Ramazan Fırsatçıları

Abdulhalim SEÇKİN

Bereket, rahmet, sabır ve Kur’an ayı olan Ramazan ayına giriyoruz. Aynı zamanda Suriye’deki iç savaş nedeniyle yüz binlerce mültecinin çadırlarda veya harabe tipi evlerde yaşadığı bir Ramazan ayına giriyoruz.
Suriye’deki iç savaşın başladığı günden bu yana yardım sever kişi ve kuruluşlar tüm imkânlarıyla infak kapılarını açtılar. İmkânları nispetince yardımlarını esirgemediler. Allah yaptıklarını ve yapacaklarını kabul etsin.


Mültecilere yapılacak yardımların dışında yardımsever kişi ve kuruluşlar tarafından fakir ve muhtaç ailelere sıcak bir yemek yedirebilmek için kuru gıda ağırlıklı kumanyalar hazırlanır. İftar çadırları kurularak binlerce kişiye iftar yemekleri verilir.
Bir kul bir iyiliğe niyet ettiği zaman kendisine bir sevap yazılır. Bir iyilik yaptığında on, yedi yüz ve bazen yedi yüzden de fazla sevap yazılır. Bu iyilik üç aylar olan Recep, Şaban ve Ramazan ayında işlediğinde sevap yüz kat ve binler kat artar. Bu iyilik hayırlı gün ve gecelere denk geldiğinde ise on bin, yirmi bin ve otuz bin kat sevap yazılır. Bu bilinç içerisinde yardımlar Ramazan ayında en üst seviyeye çıkacaktır inşallah.


Ramazan ayında yapılacak yardımlar ve herkesin sofrasına farklı bir şeyler koyma telaşı nedeniyle et, gıda, sebze ve meyveye rağbet artar. Hayırseverler hayır peşinde koşarken birileri de menfaat peşinde koşar. Bu yüzden herkesi düşündüren şey; et, gıda, sebze ve meyve ürünlerinde bir fiyat artışının olup olmayacağıdır. Çünkü her sene Ramazan ayına girerken ve Ramazan ayı içerisinde olmadık yerde fiyatlar artırılır.


Fırsatçılar et, gıda, sebze ve meyveye olan rağbete yaptıkları spekülatif zamlarla cevap verirler. Fiyatları artıracak hiçbir neden olmamasına rağmen fiyatları artırırlar. Haziran ayında TÜFE ve ÜFE değerlerinin beklenmedik oranlarda yüksek çıkması da kendileri için bir bahane oldu.


Et fiyatları %2-3 oranında düşmesi gerekirken, %7’lik zam yapılması bu fırsatçılığın bir ürünüdür. Bakliyat fiyatlarında ise dünya bakliyat üretiminde 2013’te gerçekleşen cüz’i düşüş nedeniyle yılın ilk yarısında uluslararası piyasalarda bakliyat fiyatları %20-30 civarında bir artış gösterdi. Türkiye’de de 2012 yılı Haziran ayı ile 2013 yılı Haziran ayı arasında kuru fasulyede yüzde 30, Osmancık pirincinde yüzde 30, bulgurda yüzde 20, kırmızı mercimekte yüzde 15, nohutta yüzde 5’i bulan zamlar gerçekleşti.


Bu yıl baklagillerin önemli ürünlerinden nohudun yüzde 2,1 oranında azalarak 507 bin ton, kırmızı mercimeğin ise yüzde 1,2 oranında artarak 415 bin ton olacağı tahmin ediliyor. Toplam bakliyat üretiminde geçen yıla göre iklim koşullarına bağlı olarak bir miktar artış bekleniyor. Bu nedenle Türkiye’de önemli bir fiyat oynamasını gerektirecek bir durum görülmüyor.
Buğday üretiminde beklenen artış dolayısıyla bulgur fiyatlarında da yüzde 10-20 arasında bir düşüş olabilir. Sebze ve meyve üretiminin mevsimine girmemiz nedeniyle, sebze ve meyveye zam yapacak hiçbir gerekçe yok.


Bu çerçevede fırsatçılar her sene olduğu gibi bu sene de Ramazana başlarken fiyatlarda bir hiçbir gerekçesi yokken ve hatta kimi ürünlerde indirime gidilmesi gerekirken zam yapmaya çalışmaları tamamen fırsatçılıktır.


Fiyat oynamaları dışında her sene Ramazan ayında fakir ve muhtaç ailelere dağıtılmak üzere yüz binlerce kumanya hazırlanır. Kumanya hazırlayacakların kumanyaya konulacak mamullerin tazeliğine ve bilinen bir marka olmasına da dikkat etmeleri gerekir. Çünkü Ramazan fırsatçıları kazanacakları günahı düşünmeden halkın sağlığına zarar verecek mamulleri bu dönemde piyasaya sürerler. Ellerinde kalmış ürünleri ellerinden çıkarmaya çalışırlar.
Birilerinin menfaat fırsatçılığına çıktığı Ramazan ayını, Mevla’m bizim için hayır, sevap ve cenneti kazanma fırsatı yapsın inşallah.
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.