Parti çalışmaları kapsamında geldiği Gaziantep’te partisinin İl Başkanlığı tarafından düzenlenen basın toplantısına katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bir otelde düzenlenen istişare toplantısına, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AK Parti Gaziantep milletvekilleri ve AK Parti İl Başkanı Eyüp Özkeçeci ile partililer katıldı.
Yerel yönetimlerde elde ettikleri başarı çıtasını daha yukarıya taşımak ve halkın sorunlarını ise çözmek istediklerini belirten Ünal, 1994 yılında Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmasıyla Türkiye genelinde bazı şeylerin hızla değişmeye başladığını söyledi.
Türkiye'nin her geçen gün güçlendiğini belirten Ünal, geçen sene ağustos ayında İngiltere merkezli bir kur atağı başlatıldığını, bu sayede Türkiye'nin ekonomik çatısının çökertilmek istendiğini belirtti.
“Seçimlerden sonra dolar 5'in de altına düşecek”
İngiltere merkezli operasyon ile amacın doları 10 liraya kadar çıkarıp, Türkiye ekonomisinin çatısını çökertmek olduğunu ancak bunun yapılan müdahaleler ile engellendiğini vurgulayan Ünal, “Bu operasyonlar nasıl yapılıyor? Bildiğiniz gibi bazı tahvillerde zararına satış yaparak çıkıyor ve sonra o zararına yaptığı satış bazı ülkeler tarafından finanse ediliyor. Yani operasyon finanse ediliyor ve nihayetinde bazı ülkelere ekonomi üzerinden, bazı ülkelere doğrudan müdahale ile. Bu noktada bir şeyi unutmayalım; dünyada Mısır, Venezuela, Irak, Tunus ve Ukrayna birçok ülkede kullandıkları bu yöntemle sonuç aldılar. Ama bu yöntemlerin hepsini Türkiye'de kullandılar, sonuç alamadılar. Yani bizim nasıl dirençli olduğumuzu göstermesi anlamında bu önemli. Her bir ülkede bir yöntemi kullandılar ve sonuç aldılar, bu ülkelerin tümünde kullandıkları yöntemleri Türkiye'de denediler sonuç alamadılar. İşte 13 Ağustos günü yapılan kur atağı, ekonomik saldırı bunlardan bir tanesi. O gece ne oldu? İki şeyi gördük Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ne kadar doğru bir karar, onu gördük. Çünkü hızlı karar verilmesi ve esnek ve müdahaledeki hız, ekonominin tek çatı altında toplanması doları 7,40'dan gece 2 itibariyle durdurduk 5,20'lere kadar çektik ve şimdi analizlerde gözüken o ki seçimlerden sonra dolar 5'in de altına düşecek.” dedi.
“FETÖ'cülerin ağzıyla konuşanlar ‘Millet İttifakı’ ismini hak etmiyor”
CHP ve İYİ Parti'nin milletin yanında durmayarak “Millet ittifakı” ismini hak etmediğini belirten Ünal, “Biz sorunları büyütemeyiz, bizim çözümleri büyütmemiz gerekir. Biz neden CHP'ye kızıyoruz? Neden CHP ve İYİ Parti'ye 'siz Millet İttifakı adını hak etmiyorsunuz' diyoruz? Çünkü mesele memleket meselesi olduğunda milletin yanında durmuyorlar. 15 Temmuz'u yurt dışında 2 yıldan bu yana FETÖ ağzıyla anlatan, 'kontrollü darbe' diyen, 'tiyatro' diyen, milletin varoluş, yok oluş mücadelesi verdiği o geceyi uluslararası alanda, FETÖ'cülerin ağzıyla anlatan bir siyasi anlayış, ‘Millet İttifakı’ ismini hak etmiyor. En ufak bir sorun olduğunda o sorunu büyüten, o sorundan beslenen, o sorunu istismar eden, Türkiye'nin çözüm kapasitesine inanmayan, Türkiye'nin gelişim yeteneğine inanmayan, şehirlerimizin rekabet anlayışına inanmayan CHP belediyelerinde hala 1994'ten bugüne değişen bir şey yok. Zaten, CHP ile ilgili çok konuşmaya da gerek yok. Kendi iç krizlerini yönetemeyenlerin, Türkiye'yi yönetmesini bekleyemeyiz.” ifadelerini kullandı.
“HDP'nin siyaset yaptığını söyleyemeyiz”
HDP’ye yönelik de eleştirilerde bulunan Ünal, “HDP'nin siyaset yaptığını söyleyemeyiz. Çünkü siyaset irade işidir. Vesayetin olduğu yerde siyaset yoktur. HDP siyasetinin Kandil'in, PKK'nın, terör örgütünün vesayeti altında olduğunu 11 yaşındaki çocuk da biliyor. Burada baktığınızda, mesele siyasi bir mesele olmaktan Türkiye için çıkmış, bir memleket meselesine dönüşmüştür. O yüzden Cumhur ittifakı beka meselesinin altını önemle çiziyor.” şeklinde konuştu.
“Türkiye'nin çözülmeyecek hiçbir sorunu yok”
Türkiye'nin çözülmeyecek hiçbir sorununun olmadığını belirten Ünal, “Geriye dönüp hangi sorunları çözdüğümüzü gördüğümüzde önümüzdeki sorunlar sorun bile değil. Neden? Çünkü hükümet sistemi değişmiş, hantal yapı değişmiş, millet iradesi egemen kılınmış, siyasetin üzerindeki vesayet kaldırılmış, devlete sızmış yapılar temizlenmiş. Türkiye'nin önünde bundan sonra çözülmeyecek hiçbir sorunu yok. Türkiye'nin gerçek anlamda bir muhalefet sorunu var. Demokrasimizin güçlü olması için sağlıklı bir muhalefetin olması gerekiyor. Sorunlardan beslenmeyen, çözüm önerisi getirebilen, alternatif olabilen bir muhalefet olması gerekiyor. Ama bugünkü muhalefete baktığımızda maalesef buna muhalefet demek bile doğru değil. 31 Mart'tan sonra zaten bu muhalefet artık 9'uncu yenilgisini almış olarak kendi içerisindeki krizleri pek çözemeyeceği için öyle gözüküyor ki yeniden muhalefet alanında bir siyasi değişim gözüküyor. Çünkü muhalefetin demokrasilerde mutlaka kendisine gelmesi ve alternatife dönüşmesi gerekiyor.” diye konuştu.
İLKHA