Başbakan Binali Yıldırım’ın 2019 yılı sonuna kadar eğitimde tam gün uygulamasına geçileceğini söyledi. Konuyla ilgili yeni eğitim paketini değerlendiren Eğitim-Bir-Sen Van Şube Başkanı Osman Ayşin, tekli eğitime geçişin son derece isabetli olacağını ancak kentte 2019’dan daha fazla sürede geçilebileceğini belirtti.
Yeni eğitim paketini İLKHA’ya değerlendiren Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Van Şube Başkanı Osman Ayşin, ikili eğitimden, tekli eğitime geçişin son derece isabetli olacağını belirterek, dönüşüm sürecinin dahi tam gerçekleştirilmediği kentte, tekli eğitimin 2019 yılı sonuna kadar geçişinin mümkün olmayacağını dile getirdi.
İkili eğitimin öğrenci üzerindeki olumsuzluklarını hatırlatan Ayşin, "Yıllardan beri İkili eğitimin doğu bölgesinde ve ilimizde sıkıntısını ciddi anlamda görüyoruz. Özellikle kısa gün uygulamalarında kışın havaların soğumasıyla öğrencilerimizin sabah erkenden kalkıp okula gelme çabalarıyla ciddi anlamda sıkıntı yaşanıyor. Servisle gelen öğrencilere pek sıkıntı olmasa bile, yaya okula giden öğrencilerimiz mutlaka bir ders okula geç gediyor. Öğrenciler derse geç girdikleri için de olumsuz bir tabloyla karşı karşıya kalıyoruz." dedi.
"Mevcut uygulamada günde 5 ders işlendiğini söyleyemeyiz"
İkili eğitimde öğrenciler yanı sıra öğretmen ve velilerinde ciddi anlamda sorun yaşadığını anımsatan Ayşin, ikili eğitimde öğrencilerin 6 saat ders işlenmesi gerekirken, 5 saat dahi ders işlenemediğini söyledi.
Ayşin, "Aynı zamanda öğretmenlerimizde saat 06.00’da kalkıp okul hazırlığı yapıyor. Öğrencilerde 06.00’da kalkması lazım ki okula yetişsin. Bu nedenle çoğu zaman öğrencilerimiz kahvaltısız okula gitmek zorunda kalıyor. Öğrenci okula geldiği zaman o derste uykusuzluktan dolayı sağlıklı bir şekilde ilk dersi işleyemiyor. Öğleden sonraki öğrencilerimiz ise kısa gün uygulamasında akşam ezanının okunduğu saat 18.00’a kadar okulda kalacaklar. Bu da dolayısıyla yatsı namazına denk gelecek ve bu konuda velilerimiz adeta çocuklarını almak için seferber oldukları görülüyor. Kışın velileri dışarıda tutamıyorsunuz. İster istemez veliler okula giriyorlar bu da derslerin aksamasına neden olur. Bu anlamda öğrenciler de akşam eve dönme telaşındadır. Dolayısıyla mevcut uygulamada günde 5 ders işlendiğini söyleyemeyiz." diye konuştu.
"Van’da ilk ve ortaokul öğrencileri aynı binayı paylaşıyor"
Van’da dönüşüm sürecinin dahi gerçekleştirilmediğini belirten Ayşin, 2019’a kadar tekli eğitime geçişinin mümkün olamayacağına dikkat çekti.
Ayşin, "İlimiz halen okul dönüşümlerini gerçekleştirmedi. Halen de çoğu okullarımızda ilk ve ortaokul öğrencileri aynı binayı paylaşıyorlar. Bu da ciddi anlamda bir sıkıntının oluşacağını gösteriyor. Mevcut binalarımız yeteri kadar olmuş olsaydı bugün ikili eğitimden, daha önce okul dönüşümleri olması gerekiyordu. Şu anda çoğu okullarımızda ilk ve ortaokul aynı binayı paylaşıyor. Bu durumda normal eğitime ne kadar sürede geçebilecekleri hesabını yaptığınız zaman, ciddi anlamda bir sıkıntı olur. Ancak bu şartlarla Van’ın 2019’a kadar normal eğitime yetişebileceğini sanmıyorum." şeklinde konuştu.
