Sağlık-Sen Malatya Şubesi, Sağlık personellerinin talep ve istekleri, yaşadıkları sıkıntı, sorun ve çözüm önerileri ile ilgili sendika binasında basın açıklaması düzenledi.
Bunu defaatla dile getirmelerine rağmen, bakanlığın bürokrasiyi aşamadığını ve sahanın hâkimiyetinin bakanlıkta olmadığı için alınan kararların sağlık çalışanlarını mutsuz ve umutsuz bir kıldığına dikkati çekti.
“Sağlık çalışanlarının bir ekip işi olduğu bilinmelidir. Bu nedenle de hakkaniyetli bir şekilde ek ödemelerin dağıtılması gerektiğini düşünüyoruz”
Ek ödemelerin çalışanları mutlu edecek şekilde düzenlenmediğini düşündüklerini ve sağlık çalışanlarının doktorundan, hemşiresine kadar bir ekip işi olduğu bilinmesi gerektiğini kaydeden Sağlık-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Bingöl, açıklamasını şöyle sürdürdü:
Bu nedenle de hakkaniyetli bir şekilde ek ödemelerin dağıtılması gerektiğini düşünüyoruz. Bakanlık ‘döner sermaye performans sistemini yüzde yüz vereceğiz’ diyor. Bu süreç içerisine bakıldığı zaman genel idari personeller, lise mezunu olan hemşire arkadaşlarımız bunlardan yararlanamıyor.
En büyük sıkıntılardan bir tanesi de hastanelerimiz, pandemi hastaneleri ilan edilmiş durumda. Sadece bu süreç içerisinde Covid ve filyasyon görevi yapanlara ek ödemeler veriliyor. Kan almadaki bir hemşire arkadaşımız da bu risk altında, hastanenin her biriminde çalışan arkadaşımız risk altında.
Covid'de çalışan arkadaşlarımıza veriyorsunuz ama onun tahlilini yapan, onun kanını alan, onun solunum testini yapan hemşire arkadaşlarımız almıyor. Bunu defalarca dile getirmemize rağmen, bakanlık bürokrasiyi aşamıyor ve sahanın hâkimiyeti bakanlıkta yok.
“En büyük rahatsızlık duyduğunuz konu, hakkaniyetli bir dağıtımın ve döner sermaye sisteminin olmamasıdır”
"Sağlık çalışanlarının bu hususta paragöz bir talepleri varmış gibi gösterilmesinden rahatsız olduklarını" dile getiren Bingöl, "Şimdi takdir edersiniz ki çalışanlar içerisinde bazılarına 17-18 bin bazılarına da sıfır TL veriliyor. Bunun ne kadar hakkaniyetli olduğunu düşünebiliriz ki. Ama sahayı kontrol etmiş olsa çalışanların maaşları var herkese yarı maaş veya maaşın üçte biri hakkaniyetli bir şekilde verilmiş olsa insanların daha mutlu olacağını düşünüyoruz.
Temizlikçisinden tutun hasta bakıcısına ve hastanın beslenmesine kadar saatlerce o hastaya zaman ayıran çalışanlarımız bu hizmetlerden yararlanamıyor. Sahada da şöyle bir algı oluşturuyor, bakanlık size yüzde 100 ek ödeme veriyor ama bu çalışanların yüzde 10'u veya yüzde 5'i yararlanabiliyor. Ama daha hakkaniyetli olmak açısından çalışanların maaşının üçte birini veya dörtte birini veya yarısını verebilirlerdi."
“Hemşireler 5-6 bin TL maaş almıyor”
Zannedildiği gibi hemşirelerin 5-6 bin TL maaş almadığını ve bununla ilgili ellerinde maaş bordolarının olduğunu belirten Bingöl, şöyle devam etti:
Yeni başlayan lise mezunu arkadaşımız 2 bin 600 TL, ön lisans mezunu arkadaşımız 2 bin 700 TL, lisans mezunu arkadaşımız 2 bin 800 TL maaş alıyor. Bunlar belgeleriyle birlikte elimizde mevcuttur.
Ama maalesef sanki sahada sağlık çalışanlarına çok ciddi bir para veriliyormuş gibi görünüyor. Eğer bir değerlendirme yapılırsa çalışanlarımızın ne kadar maaş aldığını sizlere gösterebiliriz.
“Yıpranma ile ilgili herhangi bir gelişme yok!”
Yıpranma payı ile ilgili herhangi bir gelişme olmadığını kaydeden Bingöl, “3600 ek gösterge, çalışanları emeklilikte mutlu edecek bir durum. Şu anda 3600 ek göstergenin çalışanlara bir faydası yok. Sadece emekli olduğu zaman 3600 ek göstergeyi alırsa emekli ikramiyesinde fark edecek. Bunlar sürekli dile getiriliyor ama sadece lafta kaldı icraatta hiçbir şey yok. Sadece dört meslek grubuna verilecek denildi.
Ama bizim sendika olarak da amacımız herkese 600 puan verilmesi, zaten şu anda lisans mezunu bir hemşire arkadaşımız emekli olduğu zaman 3000 ek göstergeden emekli oluyor, 600 puan verildiği zaman 3600’e çıkacağını ve daha hakkaniyetli olacağını düşünüyoruz." şeklinde konuştu.
Kamu kurumlarında esnek mesai uygulamasının yapıldığını ama sağlık çalışanlarının 7/24 çalıştığına dikkati çeken Bingöl, “Bu konuyla ilgili bürokrasiyle, valilikle ve sağlık müdürlükleriyle görüşmemize rağmen herhangi bir adım atılmadı. Sağlık çalışanlarının izin hakkı veya tayin hakkı yok, yani şu an tamamen her şey kilitlenmiş durumda" dedi.
"Çözüm üreten bürokratlar istiyoruz"
Bingöl, "Sağlık çalışanlarımız sahada alın teri dökerek hastaların tedavisiyle, beslenmesiyle ve korunmasıyla ilgili ciddi bir efor sarf ediyorlar. Bakanlık tarafından talimatlar veriliyor ve bu talimatları gerçekleştiren sağlık çalışanlarıdır. Türkiye'de ki bu başarıyı sağlık çalışanları sayesinde elde ettiğimizi düşünüyorum.
Bu dönemde sahadan kopuk bir bakanlık yerine sahada çalışanlarının yanında olan, çalışanların temsilcileriyle sık sık istişare ederek çözüm üreten bürokratlar istiyoruz." ifadelerini kullandı.