Esirlerin maruz kaldığı hukuksuzlukları kayıt altına alan Filistin Esirleri Araştırma Merkezi tarafından yayımlanan raporda, işgalcilerin, özellikle son iki ayda Filistinli esirlere yönelik "idari tutukluluk" politikasına hız verdiğine dikkat çekildi.
Raporda, işgal altındaki Kudüs halkını destekleyen ve aynı zamanda işal ordusunun Gazze Şeridi’ne yönelik vahşi saldırıları karşısında duran Filistinlileri topyekûn cezalandırma yoluna giden işgal rejimi, uluslararası hukuka aykırı şekilde esirlere idari tutukluluk zulmünü uygularken, son zamanda bu uygulamalarda gözle görülür bir artış gerçekleşti.
Raporda ayrıca idari tutukluluğun, iddianame veya adli işlem gerektirmeyen keyfi bir tutuklama olduğuna vurgu yapıldı.
Filistin Esirleri Araştırma Merkezi Müdürü Riyad el-Eşkar, idari emirlerin, özellikle ulusal ve İslami liderler, aktivistler, kanaat önderleri ve gazetecilere odaklandığını belirtti.
Yaptığı açıklamada el-Eşkar, Birleşmiş Milletler de dâhil olmak üzere birçok uluslararası kurum tarafından Filistinli esirlerin serbest bırakılmasına yönelik yapılan çağrılara ve korona salgınına rağmen siyonist rejimin, idari tutukluluk adı altında Filistinlileri esir etmeye devam ettiğini söyledi.
Siyonist rejim, "idari tutukluluk" adını verdiği uygulamayla Filistinlileri istihbarata dayalı olarak 6 aya kadar alıkoyabiliyor. Tutuklunun, "israil'in güvenliği için tehlike teşkil ettiğine" karar verilmesi halinde sözde askeri hâkim, suç isnadında bile bulunmadan tutukluluk süresini 5 yıla kadar uzatabiliyor.