanmaya çalışmak lazım”
Kadir Gecesi’nin bin aydan hayırlı olduğunu hatırlatan Yalçın “Ve Allah (cc) Kadir Gecesi’nin bin aydan daha hayırlı olduğunu bizzat kendisi ifade etmiştir. Böyle bir geceyi elbette mümkün mertebe kazanmaya çalışmak lazımdır. Kadir Gecesi'nin Ramazan’ın son on gecesinde olmasında büyük ihtimal vardır. Dolaysıyla Resulullah’a (s.a.v.) tabi olarak Ramazan’ın son 10 gününü itikâfta geçirmek ve bu vesileyle Kadir Gecesi'ni idrak etmek gerekir." dedi.
"Allah’ım sen çok affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet"
Ramazan ayının her gününü Kadir Gecesi gibi iha edilmesi gerektiğini söyleyen Yalçın, "Kadir Gecesi'nin tam olarak belli olmamasından dolayı bütün Ramazan'ı Kadir Gecesi olarak bilip mümkün mertebe Ramazan ayının gecelerini ihya etmek en doğrusu olacaktır. Kadir Gecesi'ne özel bir dua vardır o duayı yapmak iyi olur. Bu da Hz. Aişe tarafından Resulullah’a soruluyor ‘Kadir gecesinde nasıl bir dua yapayım? diye O’da, ‘Allah’ım sen çok affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet’ şeklinde söylemiştir.” ifadelerini kullandı.
İtikâf nedir?
İtikâfın manasını ve dinimizdeki yerini de anlatan Yalçın, “İtikâf, akf kökünden gelen Arapça bir kelimedir. Bir yerde durmak manasındadır. Sözlük anlamı budur herhangi bir yerde bir miktar durmak anlamına gelir. Şer’i manası ise İslam dinine göre manası cami de belli şartlara bağlı kalarak bir müddet kalmak demektir.” dedi.
“İtikâf özellikle Kadir Gecesi'ne ulaşmak, ona yetişmek için yapılır”
İtikâfın özellikle Ramazan ayında camilerde yapıldığına dikkat çeken Yalçın, “Resulullah (s.a.v.) özellikle Ramazan ayının son gününde mutlaka itikâfa girerdi. Ve Hz. Aişe validemizin anlattığına göre Resulullah(sav) kadınlardan tamamen uzak durur ve camide kalırdı. Bunu da Leyletül Kadr-i bulmak amacıyla yapardı. Demek ki itikâf özellikle ibadet için yapılır ve özellikle Kadir Gecesi'ne ulaşmak, ona yetişmek için yapılır. Dolaysıyla itikâf sünneti İslam dininde ehemmiyetlidir, girilmesi de sünnettir. Bizler de camiye girerken itikâf niyetiyle girersek ki Şafii mezhebinde müddet şart değildir. Çok azda kalınsa yine itikâf sünneti yerine gelmiş olur.” ifadelerini kullandı.
İmkânlar ölçüsünde herkesin Ramazan’ın son günü bayrama kadar, camide geçirilmesi tavsiyesinde bulunan Yalçın, “Bu daha faziletli olur. Ve belki de leyletül Kadre de tevafuk etmiş oluruz ki o zaman yapılan bütün ibadetler okunan Kur’an-ı Kerim, yapılan dualar ve zikirler kat kat sevap alır.” diye konuştu.
Gençlere itikâf çağrısı
Özellikle gençlerin itikâfa girmesi çağrısında bulunan Yalçın, gençleri itikâfa girmeye çağırdı ve gençlerin itikâfa girmesinin daha faziletli olacağını dile getirdi.
Gençlerin itikâfa girmesinin çok daha önemli olduğuna vurgu yapan Yalçın, “Yaşlılarda elbette itikâfa girer ve girmelidir ancak yaşlıların ölüme kendini yakın hissetmesi nedeniyle itikâf gibi ibadetlere kendini vermesi doğal kabul edilir. Ama gençler itikâfa girerse bu çok daha faydalı olur ve onların ibadeti de sevabı da daha büyük olur. Dolaysıyla gençleri teşvik etmek gerekir. Ve genç kardeşlerimizin de bu ibadetleri kaçırmaması lazımdır.”ifadelerini kullandı. (Zeki Aras –İLKHA)