"Van’da derslik sorunu var"
Kentte fiziki anlamda derslik sorunu olduğunu ifade eden Ayşin, "Dersliklerimiz eksik. Fiziki anlamda ciddi sorunlarımız vardır. Merkezi okullar da bile çoğu zaman okullarımızın ciddi anlamda fiziki eksiklerinin var olduğunu görüyoruz. Kaldı ki köylerde ciddi anlamda derslik ve fiziki anlamda sıkıntının var olduğunu çok iyi biliyoruz." diye belirtti.
"Tekli eğitime geçiş son derece isabetlidir"
İkili eğitimden tekli eğitime geçişinde Van’da başarı oranın da artacağının altını çizen Ayşin, "En azında öğrenci saat 06.00’da değil de 08.00’de uyandığı zaman rahat bir şekilde hazırlığını yapar, kahvaltısını yapar ve ondan sonra okula gider. 06.00’da kalkıp 06.45’te derse giren bir öğrenci o arada kahvaltıda yapamıyor ve okula kahvaltısız gidiyor. Burada da sağlıksız bir beslenme söz konusudur. Bunun için tekli eğitime geçiş son derece isabetlidir. Şu an ilimizin başarı oranı 74-75’lerde seyrediyor. Eğer bu normal eğitime geçerse ben inanıyorum ki ilimiz ciddi anlamda burada başarı katledeceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.
"Karma eğitim son bulmalı"
Konuşmasında karma eğitimin zararlarından bahseden Ayşin, "Bugün Avrupa’nın birçok ülkesinde de karma eğitimin olumsuzlukları üzerinde bir takım öngörüler vardır. Hatta karma eğitimin olumsuz yönde başarının düşürdüğünü duymaktayız. Türkiye’de de özellikle liselerimizde karma eğitimin bir an önce kızlarımızın ve erkeklerimizin ayrı okullarda olmasından yanayız. Burada bir an önce okulların ayrıştırması konusunda karma eğitimin bir an önce son bulmasından yanayım." dedi.
"Dil eğitimin altyapısının oluşturulması lazım"
Dil eğitimi noktasında ilk etapta bir altyapının oluşturulması gerektiğini aktaran Ayşin, "Dil eğitimine biz her zaman olumlu yaklaşıyoruz, ama önce bunun bir altyapısını oluşturmak lazımdır. Dil eğitimi diyoruz; ama altyapı oluşmadan bundan söz etmek çok da doğru değildir. Dil eğitimine nereden başlamak lazım? Hangi yaş grubundan itibaren başlanmalıdır? Önce bunun bir altyapısını yapmak lazımdır. Zaten yeteri kadar öğretmen donanımı da yoktur. Bu konu da bir an önce bir altyapının oluşturulmasından yanayız." diye konuştu.
"Sapla saman birbirinden ayrılmalı"
Örgütle bağlantısı olduğu gerekçesiyle görevden alınan öğretmenlerin soruşturmalarının hızlandırılması gerektiğini ve bu durumda örgütle bağlantısı olmayan öğretmenlerin göreve bir an önce alınmasını isteyen Ayşin, "Görevden alınma sürecinde öğretmenlerimizde sapla samanı birbirinden ayırmak lazım. Göreve dönecek olan öğretmenlerin bir an önce göreve başlamasını temenni ediyorum. Soruşturmaların da bir an önce hızlandırılmasını, örgütle bağlantısı olan öğretmenlerin açığa alınacakların bir an önce alınmasını ama bunun öncesinde suçsuz öğretmenlerin de okullarına dönmelerinde yarar vardır." şeklinde konuştu.
İLKHA