22 Mart "Dünya Su Günü" münasebetiyle açıklama yapan uzmanlar, hızla artan dünya nüfusunun ve çevre kirliliğinin tüm dünyada yeraltı sularını ve doğal kaynakları olumsuz etkilediğine, su kaynaklarının korunmasına ve sağlıklı içme suyunun önemine dikkat çektiler.
Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre kirli içme suyu; ishal, kolera, dizanteri, tifo ve çocuk felci gibi hastalıklara neden olurken, her yıl 500 binden fazla kişi ishale bağlı olarak hayatını kaybediyor.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan QNET Türkiye Genel Müdürü Cem Geyik, “Birleşmiş Milletler tarafından dünyada giderek büyüyen temiz su sorununa dikkat çekmek, içilebilir su kaynaklarının korunması ve çoğaltılmasını desteklemek için ilan edilen bu günde, biz de musluktan akan suyun arıtılmasının önemini hatırlatmak istiyoruz.” dedi.
Giderek artan dünya nüfusunun her geçen gün su kaynaklarını daha çok tükettiğini ve kirlettiğini vurgulayan Geyik, “Gelişmiş içme suyu kaynaklarına erişim, küresel ölçekte çok ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) Temmuz 2014’te yayımladığı rapora göre kirli su; diyare (ishal), kolera, dizanteri, tifo ve çocuk felci gibi hastalıkların bulaşmasına neden olabiliyor. Kirli içme suyu nedeniyle her yıl 500 binden fazla kişi ishale bağlı olarak hayatını kaybediyor. Dünyanın çeşitli bölgelerinde, 748 milyon kişinin temiz içme suyuna erişim şansı olmadığı görülüyor. Bugün artık, tüm dünyanın temiz suya ihtiyacı var.” dedi.
Özellikle içme suyunu güvenilir kaynaklardan temin ederek tüketilmesinin büyük önem taşıdığını ifade eden Geyik, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Sağlıklı ve taze suya erişimin giderek zorlaşması farklı alternatifler doğuruyor. Sağlıklı bir yaşam için, içilen suyun miktarı veya saflığı kadar kalitesi de önem taşıyor. Bu nedenle, düşük maliyetli arıtma sistemlerinin geliştirilmesi gerekiyor.”
HomePure içme suyu arıtma sistemleri serisiyle kaliteli ve ekonomik su teminine katkıda bulunduklarını belirten Geyik; “Ürünlerimizde kullandığımız ve piyasanın en üst kalite normlarına sahip ultra filtreleme sistemleri ile şehir suyuna karışmış istenmeyen kimyasalları, materyalleri ve biyolojik bulaşkanları arıtıyoruz. Yararlı mineralleri koruyarak; sağlıklı, lezzetli, temiz ve güvenli içme suyu elde ediyoruz. Vücudumuzda bulunan doğal suya çok benzer nitelikteki ‘Pi’ suyunu elde ediyoruz.” dedi.
Pi suyu nedir?
Serbest radikalleri yok etme özelliği nedeniyle yüksek antioksidan özelliklere sahip olan Pi suyu, 1964 yılında Doktor Akihiro Yamashita tarafından, botanik fizyoloji üzerine yapılan çalışmalar sonucunda keşfedilmiştir. İnsanlar, hayvanlar ve bitkiler dâhil tüm canlılarda bulunan bir su türü olan Pi suyu, bitkilerin beklenen düzeyin üzerinde gelişmesine yardımcı olan özelliklere sahip bir biyolojik sudur. Vücutta varlığını sürdüren suya benzerliğiyle oksidasyon hasarını azaltır. (İLKHA)