Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, tarıma yönelik geliştirilen politikalar ve çifçilerin karşılaştıkları sorunlara ilişkin İl Başkanlığı binasında basın açıklaması yaptı.
Geçmiş yıllarda tarıma yapılan yatırımlar ile günümüz verilerini karşılaştıran Bozan, Türkiye'de tarım alanında yürütülen politikaların yanlış olduğunu, özellikle Diyarbakır'daki çiftçilerin, birçok kurumun haksız uygulamalarına maruz kaldıklarına dikkat çekti.
Bozan, "Günümüzde 3F olarak adlandırılan gıda, petrol ve finans krizlerinden bahsedilmektedir. Petrol ve finans krizlerine açık olan ve zafiyetleri bulunan Türkiye, son dönemdeki yanlış tarım politikaları nedeniyle şu anda gıda krizine de kapı aralamıştır. Tarımın ikinci plana itildiği, toprağın önemsizleştirildiği, buna karşılık betonun yüceltildiği politikaların bir sonucu olarak yüksek gıda enflasyonu yaşıyoruz. Gıda da dışa bağımlı hale geldik. Gıda arz güvenliğimiz ciddi riskler içeriyor. Dış ticaret dengesi tarım ve hayvancılık aleyhine işliyor. Cari açığımız artıyor." dedi.
"Çiftçilere yeterli destek sağlanmıyor"
Çifçinin artan maliyetlerine rağmen kendisine sağlanması gereken desteklerin yetersiz kaldığına dikkat çeken Bozan, "Mevzuatta öngörülen milli gelirin yüzde birlik tutarının çok altında kalması; çiftçinin tarlasını, ürününü ve ekmeğini her geçen gün azaltmaktadır. 2002-2019 döneminde artan nüfus ve buna bağlı olarak oluşan gıda ihtiyacına rağmen tarım arazilerimiz, yüzde 11,7 oranında azalmıştır." ifadelerini kullandı.
Diyarbakırlı çifçilerimizin sorunlarını da paylaşan Bozan, "DEDAŞ, trafo abonelerinden herhangi birinin borcundan dolayı cezayı tüm abonelere keserek çiftçinin hesabına yatırılan Pamuk, Gübre, Mazot Buğday destekleme primlerine borca mahsuben direk el koymaktadır. Ayrıca elektirik fiyatları çok yüksek. Çiftçimiz elektirik fiyatının yüzde 55'ni ödediği halde bu rakamlar asronomik rakamları buluyor." şeklinde konuştu.
Söz konusu sorunlar içerisinde Tarım sigortasına da değinen Bozan, "Tarım sigortasıyla çiftçinin oluşan zararını karşılanması gerekirken yangın, dolu, aşırı yağış veya ürünün yatması gibi birçok kalemde zararlar ödenmiyor. Tarım sigortası olmayan çiftçilerimizin de herhangi bir afette zararı karşılanmıyor." diye belirtti.
"Çiftçiler zamlara karşı korumasız durumdadır"
Devletin zirai ürünlerdeki fiyat politikasını eleştiren Bozan, "Devletin 2020 için Buğdaya verdiği fiyat düşüktür. Yumuşak buğdaya bin 650, Sert Buğdaya bin 800 TL fiyat açıklandı. Bu fiyatın 100-150 TL'si gidere gidiyor. Halbuki devlet fiyatı açıklamadan önce Serbest piyasa fiyatı daha yüksekti. Bu açıklamada çifçinin aleyhinde olmuştur. Girdi fiyatları ciddi oranlarda artarken çiftçilerin ürünlerine verilen fiyatları çifçimizi kurtarmamaktadır. Devletin fiyatları regüle etmesi ve çiftçiyi koruması gerekirken maalesef çiftçiler, zamlara karşı korumasız durumdadır." dedi.
Bozan, "2019 Pamuk destekleme primi ile aynı yıl üretilmiş 2020'ye ait serfitikalı tohum primi halen ödenmemiş, en kısa zamanda ödenmesi gerekir. Sulama birliği de esnafın hesabından otomatik para çekiyor. Devlet kurumları alacaklarının tahsili için her türlü kendisini garantiye alırken çiftçinin geliri giderini karşılamış mı karşılamamış mı? umursanmıyor." ifadelerini kullandı.
"Tarım sigortası olmayan çifçilerimizin olabilecek zararları devlet tarafından karşılanmalıdır"
Hükümetin tarım ve çiftçilere yönelik politikaları konusunda önerilerini sunan Bozan, son olarak şunları söyledi:
"Devlet çiftçiden elektrik, gübre ilaç mazottan vergi almayacak. Fiyattaki spekülasonlara karşı çiftçinin mağdur olmaması için devlet, ürünü uygun fiyata almalıdır. Devletin ürün bazında fiyat politikaları belirlemelidir. Pamuk, buğday, pirinç, sebze ve meyveye göre ayrı ayrı politikalar geliştirilemelidir. Bilimsel tarım işletmeciliği yapılarak ekim, tohum, gübre, ilaçlanma, sulama gibi her alanda ziraat mühendislerlerden oluşan teknik elemanlar desteğinin verilmesi lazım. Canlı hayvan ve et ithalatı yerine bölgede hayvancılık için verilen teşvik arttırılmalıdır. Tarım sigortası olmayan çifçimiz de herhangi bir zarara uğradığında zarar, devlet tarafından karşılanmalıdır."