Sömürgeci Fransız işgali döneminde annesinin tesettürüne el uzatan Fransız askerlerine karşı çıkması sonucu şehit edilen Mehmet Kamil’in “Antep savunmasının ilk kıvılcımı Şehit Kamil” adlı belgesel filmi yapıldı.
Yapılan belgesel film ile ilgili bilgi veren Büyükşehir Belediyesi Gazikültür A.Ş, Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, Antep savunmasının kahramanlarından Şehit Kamil’in belgesel filmini yaptıklarını söyledi.
Sömürgeci Fransız askerleri tarafından şehit edilen Şehit Kamil’in adını altın harflerle Antep savunma tarihine yazdırdığını belirten Yakar, “Araştırmalarımız sonucu Şehit Kamil’in mezarının günümüzdeki Aliye-Ömer Battal İlkokulu’nun giriş kapısının köşesi olduğunu tespit ettik. Belediye başkanımız Fatma Şahin’in talimatlarıyla mezar yerinin bulunduğu bu mekana inşallah Şehit Kamil’in temsili bir mezarı yapılacaktır.” dedi.
Şehit Kamil’in anne ve babasının kabirlerinin Asri Mezarlıkta tespit edildiğini bildiren Yakar, “30 Kasım 1938’de vefat eden Şehit Kamil’in babası Ökkeş Dilek’in 2 bin 224 numaralı mezarı, 26 Ekim 1949 tarihinde vefat eden annesi Hatice Dilek’in 16 bin 166 numaralı mezarları Gaziantep Asri Mezarlığında tespit edilmiş ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından yeniden düzenlenmiştir. Şehit Kamil’in babası olan Ökkeş Ağa 1870 doğumlu olup Şafīzade Molla Kemal’in oğludur. Şehit Kamil’in dedesi ise Molla Kemal'in çok kültürlü bir kişi olarak Halep ve Antep'te müftülük yaptığı bilinmektedir. Ökkeş ağa iki defa evlenir. İlk karısı Münevver Hanım Bıçkıcı Kekeç’in torunudur. Ökkeş ağanın ilk çocuğu Hatice 1897’de, ikinci çocuğu Kamil ise 1903’de dünyaya gelir. Münevver Hanım vefat edince de Saçaklı mahallesinde şimdilerde bulunmayan ve günümüzde Aliye-Ömer Battal İlkokulu’nun bulunduğu alandaki mezarlığa defnedilir. Ökkeş ağa, daha sonra Gaziantep’in Kozluca Mahallesi’nde oturan Kendirci Mehmet Şerif kızı Hatice hanımla evlenir. Bu evlilikten Nigar, Zeliha, Fatma, Münevver adlarında 4 kızı ile Kemal ve Arif isminde iki oğlu dünyaya gelir.”ifadelerini kullandı.
“Sırtında kendir çubukları vardır”
2018 itibariyle Şehit Kamil’in hayatta kalan tek kardeşi olan 1927 doğumlu Kemal Dilek’in İstanbul’da ikamet ettiğini belirten Yakar, “Kemal Dilek, 2017 yılı 25 Aralık kutlamalarına katılmıştır. Kendisine de ‘Gaziantep’e Değer Katanlar’ ödül töreninde bir vefa plaketi takdim edilmiştir. Şehit Kamil’in adı nüfus kayıtlarına yanlışlıkla Kemali olarak geçer. Ela gözlü, buğday benizli olan Kamil, Arasa’daki bir simitçi fırınında kalfa olarak çalışmıştır. Olayın vuku bulduğu 21 Ocak 1920’de, Kamil’in üvey annesi Hatice Hanım, Kozluca’da bulunan babası Kendirci Mehmet Şerif efendinin evine gider. Bu ev aynı zamanda Kamil’in öz kardeşi Hatice’nin de evidir. Zira Hatice Hanım, Mehmet Şerif efendinin oğlu Hüseyin ile evlidir. Şehit Kamil’in eniştesi Hüseyin efendi de Antep savunmasında 24 Aralık 1920 tarihinde şehit olmuştur. Mezarı Şeyh Fethullah Camii’nde bulunan Karayılan’ın mezarı yanında. Hatice hanım ikindi üzeri Musullu Sokak’taki evine gitmek üzere hazırlanır. Kamil’de Arasa’da çalıştığı simitçi fırınından çıkarak annesini almak, kız kardeşini görmek üzere Kozluca’daki eve gider. Hatice hanımın babası ve kardeşi kendirci oldukları için kendi evinde yakmak üzere iki yük kendir çubuğu hazırlanır. Kamil ve annesi Hatice hanım evden ayrılırlar. Her ikisinin de sırtında kendir çubukları vardır.”şeklinde konuştu.
