ADANA- Danıştay 8. Dairesi'nin Türkiye Barolar Birliği meslek kurallarında yer alan avukatların başları açık görev yapacaklarına dair düzenlemenin yürütmesini durdurma kararının ardından kimi barolar kararı desteklerken kimi barolar ise aleyhinde açıklamalarda bulundu.
Tüm baroların; Danıştay'ın başörtülü avukatlar lehine verdiği kararına uyması gerektiğini altını çizen sendika ve sivil toplum kuruluş yetkilileri ise hiçbir yasal dayanağı olmadan uygulanan başörtüsü yasağını savunan baroları, 28 Şubat sürecinin kalıntı zihniyeti olarak nitelediler.
Danıştay 8. Dairesinin vermiş olduğu kararı İlke Haber Ajansı'na değerlendiren STK yetkilileri şu şekilde açıklamalarda bulundular:
Anayasa'da örtünme yasağının hiçbir temeli yoktur
İnsani Hürriyetler ve İnanç Platformu Hukuksal danışmanı Avukat Halis Yetkiner, "Danıştay 8. Dairesi'nin almış olduğu karar; bu ülkede müspet, barışı hedefleyen ve 28 Şubat zihniyetine cevap niteliğinde bir karardır. Aslında olması gereken buydu. Yıllardan beri hiçbir yasal temeli olmadan yani bir takım çevrelerin dediği; 'Efendim! Anayasalar, yasalar, şunlar, bunlar' gibi bahanelerle bu yasak uygulandı. Oysa Anayasa'da örtünme yasağının hiçbir hukuki temeli yoktur. Tam aksine Anayasa, vatandaşların eşit olduğunu ifade eder. Bir vatandaş eğer istediği gibi giyinme hakkına sahipse, diğer vatandaş da istediği gibi giyinme hakkına sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasa'sı, bir kısım vatandaşlara; 'siz istediğiniz gibi etek, tayyör giyebilir, başınız açık gezebilirsiniz' diğerlerine de 'siz bunu yapamazsınız, siz örtünemezsiniz!' diyemez. Dolayısıyla Anayasa'yı temel gösterenlerin bu argümanı yanlıştır.
Bundan sonrada temennimiz, aynı yöndeki kararların devamıyla birlikte; defakto uygulanmış, yani hiçbir yasal temele dayanmadan, Anayasal temeli olmadan, sadece genelgelerle, yönetmeliklerle uygulanmaya sokulmuş, zoraki uygulanmış bir zulmün, bir haksızlığın; yine aynı şekilde yasal temel oluşturularak ortadan kaldırılmasıdır" dedi.
Başörtülü avukatlar mesleklerini ifa edemiyor
Uygulanan yasak sonucu Adana'da da başörtülü avukatların sıkıntı çektiğine vurgu yapan Yetkiner; "Başörtü yasağı noktasında Adana ilimizde de dini inancı doğrultusunda örtünen birçok avukat meslektaşımı biliyorum ki, ya duruşmalara girerken başlarını açmak zorunda kaldılar yada mesleklerini ifa etmediler. Bu avukatlardan bazıları bürolarında oturdular. Sadece icra kalemlerinde, Adliye koridorlarında göründüler ama duruşmalara giremediler, keşiflere gidemediler, müvekkillerini ceza davalarında savunamadılar, mesleklerini ifa edemediler. Geçenlerde bir meslektaşımızın başörtüsüyle duruşma salonuna girdiği gibi inşallah Adana'da da hakimlerimizin bu konuda duyarlılık göstereceğine, Adana Baromuzun da bu konuda duyarlılık göstereceğine ve mensuplarının inançlarından kaynaklanan meşru haklarını savunacağına inanıyoruz"dedi.
Bu yasak, darbe sonrasında hiçbir yasal dayanağı olmadan uygulana geldi
Memur Sen Adana İl Başkanı Muhammet Erdoğan: "Danıştay 8. Dairesi'nin Türkiye Barolar Birliği meslek kurallarında yer alan avukatların başları açık görev yapacaklarına dair düzenlemenin yürütmesini durdurma kararını olumlu olarak buluyoruz. Memur Sen olarak başörtüsüne özgürlük için 10 milyon imza kampanyamız da bu karara denk gelmiş oldu. Toplayacağımız bu imzaları Başbakanlığa sunarak başörtüsüne yasak getiren tüm yönetmeliklerin iptalini talep edeceğiz. Bu sorunun siyasi irade tarafından çözüleceğine inanıyoruz. Bu yasak, darbe sonrasında hiçbir yasal dayanağı olmadan uygulana geldi. Anayasa'daki din ve vicdan hürriyeti çerçevesinde başörtüsünün kamuda da serbest olmasını ve yeni anayasayla bu özgürlüğün güvence altına alınması gerektiğini düşünüyoruz"dedi.
TESSEP: Başörtüsüne özgürlük talebimizi yineliyor ve atılacak tüm adımları destekliyoruz
Tesettür Seferberliği Platformu (TESSEP) Adana Temsilcisi Hüseyin Bozkurt: "Danıştay'ın avukatların duruşmalara başörtüsüyle girebilmesinin önünü açan kararını müspet buluyoruz. Yeni Anayasa sürecinin yaşandığı şu günlerde hak ve özgürlüklerin daha da genişletilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ancak bu karara rağmen bazı Baroların uygulamada haksız ve hukuksuz bir pratik sergileyerek, başörtülü avukatların duruşma salonlarına giremeyecekleri yönündeki açıklamalarını, 28 Şubat zihniyetinin kalıntıları olarak görüyoruz. Tüm Baroların Danıştay'ın başörtülü avukatlar lehine verdiği kararına uyması gerektiğini düşünüyoruz. TESSEP olarak hayatın her alanında ve bilhassa kamuda başörtüsüne özgürlük talebimizi yineliyor ve atılacak tüm adımları destekliyoruz" şeklinde konuştu. (Ayhan Kaya-İLKHA)