Dünya Kudüs Günü dolayısıyla siyonist işgalciler karşısında ümmetin yek vücut olarak Kudüs'ün özgürlüğü için bir araya gelmesi gerektiği mesajını veren STK temsilcileri Filistin davası için vahdet çağrısında bulundu.
İslam ümmetinin Kudüs'e Dünya Kudüs Günü başta olmak üzere daima sahip çıkması gerektiğini belirten Peygamber Sevdalıları Vakfı Genel Başkanı Adnan Akgönül, "Peygamber Sevdalıları Vakfı olarak, Dünya Kudüs Günü münasebetiyle Kudüs'ün anılması, idrak edilmesi ve unutulmaması için her alanda gündeme getireceğimizi kamuyla paylaşmak istedik. Kudüs, Müslümanların can damarı ve kırmızı çizgisidir. Kudüs'e uzanan eller ve orada akıtılan kanlar asla unutulmayacaktır." dedi.
"Müslümanlar, Dünya Kudüs günü sebebiyle yapılacak tüm etkinliklere katılmalı"
Kudüs'ün işgal çizmeleri altından kurtulması için bütün Müslümanlara sorumluluk düştüğünü hatırlatan Akgönül, "Dünya Kudüs Günü sebebiyle yapılacak bütün etkinliklere ve sosyal medyada yapılacak bütün faaliyetlere Müslümanların tamamının katılması ve tepkilerini en yüksek bir seda ile dile getirmelerini istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Her yıl düzenlenen Dünya Kudüs Günü etkinliklerinin geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu sene de salgından dolayı düzenleyemediklerini ifade eden Mustazaflar Cemiyeti Genel Başkanı Murat Aslan, Kudüs ve Mescid-i Aksa'da yaşanan zulmün anlaşılması açısından Dünya Kudüs Günü'nün önemli olduğu söyledi.
Aslan, "Dünya Kudüs Günü, Kudüs'ü ve Mescid-i Aksa'yı hatırlayıp hatırlatmak ve orada yaşanan vahşet ile zulmü dünya kamuoyunun bilmesi açısından önemli bir gündür. Neticede on yıllardır gerek Mescid-i Aksa'da, Filistin'de ve Gazze'de siyonist israilin yapmış olduğu zulüm ve vahşet artık haddi aşmış durumda. Bu mübarek Ramazan ayı hürmetine Rabbimizden Filistin, Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne kavuşmasını orada bulunan Müslüman kardeşlerimize nasip etmesini diliyoruz." temennisinde bulundu.
"Kudüs bilincini bütün Müslümanlar arasında yaygınlaştırmak lazım"
Kudüs'ün sahiplenilmesi ve geniş açıdan siyonistlerin tanınması bakımından Dünya Kudüs Günü'nün önem arz ettiğine vurgu yapan İTTİHADUL ULEMA Genel Sekreteri Molla Muhammed Özer, "Kudüs bilincini bütün Müslümanlar arasında yaygınlaştırmak lazım. Bu sayede Müslümanlar Kudüs'ü sahiplenip oranın kendilerine ait olduğunun farkına varabilsinler. Aynı zamanda siyonistleri iyi tanıyıp tanıtmak lazım. Siyonistlerin yüzyıllarca çaba gösterdikten sonra neticede Kudüs'ü işgal edip dünyayı buradan yönetmeyi hedeflediklerinin farkında olunması lazım." dedi.
Müslümanların Kudüs'e yönelik günü birlik değil uzun süreli planlarının olması gerektiğinin altını çizen Özer, "Stratejik planlar kurup Kudüs'ü özgürleştirmek için hedeflerimizi belirleyip yol haritası çizmeliyiz. Elbette bu günlerde Kudüs'ü hatırlamak iyidir fakat bunu yılın tümüne yayınlaştırılması daha faydalıdır." şeklinde konuştu.
Özer, "Son olarak özellikle Avrupa'daki Müslümanlar, gösteri ve yürüyüşlerle buradaki hükümetlere baskı kurmalılar. Zira içinde bulunduğumuz bu günlerde Kudüs'ün bazı mahalleleri işgal edilmeye devam ediliyor. Bu yüzden Kudüs'teki Müslümanlar ayakta iken maalesef dünya hükümetlerinden herhangi bir ses yok. O yüzden Müslümanlar bulundukları ülkelerdeki hükümetlere özellikle Avrupa'da baskı yapmalılar. Bu vesileyle Dünya Kudüs Günü'nün, Kudüs'ün azatlığına vesile kılmasını Allah'tan niyaz ediyorum." diye belirtti.
