Ağrı’da üretim yapan tek fabrika olan Şeker Fabrikası’nda üretiminin durdurulması hakkında açıklamalarda bulunan Ziraat Odası Başkanı Yavuz Aydemir, bu durumun ekonomisi zayıf olan Ağrı İçin intihar olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da gerçekleştirilen ve 3 bin 500 STK’nın destek verdiği ‘Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı’nın olumlu bulduğunu belirten Aydemir, bölgenin ekonomisi ile ilgili sonuç bildirgesinde yer alan maddenin yerinde bir madde ve bölge ekonomisi için önemli olduğunu hatırlattı.
Tek üretim yapan fabrikanın üretiminin durdurulmasının Ağrı için çok ciddi sıkıntılara yol açtığını söyleyen Yavuz Aydemir, Ağrı Şeker Fabrikasının durdurulmasına da hiçbir ciddi gerekçe gösterilmediğinin altını çizidi.
“Bu saatten sonra sesimizi farklı şekilde duyuracağız”
Aydemir, “Şeker Farikasının kapatılması Ağrı için bir intihar oldu. Ağrı’nın tam olarak bitişi oldu. Yani Ağrı’nın tek fabrikası idi ve onu da kapattılar. Hem de hiçbir gerekçe gösterilmeden. Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan yonca ve fiğ eken çiftçimize verilen desteğin şeker pancarı eken vatandaşlarımıza da verilmesi için taleplerimiz oldu. Tabi bizi kimse dinlemedi. Bu konu hakkında çok çalışıp gayret gösterdik, üstünde çok durduk ama dikkate alınmadık. Hiçbir siyasi bize destek vermedi. Bu saatten sonra sesimizi farklı şekilde duyuracağız. Çiftçilerimizle gerekirse Ankara’ya gidip gerekli girişimlerde bulunacağız.” dedi.
“Şeker Fabrikasının ilimize 100 milyon TL değerinde katma değeri var”
Pancar, arpa ve buğday gibi kolay yetiştirilmiyor diyen Aydemir, sözlerine şöyle devam etti: “Nakliye ve oluşturduğu başka kaynaklarla Şeker Fabrikasının ilimize 100 milyon TL değerinde katma değeri var. Kimse çiftçilerin pancar ekmemesinde suç aramasın. Şeker pancarı, ekimi ve yetiştirilmesi zahmetli olan bir üründür. Arpa, buğday gibi kolay yetiştirilmiyor, işçiliği çok olan ürünü yetiştirmek kolay değil. Fiğ ve yonca gibi ürünleri ekenlere verilen destek pancar yetiştiricisine verilmeyince zarar eden çiftçi bunu ekemiyor. Bu anlamda çiftçimizin suçu yoktur. Bütün suç devletindir.”
“Hayvancılık olumsuz etkilendi”
Ağrı’nın geçim kaynaklarından olan hayvancılığın da bu durumdan olumsuz etkilendiğini vurgulayan Aydemir, “Eskiden çiftçimiz 30 veya 50 TL vererek evine küspesini götürebiliyordu. Şimdi benim çiftçim bin TL vererek Erzurum veya Van’ın Erciş ilçesinden küspeyi getiriyor. Çiftçimin cebinden 950 TL fazladan çıkıyor. Bunu tonlarla çarptığımızda yaklaşık 20-25 milyon TL Ağrı’dan başka illere akıyor. İlimize yeni atanan Vali Musa Işın’a konuyu hemen açtık ve kendisi de konu hakkında gerekli girişimlerde bulunacağını ifade etti. Bu işi çözeceğini umut ediyoruz.” ifadelerinde bulundu.
“Hükümetten yeni fabrika istedik, üretimdeki fabrikamızı durdurdu”
Ağrı’nın gelişimi için Hükümetten çeşitli taleplerinin olduğunu kaydeden Aydemir, kentin gün geçtikçe geriye gittiğini vurguladı.
Yavuz, “Biz İktidardan tren yolu istedik olmadı, tıp fakültesi istedik olmadı, fabrika açın dedik var olan fabrikamızı kapattılar, 20-25 yıl önce Ağrı’da un, yem, kepek, süt fabrikası vardı. İleriye gideceğimize hep geri gidiyoruz. Allah yardımcımız olsun, burada kaderimizle baş başayız. Allah bütün bürokratlarımızın, siyasilerimiz ve yöneticilerimizin içine Ağrı sevgisi koysun. Bundan başka söyleyeceğimiz söz yok. Bu noktada dua ediyoruz. Çünkü işimiz sadece dualara kalmış. 30 AK Partili Milletvekili ile bir araya geldik, bana Ağrı Şeker Fabrikasının zarar ettiğini söylediler. Olabilir kardeşim sosyal devlet olgunuz nerde kaldı. Bir yer zarar eder, diğeri kar. Zarar ediyor diye kapatmayın bari özelleştirin. En azından çalışsın. İşçiler sürünüyor şimdi. Her bir işçi bir tarafa sürülmüş. Aileler de dağılmış, çünkü baba başka bir ilde, aile burada.” şeklinde konuştu.
“Çalıştay’da bölge ekonomisine değinilmesi önemli”
Diyarbakır’da, 3 bin 500 STK’nın desteği ile gerçekleştirilen ‘Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı’nın çok önemli bulduğunu belirten Yavuz, şu değerlendirmelerde bulundu: “Diyarbakır’da geçtiğimiz günlerde toplanan ‘Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı’ gerçekten önemli. Ve bölgemiz için sonuç bildirgesinde yer alan ‘Ekonomik olarak bilinçli politikalarla geri bırakılan Kürdistan’ın kalkınması ve ekonomik iyileşme için bölgeye pozitif ayrımcılık yapılmalı, gerekirse Devletin doğrudan yatırımlarıyla istihdam imkânları artırılmalıdır’ maddesine olduğu gibi imzamı atıyorum. Bu madde dikkate alınarak, devletin bugünden tezi yok masaya Ağrı, Şırnak, Hakkâri, Muş, Iğdır, Kars illerini yatırmaları lazım. Diyarbakır, Batman, Van ileri de geri kalmışlardır. Tabi eğitim, ekonomi, gayrisafi milli hasıla noktasında çok geri kalmış iller önce saydıklarımdır. Şimdi Ağrı’yı 6. bölge diye bir şeyin içine almışlar ama bu bölgenin için de Şanlıurfa’da var. Haliyle Urfa bütün altyapısını bitirmiş, kentleşmiş, sosyal donatıları tamamıyla bitmiş bir şehir. Bir işadamı Urfa yerine Ağrı’ya gelir mi? Tabi ki mümkün değil. İstanbul’da bir işadamı olsam, günde 5 uçağın kalktığı Urfa’ya gider yatırımımı yaparım.”
Aydemir, “Burada bir organize sanayi bölgesi yapılmış, 2 tane işyeri var. Yani kötünün dibinde olan bir şehiriz. Sadece bir insan topluluğuyuz. Her ne kadar kimselerin hoşuna gitmese de 4 yıldır yaptığımız gibi bu sorunları dile getireceğiz. O yüzden çalıştayın bildirgesini önemli görüyor, imzamı atıyorum. Özellikle ekonomi alanında yer alan madde çok mühim. Devletin bu saydığım iller için 7. Bölgeyi ilan etmesi lazım.” dedi.İLKHA