Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin yaptığı kapalı toplantıda, Suriye'deki kimyasal silahların imhası ve klorin gazının silah olarak kullanıldığına ilişkin iddialar ele alındı. Konseyde görüşülen Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (KSYÖ) raporuna göre, muhaliflerin kontrolünde bulunan üç köye yapılan çok sayıda hava saldırısında klorin gazı kullanıldı.
Raporda saldırıların kimler tarafından gerçekleştirildiğine ilişkin bilgi verilmedi. İdlib ve Hama vilayetlerinde nisan ve ağustos ayları arasında gerçekleştirilen saldırılarda 13 kişi klorin gazı nedeniyle öldü. 350 ila 500 arasında kişi de saldırılardan etkilendi.
KSYÖ’nün görüştüğü 37 kişiden 32'si, kimyasal madde içeren varil bombalarının kullanıldığı saldırılar sırasında köylerin üzerinde helikopter gördüklerini ya da seslerini duyduklarını belirtti.
ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Samantha Power, toplantının ardından Twitter hesabında açıklama yaptı:
“32 görgü tanığı saldırılar sırasında helikopter sesi duydu. Bunlardan 29’u klorin kokusu aldı. Sadece Suriye yönetimi helikopter kullanıyor.”
Suriye’deki kimyasalın imhası
21 Ağustos 2013 tarihinde Şam'ın Doğu Guta bölgesinde zehirli gaz saldırısı düzenlenmiş ve 1400'den fazla kişi katledilmişti. Birleşmiş Milletler (BM) heyeti Suriye’de kimyasal silah kullanıldığı tespitinde bulunmuştu.
Saldırının ardından ABD yönetimi ve uluslararası kamuoyu büyük ölçüde Esed rejimini sorumlu tutmuş, ABD Başkanı Barack Obama ‘kırmızı çizgilerin’ ihlal edildiği gerekçesiyle Suriye rejimine yönelik askeri müdahalede bulunacağını açıklamıştı.
BM Güvenlik Konseyi'nin, 2013 yılında Şam yakınlarında kimyasal silah kullanılması üzerine aldığı kararın ardından Suriye, üye olduğu KSYÖ'ye ülkedeki kimyasal silah stokları ile imalat tesislerini bildirmişti.
KSYÖ ile BM'nin ortak koordinatörlüğünde bu silahlar ülke dışına çıkarılarak, denizde imha edilmişti.
Son dönemde özellikle Batılı ülkeler, Suriye'nin beyanı ile ülkedeki kimyasal silah stoku arasında çelişkiler olduğuna ilişkin kuşkuları ve rejimin klorin gazı kullandığına ilişkin iddiaları gündeme getiriyor.
Kaynak: Al Jazeera