"Biz Kudüs'ün; Diyarbakır'a, İstanbul'a, Mekke ve Medine'ye bağlı olduğunu düşünüyoruz"
İlk kıblemiz olan Mescidi-i Aksa'nın bulunduğu toprakların kutsallığının ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerle sabit olduğunu hatırlatan Anadolu Gençlik Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahman Ergin, bu toprakların huzuru için gayret etmenin Müslümanların sorumluluğu olduğunu söyledi.
Ergin, "Biz Kudüs'ün; Diyarbakır'a, İstanbul'a, Mekke ve Medine'ye bağlı olduğunu düşünüyoruz. Tarihte Müslümanlar bu şehirleri hep aynı ruhla fethetmiş, huzuru ve barışı getirmişlerdir. Endonezya'dan Fas'a, Bosna'dan Yemen'e tüm İslam coğrafyasında meydana gelen her gelişme Kudüs'ü yakından ilgilendirmektedir. Çocuk, Gazze'de de Cizre'de de çocuktur." ifadelerini kullandı.
Tarihte Müslümanların yönetiminde iken farklı inançların bir arada yaşadığı selamet ve barış şehri olan Kudüs'ün bugün siyonist işgali altında olduğunu söyleyen Ergin, "Yahudi yerleşim birimleri kuran israil, insanların evlerini çalarak terör estirmeye devam etmektedir. Müslümanların Yahudi düşmanlığı yoktur. Müslümanlar siyonist israilin yaptığı işgallere ve katliamlara karşı çıkmaktadır. Müslüman ülkelerde ırkçılık, mezhepçilik ve kardeş kavgasını körükleyerek işgallerini sürdürmeye devam eden ABD ve israilin insanlığa getireceği ancak köle düzenidir." şeklinde konuştu.
"Müslümanlar, mevcut tüm ihtilafları ve çekişmeleri bırakıp birlik olmalılar"
Müslüman ülkelerin BM, NATO, ABD ve AB'den medet ummalarının emperyalizmin ve siyonizmin işine geldiğine dikkati çeken Ergin, siyonist işgal rejiminin bu topraklarda olduğu müddetçe bu coğrafyaya barış gelmeyeceğini belirterek çözümün İslam Birliğinden geçtiğini söyledi.
Yeryüzünün ilk kıblesi ve ikinci büyük mabedinin olduğu Kudüs'ün özgürleştirilmesi için her yıl Ramazan ayının son haftasında Dünya Müslümanları tarafından ilan edilen Dünya Kudüs Günü için temennilerini dile getiren Diyarbakır Umut Kervanı Başkanı Şahin Elelçi, şu ifadeleri kullandı:
Hazreti Ömer'in hassasiyeti ve Selahaddin-i Eyyubi'nin sevdası olan Kudüs'ün bir an önce özgürlüğe kavuşması için dünya Müslümanları, mevcut olan ihtilaflarını ve çekişmelerini bir tarafa bırakıp yan yana gelerek birlik olmalıdırlar. Bu yıldan sonra Kudüs'ün özgür olması ve dünya Müslümanlarının Mescid-i Aksa'da birlikte namaz kılmasını görebilmeyi Yüce Rabbimizden diliyoruz.
"Dünya Kudüs Günü, Mescidi Aksa ve Filistin davasının diriliş ve direniş günüdür"
Kurum olarak Mescid-i Aksa ve Kudüs'ün gerçek mahiyetine kavuşuncaya kadar sahip çıkacaklarını dile getiren Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir, Dünya Kudüs Günü'nün tüm dünya Müslümanlarının Mescidi Aksa ve Filistin davasının diriliş ve direniş günü olduğunu söyledi.
Tekdemir, "Dünya Kudus Günü; Müslümanların Küdus ile ilgili duyarlılığı canlı tutmak ve Kudüs'ün siyonist işgalci çetelerinin kirli emellerinden ancak direniş ile kurtulabileceği bilincinde olmaktır. Hiç şüphesiz Kudüs ve Mescid i Aksa'nın özgürlüğüne kavuşması, hiçbir ırk ve mezhep farkı gözetmeksizin tüm Müslümanların ortak davasıdır. Müslümanların içinde bulunduğu emperyalist kuşatmanın en büyük nedeni Kudüs'ün işgalidir. Kudüs özgürlüğüne kavuşmadan başta Filistinli Müslümanlar olmak üzere ümmetin rahat etmesi mümkün gözükmüyor." dedi.