Salgın sebebiyle uluslararası nakliyede sorunlar yaşanıyor

Salgın sebebiyle özellikle sağlık alanında ithal ürün ihtiyacının artmasıyla taşımacılıkta yaşanan yoğunluk, nakliye sektöründe konteyner bulamama sorununa neden oluyor.

Her alanda olduğu gibi nakliye alanında da yaşanan olumsuz gelişme konteyner fiyatlarının da ciddi oranda artmasına sebep oldu. Birçok ithalatçı, yüksek fiyatlarla konteyner kiralamaya razı olsa bile yaşanan yoğunluk nedeniyle kiralama işlemini gerçekleştiremiyor. 5-6 aydır yaşanan nakliye krizi ürün fiyatlarına da olumsuz yansıyor.

"Dünyadaki nakliye fiyatlarında yüzde 300-400 artış oldu"

Nakliye ile ilgili yaklaşık 5-6 aydır küresel çapta devam eden krizi İLKHA muhabirine değerlendiren Çin Ticaret Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Barış Ariç "Dünyada konteyner bulanamıyor. Dünya içerisinde bulunan nakliye ağlarında toplamda 180 milyon adet konteyner var. Ancak şu anda bir ithalat veya ihracat yapmak istendiğinde konteyner bulmada çok büyük sıkıntılar çıkıyor. Bu da yaşanan pandeminin etkisiyle oluyor. Asya bölgesinde pandemi sebebiyle ihtiyaç duyulan ürünlere çok fazla talebin olması, üretim proseslerinin (süreç) hızlanması ve dünyanın birçok yerine ihracatın başlaması, nakliyede sorunların yaşanmasını beraberinde getirdi. Bunun haricinde kıtlık beklentisinde olan ülkelerin bazı ürünlerde stoklama ve çokça mal alımının yapılması, bugün nakliyede yaşanan krizi gündeme getirdi. Herkes bundan mustarip oldu. Dünyadaki nakliye fiyatlarında yüzde 300 yüzde 400 oranında artış oldu." dedi.

"Fiyat artışları üreticiyi de ithalatçıyı da olumsuz etkiliyor"

Eskiden Çin'den Avrupa'ya gönderilecek bir konteynerın ortalama bin 500 veya 2 bin dolar civarındayken şu anda 10-12 bin dolar civarında olduğunu söyleyen Ariç, "Bu parayı verdiğiniz takdirde de konteyner bulamayabilirsiniz. Bu durum küresel çapta bir kriz oluşturdu. Şimdi siz malınızı ithal edemezsiniz veya satamazsınız. Tabi ki birbiri ardına ek maliyetlerde getiriyor. Bu da birçok yerde ve noktada getirilen ürünlerin ya da gönderilen ürünlerin maliyetlerinin üste çıkması anlamına gelir. Bu bizim ihracatçımızı da kötü duruma sokuyor. Artış yaşanan bir dönemde kârınızdan feragat etmeye çalışıyorsunuz. Belki de maliyetine satış yapmak zorunda kalıyorsunuz. Bu durum üreticiyi de ithalatçıyı da etkiliyor. İthalatçı ise getireceği malı normal olması gerekenden çok daha fazla maliyetle ithal etmiş olacak." diye konuştu.

"5-6 aydır devam eden nakliye krizinde hem gemi hem de konteyner bulmak zorlaştı"

Küreselleşen nakliye probleminin çözülmesi ile ilgili çalışmalar yapıldığını hatırlatan Ariç, "Bunun temelinde yeni konteyner imalatı devreye sokulmasıdır. Ancak kimse bu alana girmek istemiyor. Sebebi ise bu dönemin geçici olması. Geçtiğimiz senenin başlarında Çin ile ABD arasında yaşanan ticaret savaşlarında bir durağanlık yaşanmıştı. O zaman Asya bölgesinde 10-20 dolara konteyner kiralanabiliyordu. Şimdi aynı yerlerde nakliye fiyatları arttı. Dolayısıyla bu alanda yaşanan gelişmeler dönemsel olduğu için kimse bu alana girmek istemiyor. Netice itibarı ile 5-6 aydır yaşanan kriz devam ediyor. Fiyatlarda fahiş artışlar söz konusu. Hem de konteyner veya gemi aradığınızda uzun süre beklemek zorunda kalıyorsunuz. Bunula ilgili de hem ithalatçılarımızın hem de ihracatçılarımızın dikkatli olmaları gerekiyor." şeklinde konuştu.

Özellikle Asya bölgesinde yapılacak ithalatlarda tren sisteminin devreye sokulmasıyla üretici ve ithalatçıların biraz rahatlayacağını vurgulayan Ariç, trenle yapılacak olan ağlarda fiyatların çok pahalı olduğunu ancak gemide beklenen zamanın trenle telafi edilebileceğini kaydetti.




İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İstanbul Haberleri

Kolay para kazanma hırsı bireyi çıkmaza sürükler
HÜDA PAR Milletvekili Dinç'ten siyonizm ile topyekûn mücadele etme çağrısı
Atatürk'e hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklanan doktor serbest bırakıldı
HÜDA PAR'dan Dr. Mehmet Arslan'a cezaevinde ziyaret
MAZLUMDER: Duyarlı insanlar üzerinde kurulan baskılar kabul edilemez