Editörün Notu: Müslüman bir ülkenin(!) askerlerinin hristiyan batılı bir devletin askerleriyle Müslüman bir halka karşı savaşması ilginç değil mi? Üstelik bunu haber yapan gazetenin zevkten dört köşe olmuşcasına vermesi tam bir küstahlık örneğidir!
Ayrıca İslamcı geçmişi olanların iktidarda olduğu bir dönemde bunun olması da ayrı garabet! Ali Şeriati'nin "dine karşı din" diye bir kitabı var. Tam da bu dönem de bu kitabın okunması gerektiğini düşünüyorum. Öyleya birileri dini kullanarak iktidara gelip, bu güçlerini İslam'a ve Müslümanlara karşı kullanıyorsa, üstelik bu Müslümanlar ülkelerini empryalistlere ve onların uşaklarına karşı koruyorlarsa, bunun adı "dini dine karşı kullanıyor" demek değil mi sizce? Aşağıdaki haberi bir de böyle bir gözle okuyun diyoruz.
Afganistan’daki Taliban’ın “bahar taarruzu” başladı. Başkent Kabil başta olmak üzere birçok kentte eşzamanlı saldırılar düzenlendi. AP ve BBC, Kabil yakınlarındaki bir üsse düzenlenen havan toplu saldırının ardından Türk ve Yunan askerinin Taliban’a ağır silahlarla karşılık verdiğini bildirdi.NATO’nun Uluslararası Güvenlik Yardım Kuvveti (ISAF) tarafından korunan Afganistan dün, 2001 yılından bu yana Taliban’ın en büyük eşzamanlı saldırılarına hedef oldu. Yalnızca başkent Kabil’de yedi noktada patlamalar yaşanırken, ana hedef Batı diplomatik misyonlarının yanısıra, NATO üsleri ve parlamentoydu. Taliban sözcüsü Zebidullah Mücahid, “Bu saldırılar bir bahar taarruzunun yalnızca başlangıcıdır. Bunları aylardır planlıyorduk” diye konuştu.
Onlarca Taliban militanının rol oynadığı saldırılardan sonra ölü ya da yaralı sayısı açıklanmadı. Ancak Kabil’de en az beş kişinin yaralandığı, iki Taliban militanının öldüğü ifade ediliyor. ABD, “Afgan ordusunun başarılı performansı ilerleme işareti” yorumunu yaptı. İlk olarak roket güdümlü bir el bombası, İngiliz diplomatlarının kaldığı Kabil merkezindeki bir evin dışına düştü. Diplomatlar hemen sığınaklara indi. İngiliz Büyükelçiliği’ne de iki ayrı roket saldırısı gerçekleştirildi. Almanya Büyükelçiliği’nin yakınında bulunan bir süpermarkete üç roket isabet etti. Ayrıca ABD, Almanya ve Rusya Büyükelçiliklerinin yakınlarında çatışmalar oldu.
Milletvekilleri çatışmada
Afganistan Parlamentosu da saldırılardan nasibini aldı. Meclis binasına komşu diğer binaların çatılarından, meclise roketler fırlatıldı. Saldırı nedeniyle savunmaya geçen bazı milletvekilleri, silahlarını çıkartıp saldırganlara bizzat ateş etti. Muhammed Naim Lalay adlı vekil kalaşnikofuyla 400-500 mermi attığını söyledi.
Cumhurbaşkanlığı sarayı ve İran Büyükelçiliği’nin yakınındaki Star Hotel de saldırılara hedef oldu. Otelin birçok penceresinin patladığı saldırı nedeniyle binanın içinden dumanlar yükseldi. Türk Büyükelçiliği de bu alana yakın bir yerde bulunuyor. Celalabad, Nangarhar, Patkiya ve Logar da saldırıdan nasibini alan bölgeler.
Ağır makineliyle püskürttüler
Kabil’in 10 kilometre dışındaki ISAF üssü Camp Warehouse’a (Depo Üssü) düzenlenen saldırıya, Türk ve Yunan askerleri beraberce, ağır makineli tüfeklerle karşılık verdi. İki ülke askerlerinin ikmal üssündeki görevlerine dair açıklama yapılmadı. AP, “Afganistan’daki Türk-Yunan üssü hedef oldu” ifadesini kullansa da, Dışişleri Bakanlığı, ne herhangi bir Türk askeri üssünün, ne de Büyükelçiliğin saldırıya uğradığını bildirdi. BBC, “NATO üssüne yönelik saldırıyı Türk ve Yunan askerlerinin püskürttüğünü” yazdı. İki ülkenin Afganistan’daki askerleri muharebelere gitmiyor. (Hürriyet)