Bilindiği üzere bazı iller pilot il seçilerek şehir hastaneleri açılmaya başlandı. Şehir hastaneleri ismini duyan halk ilk günden beri şehir hastanelerinin sağlık sektöründeki yoğunluğu azaltacağı ve daha hızlı ve daha kaliteli sağlık hizmeti alacağını ümit etmişti. Ancak görünen o ki şehir hastanelerinin açıldığı illerde sağlık sorunları daha katmerli hale gelmiş durumda.
Hükümet yetkilileri şehir hastaneleri projesi ile şehir hastaneleri açıp sağlık sektöründe rahatlamayı sağlamayı başararak büyük bir sorunu çözecek ve büyük bir beğeni toplayacaktı.Fakat tam tersi olduğunu desek abartmış olmayız.Bu neticenin en önemli nedeni hastaneleri hastane yapan olmazsa olmazların başında hekimler gelmektedir gerçeğini unutmak vardır.Bir hastane düşünelim çok kaliteli bir binası var, her türden cihaz var,hemşiresi, tıbbisekreteri, temizlikpersoneli ve hasta bakıcısı olabildiğince var ama hekim mevcut değil veya yeterli sayıda ve kalitede hekim mevcut değil. Buörnekteki hastanede sağlık hizmeti yeterli ve kaliteli olabilecek mi? Tabiki hayır.
Şehir hastaneleri açılırken ilk planlanması gereken konu hekim sayısının artırılması olmalı idi. Fakat şehir hastaneleri açılırken açıldığı ildeki bir devlet hastanesi kapanıp bu hastane hekimiyle, hemşiresiyle tamamen şehir hastanesine taşındı. Bunun sonucunda ise şehir hastaneleri o şehrin sağlık sorunlarını çözememiş sadece şehrin daha yeni ve biraz daha büyük hastane binalarına sahip olmasını sağlamıştı. Oysaki şehir hastanesi açılırken hekim sayısının en azından % 20 oranında artırılması, var olan yoğunluğun azalmasına yardımcı olacaktı.
Şehir hastanelerinin en büyük problemlerinden biri de şehir hastanelerinin fiziki konumu. İnsanların rahatça ulaşabildiği, sadece bir araç kullanarak halkın ekseri çoğunluğunun hastaneye ulaştığı devlet hastaneleri kapatılıp yerine şehrin ücra kısımlarında halkın sadece % 10'unun ulaşabilirliğinin kolay olduğu yerlere şehir hastanelerinin kurulması şehir hastanelerinin fonksiyonlarını azaltmış oldu.İnsanlar uzak olan şehir hastanelerinin yerine ulaşılabilirliği kolay olan devlet hastanelerini ve üniversite hastanelerini tercih etmeye başladı.Bunun en bariz örneklerinden biri Elazığ Doğu Kent Mahallesi'nin en uç kısmında şehrin en doğusu diyebileceğimiz yerde şehir hastanelerinin açılması oldu. Elazığ Fırat Üniversitesi Hastanesi şehrin merkezi yerinde olması nedeniyle vatandaş iki araba kullanarak ulaşabildiği Doğu Kent mahallesinde yer alan şehir hastanesi yerine şehrin merkezinde yer alan üniversite hastanesini tercih etmeye başladı.Bunun sonucu olarak da 24 saatte 300 ile 400 arası hasta bakan Fırat Üniversitesi Acil Polikliniği 800 ile 1000 arası hasta bakmaya başladı.Sağlık sektöründe yoğunluğu azaltması beklenen şehir hastanelerinin insanların çoğunluğunun sadece bazı hastanelere gitmesine neden olduğu gibi, hastaların hastanelere homojen dağılımını da engelleyip hastaneler arası hasta sayında bariz bir farka neden oldu. Bu problem ise bu vakitten sonra şehir hastanelerinin yerideğiştirilemeyeceği için şehrin her kısmından direk şehir hastanesine ulaşımın olmasını sağlamakla çözülebilir.
Şehir hastaneleri o illerdeki bürokrat ve kodaman kişi veya kişilerin engeline takılmış olup şehir hastanelerininyapılacağı konumu belirleyen ne yazık ki bu rantçı kesim olmuştur.Şehir hastanelerini maddi rant sağlama aracı olarak gören bu bürokratik ve kodaman takım halkın daha hızlı ve kaliteli sağlık hizmeti almasını engellemiş ve Sayın Cumhurbaşkanı'nın şehir hastaneleri projesini heba etmişlerdir.