Tarsus'ta iki Peygamberin makamının bulunduğu cami

Tarsus'ta 1225 yıl önce yapılan, zaman zaman restorasyonlar geçiren ve içersinde Hz. Lokman (as) ile Hz. Şit'in (as) makamlarının bulunduğu iddia edilen Camii Nur (Ulu Cami) ve tüm ihtişamıyla asırlara meydan okuyor.

MERSİN- Tarsus'ta 788 yılında Abbasiler tarafından yapılan,1579 yılında ise ek bölümü inşa edildikten sonra zaman zaman restorasyonlar geçiren Camii Nur asırlara meydan okuyor.
Hz. Lokman (as) ile Hz. Şit (as)'ın makamının bulunduğu iddia edilen cami zaman içersinde sayısızca restorasyondan geçirilmiş.

Ulu Camii'nin yapımı Miladi 788'li yıllara dayanıyor

Camii'nin 1225 yıldır tüm ihtişamı ile ayakta durduğunu belirten, Camii Müezzin-Kayyım'ı İsmail Eriş tarihi yapı ile ilgili şunları söyledi: "Burası 788'li yılarda Abbasi döneminde yapılmıştır. Camiinin ilginç yapısı doğu-batı yönünde uzun olmasıdır. Caminin doğu batı yönünde uzun olması sebebi dinimizce birinci safta namaz kılmak çok sevap olduğundan dolayı mimarlarda insanlar ilk saflarda daha çok yer tutsun diye uzun yapmışlardır. Aynı zamanda Cami-i Nur adıyla anılan ve bulunduğu semte de Cami-Nur ismini veren bu cami, Tarsus merkezinde yer alan Türk-İslam sanatının önde gelen eseridir. 1579 yılında Ramazan oğullarından Piri Paşanın oğlu İbrahim Bey tarafından camiinin bu gün ki cemaat kısmı yaptırılmıştır. Selçuk-Osmanlı üslubunda tek şerefeli minaresi olan cami Sen Piyer Kilisesi kalıntılarının üstüne yapılmıştır. İnşaatında tümüyle kesme taş kullanılan 47x13 m boyutlarında dikdörtgen planlı tek minareli camiye, kuzey yönünden abidevi taç kapıdan girilir. Taç kapı, Memluk mimari özelliklerini taşıyan siyah-beyaz mermerlerle süslüdür. Doğu-Batı doğrultusunda baklava dilimli mermer sütunların taşıdığı 16 kubbeli, revaklı avludan 5 kapı ile ibadet mekânına girilir. Caminin iç mekanı sütunları "İran Kemeri" denilen yarı sivri kemerlerle birbirine bağlanmıştır." Şeklinde konuştu

İki Peygamberin makamı bulunuyor
Eriş konuşmasına şöyle devam etti: "Caminin doğu kısmında yatırlar bölümü yer almaktadır.
Burada Abbasi halifesi Harun Reşit'in oğlu Halife Me'mun kabri bulunuyor. Halife Me'mun bir rivayete göre bir savaşta vefat eder vasiyeti üzerine buraya def ederler,
İslam tarihi kaynakları halife me'mun'un kabir yeri olarak burayı gösterirler,
Bir diğer makam HZ. lokmanın makamıdır yine rivayetlerine göre HZ. Lokman (as) bir dönem Tarsus'ta yaşamış ve burada yaşadığı dönemde insanların hastalıklarına derman bulmaya çalışmıştır. Diğer makam ise Hz. Adem (as)'in oğlu Hz. Şit (as)'in makamıdır." dedi.

Camii içerisinde makamı bulunan Hz. Şit (as)'ın Tarsus'u kuran insan olarak kabul edildiğini belirten Ulu Camii Müezzini Ali Eriş: "Kaynaklara göre Hz. Şit (as) Peygamber Tarsus'a gelen ilk insan olup ve Tarsus'u kuran insandır. 2010 yılında Tarsus'ta düzenlenen sempozyumda akademisyenler Şit (as)'ın Tarsus'un kurucusu olarak belirtiler. Hz. Şit Peygamber Tarsus'ta yaşadıktan sonra buradan ayrılarak Mekke'ye gitmiş ve orada vefat etmiştir ve kabri de oradadır." Şeklinde konuştu.

123 yıl önce minareye monte edilen saat hâlâ çalışıyor
Camii'nin mimari özelliklerinden bahseden Eriş, "Camimizin mimari özellikleri olarak saat kulesi vardır, saat kulesinin olduğu yer önce minareydi 1890 yıllarda Feyzullah Ağa isimli bir şahıs Avrupa'dan 25 bin kuruşa bir saat getirir ve bu saat minarenin üst kısmı yıkılarak oraya monta edilir ve günümüze kadar hala çalışır vaziyettedir. Cami Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 01.11.1990 gün ve 696 sayılı kararı ile tescil edilmiştir. 2007 yılında da Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yeniden restore edilmiştir. Restorasyon sebebiyle Camimiz bir yıl kapatılmıştır. Restorasyonda Camide çürüyen taşlar ve ahşaplar değiştirilmiştir."dedi.


Yine Ulu Camiinde uzun yıllar görev yapmış ve emekli olduktan sonra camiinin cemaatinden olan emekli imam Ali Eriş ise şunları söyledi: "Camii'nin giriş kapısının üstünde yuvarlak şeklinde "herkes kendi karakterine göre iş yapar" ayeti olan İsra Suresinin 84'düncü ayeti yazılmıştır. Birde cami girişindeki sağ sütunun altındaki kemerde kim tarafından yazıldığı belli olmayan ve hicri 1135 tarihinde yazılan yazıda "Bunu yazana Allah rahmet eylesin, Yarın olur mal-ı mülk-ü harap, Âla göz siyah kaşlar olur turâb, İlimsiz gerekmez bana hayatı,ilim ile nasip eyle cenneti" şeklinde dizeler yazılıdır.Caminin ortasında yer alan şadırvan ise 1905 yılda yapılmış olup gönümüze kadar gelmiştir." dedi. (A. Hakim Kurt-İLKHA)

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Mersin Haberleri

Mersin'de palet fabrikasında çıkan yangın kontrol altına alındı
Mersin Bozyazı'da orman yangını
Çocuğunu trafik kazasında kaybeden aile adalet arıyor
HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Sağlam Mersin'de temaslarına devam ediyor
HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Sağlam, Mersin'de il teşkilatı üyeleriyle bir araya geldi