ÖNDER Gaziantep Şube Başkanı Dr. Yemliha Aksoy, öğrencilerin din, ahlak ve değerler dünyasından kopmaması için Kur'an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler gibi derslerin zorunlu olması gerektiğine dikkat çekti.
Okullarda seçmeli ders olarak okutulan Kur'an-ı Kerim, Hz. Muhammed'in hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerinin tercih süresi 19 Şubat Salı günü sona eriyor. Söz konusu seçmeli derslerin zorunlu olması çağrısında bulunan STK temsilcileri ve eğitimciler, seçmeli derslere yoğun bir talep olduğunu ve bu talebin dikkate alınması gerektiğini belirttiler.
Ortaöğretim ve liselerde eğitim gören öğrencilerin, söz konusu seçmeli dersleri seçmeleri çağrısında bulunan ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Gaziantep Şube Başkanı Dr. Yemliha Aksoy, toplumun manevi dinamiklerini oluşturacak bu derslerin zorunlu olması gerektiğini söyledi.
"Geleceğimizin inşası gençliğimizin ihyasıyla mümkündür"
Seçmeli dersler konusunun düşünüldüğünden çok daha önemli bir konu olduğunu dile getiren Aksoy, "Çünkü biliyorsunuz ki sağlıklı toplumun oluşturulması, sağlıklı bireylerden geçmektedir. Geleceğimizin inşası, gençliğimizin ihyasıyla mümkündür. Bunun mümkün olabilmesi için de Peygamber Efendimizin hayat tarzının gençliğimize, onların kabul edeceği bir şekilde cazip bir üslupla verilmesini gerektirmektedir. Aslında yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede, o ülkenin insanlarının ve toplumunun değerlerini canlı tutmak için güncel hale getirmeksizin ayakta tutmak, dinamiklerini canlı kılmak mümkün değildir. Bir toplumun geleceğini eğer gençler temsil ediyorlarsa ki öyledir, o zaman o gençliğin aynı zamanda toplumun değerleriyle barışık içerisinde olmasını sağlamak gerekiyor. Aksi takdirde içinden çıktığı toplumdan çok daha farklı mecralara sürüklenen, o toplumun değerlerine yabancılaşan bir gençlikle karşı karşıya kalmış olacağız. Bu da o ülkede kısa süre içerisinde o medeniyetin sonunun geldiği anlamına da gelir." dedi.
"Toplumun manevi dinamiklerini oluşturacak bu dersler zorunlu olmalıdır"
"Biz, seçmeli ders olarak gündeme gelen Kur'an-ı Kerim, Peygamber Efendimizin hayatı, Temel Dini Bilgiler derslerinin bu şekilde toplumumuzun, ailelerimizin gündemine getirilmesini çok önemsiyoruz." diyen Aksoy, "Bu hususta iktidara ve Milli Eğitim Bakanlığına müteşekkir olduğumuzu söylemek istiyorum. Ancak gönül isterdi ki yine yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede o toplumun manevi dinamiklerini oluşturacak olan bu derslerin zorunlu olmasıdır. Ancak içerisinde bulunduğumuz şartlarda biz bunu da önemsiyoruz. Çünkü en azından bu derslerin seçmeli olmasını önemsiyoruz. Şimdi tabi burada ailelerimize çok büyük görev düşüyor. Çocuklarımız belki bunun önemini anlayamayabilirler. Biliyorsunuz kimlik ve kişilik gelişimi orta, ilkokul ve orta öğrenim sürecinde oluşmaktadır. Siz eğer ki bu dönemde çocuklarınıza ülkeniz ile ilgili milletiniz, memleketiniz ve medeniyetiniz ile ilgili bir gelecek tasavvuru veremezseniz ve yine bir ideal kazandıramazsanız üniversiteye gittikten sonra bu değerleri çocuğa kazandırmak çok zor olacaktır. Bu nedenle özellikle de ortaöğrenim de bu dersleri, ailelerimizin, çocuklarına seçmeli ders olarak seçtirmeleri çok önemlidir. Bu hususta bütün vatandaşlarımızı kendi değerlerini yaşatmak adına, bu değerlerle çocuklarımızın hemhal olması adına seçmeli dersleri çocuklarına seçtirmelerini ve bu hususta hassasiyet göstermelerini öneriyoruz." ifadelerini kullandı.
"Kur'an-ı Kerim'in misyonunu çocuklarımıza kazandırmak durumundayız"
Aksoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz ÖNDER İmam Hatipliler Derneği olarak bu hususları kamuoyu ile paylaşıyoruz ama tabi ki bizim ülkemizin okulları sadece imam hatip okullarından ibaret değildir. En az imam hatip okullarının 8-10 katı kadar diğer okullarda çocuklarımız eğitim görüyorlar. Biz bu okullarımızdaki çocuklarımızın da bu seçmeli dersleri hayati bir mesele olarak özellikle ailelerine bekliyoruz. Eğer biz bir medeniyet tasavvuru, toplumsal bir proje ortaya koyacaksak bin yıllık medeniyetin bir uzantısı olduğunu iddia ettiğimiz bir medeniyet projesini ortaya koyacaksak o halde biz, bu kurmuş olduğumuz medeniyetin ana temel dinamikleri olan Peygamber Efendimizin hayatını ve bizim hayat kılavuzumuz olarak gördüğümüz Kur'an-ı Kerim'in misyonunu ve insanlığa vaat ettiği bir takım değerleri kendi çocuklarımıza kazandırmak durumundayız. Aksi takdirde bu medeniyet projesi iddiamız boş laftan ve afaki bir iddiadan ibaret olur. Bu nedenle Kur'an-ı Kerim'in anlaşılmasını, Efendimizin hayatından düstur haline getirilmesini, rol model olarak alınmasını, bu medeniyet projesinin gerçekleştirilmesi hususunda çok önemli olduğunu ve olmazsa olmaz kriterler olduğunu görüyoruz. Milletimizin bu hususta çok daha itinalı davranması ve hassasiyet göstermesi gerektiğini belirtmek istiyorum."
"Bir milletin dinamikleri seçmeli derslerin inisiyatifine bırakılmamalı"
Bir milletin manevi dinamiklerinin seçmeli derslerin inisiyatifine bırakılmaması gerektiğini vurgulayan Aksoy, son olarak şunları kaydetti:
"Siz ülkemizin, milletimizin geleceğini seçmeli dersleri seçme inisiyatifine bırakırsanız aslında kendi geleceğinizi bir anlamda ihtimaller üzerine bina etmiş gibi oluyorsunuz. Bu olabilecek en büyük tehlikedir. Biz istiyoruz ki bundan sonraki adımda da özellikle ilkokulda, ortaokulda ve lisede seçmeli ders olarak bizlere verilmiş olan Kur'an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerinin zorunlu hale getirilmesidir. Çocuklarımıza bunu diğer zorunlu dersler gibi bu derslerin de zorunlu hale getirilmesinin bundan sonraki aşamada çok daha önemli olacağını düşünüyoruz. Bunun yapılması gerektiği kanaatindeyiz." şeklinde konuştu.
İLKHA