Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, Suriye'deki insan hakları ihlallerini kınayarak, ihlalleri işleyenlerin cezalandırılması konusunda Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin önemli rol oynayabileceğini belirtti.
Konsey'in bugünkü oturumunda Suriye'deki insan hakları ihlallerine ilişkin karar tasarısı, 32 ''kabul'', 5 ''ret'' ve 10 ''çekimser'' oyla kabul edildi.
Türkiye'nin de ortak sunucu olduğu kararda, Suriye'nin egemenliğine, bağımsızlığına, birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duyulduğu vurgulanarak, ülkede gittikçe kötüleşen insan hakları durumu ve sivillerin ayrım gözetilmeksizin hedef seçilmesi ve öldürülmesi kınandı.
Suriye'de savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlenmiş olabileceği belirtilen kararda, bu konunun Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taşınması konusundaki çağrılar anımsatıldı.
Suriyeli yetkililerin, BM Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonu ile işbirliği yapmamasının kınandığı kararda, Komisyonunun uluslararası hukukun ihlal edildiğini ortaya koyan raporlarının memnuniyetle karşılandığı aktarıldı.
Suriye rejiminin, komisyonun Suriye'de araştırma yapmasına izin vermesi talep edilen kararda, Komisyonun Suriye'nin genelinde gözaltı merkezlerinde işkence uygulandığı yönündeki raporlarından dolayı büyük kaygı duyulduğu vurgulandı.
Gözaltına alınanların kaybolmasından Suriyeli yetkililerin sorumlu olduklarına işaret edilen kararda, komisyonun bu gözaltıların insanlığa karşı suç boyutunda olduğu değerlendirmesinde bulunduğu anımsatıldı.
Suriyeli yetkililerin Suriye halkını korumakla sorumlu olduğuna işaret edilen kararda, IŞİD terör örgütü ve benzeri grupların yaptıkları insan hakları ihlallerinin de insanlığa karşı suç boyutunda olabileceği kaydedildi.
Kararda, yabancı savaşçıların Suriye'de bulunması kınanarak, bu kişilerin ülkede bulunmasının bölgede ciddi olumsuz etki yarattığına işaret edildi.
SURİYE REJİMİNİN KİMYASAL SİLAH KULLANMASI
Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonu'nun, Suriye rejimi tarafından defalarca kimyasal silah kullanıldığına yönelik bulgularının anımsatıldığı kararda, kimyasal silah kullanılmasının uluslararası hukuk açısından yasak olduğu vurgulandı.
Ülkede yaşanan bütün insan hakları ihlalleri konusunda hesap verilmesi gerektiğine değinilen kararda, bu bakımdan Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin önemli bir rol oynayabileceği belirtildi.
Suriye'deki şiddetten kaçarak yerinden olanların sayısının gittikçe artmasından dolayı da derin kaygı duyulduğu vurgulanan kararda, uluslararası toplumun bu sığınmacılara evsahipliği yapan ülkelere destek vermesi istendi.
Kararda, özellikle Suriye rejiminin sivillere yapılan insani yardımlara izin vermemesi de kınandı.