Alışverişlerde esas alınması gereken en önemli konunun dürüstlük ve İslam ahlakı olduğunun altını çizen Araştırmacı-Yazar Ömer Çelik, özellikle tüccarların İslami ahlakı ve Şer’i ölçülere göre hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
İslâm’ın, insanın hem Rabbi ile hem nefsiyle ve hem de diğer insanlarla olan ilişkilerini düzenlediğini belirten Çelik, İslâm’ın insanların dünya ve ahiret ile ilgili meselelerini ele alarak çözüme kavuşturduğunu belirtti.
Bir toplumun hassasiyetinin ne olduğunu öğrenmek için tüccarları ile alışveriş yapmak gerektiğini ifade eden Çelik, özellikle yapılan alışverişlerde İslami prensiplerin dikkate alınması halinde büyük faydaların sağlanacağını ve büyük zararların önleneceğini de sözlerine ekledi.
“Sözü ve muamelesi doğru tüccar, kıyamet gününde arşın gölgesi altındadır”
Ticaretin İslami ahlak üzerine bina edilmesi gerektiğinin altını çizen Çelik, “Peygamber efendimizin ‘Sözü ve muamelesi doğru tüccar, kıyamet gününde arşın gölgesi altındadır’ sözünü unutmamalıyız. Zira toplumda ciddi anlamda etki bırakan ve söz sahibi olan sınıflardan biri de tüccarlardır. Eğer bir toplumun tüccarları İslam ahlakı ve ahkâmına göre davranıyor ve şer’i ölçüleri esas alıyorsa demek ki İslam o topluma hâkim olmuştur.” dedi.
Sağlam olmayan bir malın sağlam olduğunu göstererek satmanın İslam’a aykırı olduğunu ifade eden Çelik, en doğru davranışın malı satarken kalitesinin açık bir şekilde ortaya konulması olduğunu dile getirdi.
Elde edilen kazanca az da olsa kanaat getirmenin güzel ahlaktan kaynaklandığını belirten Çelik, “Allah Resulünün buyurduğu gibi; öyle bir zaman gelecek ki insanlar kazandığının helal mi yoksa haram mı olduğunu bilmeyecek. Hâlbuki bizler helal yemekle, helal yaşamakla, helal konuşmakla emrolunduk. Kendine dava adamı diyen her Müslüman tüccar, alışverişinde İslam’ı esas almalıdır.” diye konuştu.
‘Dürüst alışveriş ibadetin bir şekli sayılır’
İbadetlerin namazdan, oruçtan veya hacdan ibaret olmadığını dile getiren Çelik, Allah’ın hoşnut ve razı olduğu bütün söz, fiil ve davranışların ibadet kapsamına girdiğini söyledi.
Çelik, “Dürüst alışverişte ibadetin bir şekli sayılır. Uzak Doğu ve Asya’nın fetihlerle değil, sadık ve dürüst tüccarların gitmesi ile fethedildiği söylenir. Hz. Muhammed’in ‘Allah’a iman et ve dosdoğru ol’ prensibi doğrultusunda malı satarken dosdoğru olursak, teraziye dikkat edersek ve ticaretimize yalan karıştırmazsak o zaman İslam’ı insanlara anlatmaya belki gerek kalmayacak. Çünkü Bizler doğruluğu ticari hayatımızda tatbik edersek, İslam’ı yaşantımız örnek olacak ve belki birilerinin hidayete gelmelerine vesile olacaktır. Ancak, insanlara tebliğ edip de ticaretimizde dürüst olmazsak, emeklerimiz de fayda vermeyecektir.” şeklinde konuştu. (M. Sıddık Bilge/Emrah Deniz – İLKHA)