Şehit Kamil’in naaşı tek katlı evlerinin avlusunda kalır
Mehmet Kamil’in Fransız askerleri tarafından nasıl şehit edildiği ile ilgilide bilgi veren Yakar, şunları söyledi:
“Hatice hanım yorulduğu için, günümüzde Şahinbey İlçe Halk Kütüphanesi olarak hizmet veren ve o zamanlarda Fransızların erzak deposu ve fırın olarak kullandığı binanın 50 metre berisinde, kendir yükünü sırtından indirip duvar dibinde biraz dinlenir. Kamil ve arkadaşı Zavar Halil de hemen arkadan gelmektedirler. Kozanlı istikametinden fırına gelen 3 Fransız askeri fırına girmeyip de Hatice hanımın üstüne doğru yürürler. Askerler Hatice hanımın peçesini açmak isterken, Hatice hanım mukavemet gösterir ve çığlık atar. Bu durumu gören Kamil, sırtındaki çubukları atarak yerden birkaç taş alır ve askerlere fırlatarak üzerlerine yürür. Fransızlar Kamil’i süngü ile şehit ederek fırına kaçarlar. Etrafta toplanan halk galeyana gelir. Harat İmam, deli Mustafa gibi birçok Antepli ellerinde et satırı, balta, kazma, kürek olduğu halde fırına hücum ederler. Olayın teskin edilmesi için olay yerine Jandarma kumandanı Yüzbaşı Çopur Kemal, komiser Hakkı efendi gelir. Polis ve jandarma kuvvetleriyle halkı yatıştırmaya çalışırlar. Vakit akşama yakın olduğu için Şehit Kamil’in naaşı o gece Musullu Sokak 20 numaradaki tek katlı evlerinin avlusunda kalır.”
Şehit Kamil’in cenazesinin 22 Ocak 1920 günü öğle namazına müteakip çok muazzam bir merasimle kaldırıldığını anlatan Yakar, “Antep halkından kim varsa, çocuk, yaşlı, genç, memur, esnaf ve herkes cenazeye iştirak eder. Daireler, dükkanlar kapanır, alış veriş durur. Cenaze töreni Fransızlara gözdağı, ihtar, protesto mahiyetinde geçer. Şehit Kamil’in Türk bayrağına sarılı tabutu eller üstünde taşınarak, öz annesi olan Münevver’in de yattığı Saçaklı semtindeki mezarlığa defnedilir. Sonradan yol çalışması dolayısıyla kaldırılan bu mezarların yeri, şimdiki Aliye-Ömer Battal İlkokulu’nun bahçe duvarı köşesine denk gelmektedir.”diye konuştu.
“Çocuğumun kanına girdiniz, ailemin çarşafına el attınız, çocuğumun kanını parayla değişmem”
Kamil’in şehadetinden sonra neredeyse bütün Anteplilerin katıldığı büyük bir mitingin tertip edildiğini bildiren Yakar, “Miting alayı belediye önünden başlayarak Kolej’deki Fransız karargahı önünden geçer, Akyol üzerinden Arasa, belediye önüne tekrar gelir. Mitingde “Fransızlar yurdumuzdan çekilin” sesleri göklere yükselir. Fransız kumandanı yarbay Saint-Marie yanında bir kaç subay ve tercümanla birlikte Cemiyet-i İslamiye’nin toplantılar yaptığı Nuri Mehmet Paşa Camii’nin karşısında bulunan Nakşibendi Tekkesi’ne gelerek taziye verir. Görüşmede Ökkeş ağa, Mutasarrıf, jandarma kumandanı, bazı Heyet-i merkeziye üyeleri bulunur. Fransız kumandan Ökkeş ağaya tazminat olarak 200 altın vermek istediğini ifade eder. Ökkeş ağa Fransız Kumandanına; ‘Sizler çocuğumun kanına girdiniz. Ailemin de çarşafına el attınız. Hem memleketimizi işgal ettiniz, hem de cana ve namusa dokundunuz. Yüzlerce yıldan beri esaret nedir bilmeyen bu asil Türk diyarını her nasılsa işgal ettiniz. Ben çocuğumun kanını da parayla değişmem. Milletim çocuğumun intikamını alacaktır.’dedi.” şeklinde konuştu.
Yakar, Şehit Kamil’in şehadetinin Antep savunmasının ateşini körükleyen en önemli olaylardan birisi olduğunu vurguladı.
1935 yılında Genelkurmay Foto Film Merkezi tarafından çekilen Antep savunması filminin Şehit Kamil hadisesiyle başladığını belirten Yakar, “Filmde Şehit Kâmil’in annesi Hatice hanım rolünü, Gaziantep’in en eski kadın öğretmenlerinden rahmetli Nedime Alp oynamıştır. Gaziantepliler Antep savunmasının ilk sembolü Şehit Kamil’in adını bir ilçeye vererek manevi mirasını ve ismini de ölümsüzleştirmişlerdir. Gaziantepliler, yine adına açtıkları okul, cadde, cami, sosyal tesislerle Şehit Kamil’in manevi şahsında, Antep savunmasının ana temaları olan hürriyet, bayrak, inanç, namus, vatan ve millet kavramlarını günümüz ve gelecek nesillere miras bırakmışlardır.”diye belirtti. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)