Bismihi Teâla
Kudüs;
Mukaddes Şehir! Bağrında Mescid-i Aksa'yı barındıran, Mazlum Filistin'inin mahzun kalbi…
Pek çok Allah elçisinin talimgâhı, ilim membaı aziz şehir…
Son peygamber Resul-i Ekrem Efendimiz'in semalar ötesine ve arşı alaya tekâmül ettiği belde…
Her karış toprağında, nice peygamberin hatırasını ve izlerini taşıyan kutsal belde...
Bu gün 21. asrın Müslümanları olan bizler, suçluyuz evet çoğumuz suçluyuz… Koskoca İslam ümmeti dağınık, perişan ve başsız!!!
Emperyal ve Siyonist güçler efendilerimiz(!) olmuş adeta…
Dünyevi tutkular zikrimiz, zalimlere karşı el pençe duruş ibadetimiz olmuş. Akıl, şuur, ilim ve basiretten yoksun olmuş ahvalimiz…
Güç ve cehdimizi asıl İslam düşmanlarına karşı tüketmemiz gerekirken; düşmüşüz birbirimize insafsızca ve arsızca…
Ey Müslüman! Müslümanlar..!
İshak ,Yusuf, Musa ve daha nice peygamberin aleyhimüsselam medfun olduğu bu kutsal topraklar, topyekûn Siyonistlerce işgal edilse ve İslam medeniyetinin şiarları tek tek kirletilse, her karış toprak ve içinde yatan elçilerin mübarek ruhları dile gelse, Rabbi Zülcelâl'e şikayetlerini arz etse cevabımız ne olur?!
Sapanıyla devrin Zalim sultası Calut'u etkisiz hale getiren, kutsal toprakları aslına kavuşturan, kiri, pisi defeden Davut(as) Ruz-i mahşerde bizden davacı olsa halimiz nice olur?
Tüm ihtişamıyla mabedi inşa eden devrin azametli idarecisi, elçisi Süleyman peygamberin asırlardan bu yana süregelen bir nişanesidir Mescid-i Aksa ve çevresi. Lanetlenmiş kavmin egemenliğine girerse Süleyman Mabedi!.. Yerin altı yerin üstünden daha iyi değil mi bizler için?
Ya bu kutsal mekânlarda, durmadan Allah'ın kelamını sapkın milletlerine tebliği eden şehit peygamberlerden Hz. Zekeriyya ve Hz. Yahya'nın; testereyle doğranmış, başları gövdelerinden ayrılmış bedenleri dile gelse; zillet altındaki suretlere ne diyecek acaba?
Semaya çıkartılmış İsa(as) ,Sidretül Münteha'ya çıkartılmış son elçi Resul-i Ekrem(sav) ve Kur'an-ı Mübin'in şu kelamı:
"Kulunu, kendisine birtakım ayetlerimizi göstermek için bir gece Mescid-i Haram'dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa'ya yürütenin şanı pek yücedir. Şüphesiz o duyandır, görendir." Tüm bunlar dile gelse vallahi halimiz yamandır!...
Zira Kudüs, son Elçinin, tüm Allah elçilerine namaz kıldırdığı kutsal mekândır. Soruyorum işte; acaba biz ümmet olarak Kudüs'ün, Mescid-i Aksa'nın kıymetini, tılsımını; ne kadar devasa bir zenginliği bünyesinde barındırdığını mel'un kavim kadar biliyor muyuz?
Resullerden sonra her dönem Kudüs, Mescid-i Aksa'nın fatihleri olmuştur. Hz. Ömer ve Selahattin-i Eyyubi bunların önde gelenleridir.
Özellikle 1967'den bu yana işgalci israil terör rejiminin tehdidiyle karşı karşıyadır mazlum Filistin, Kudüs, Mescid-i Aksa… Tüm yoksulluğuna rağmen bu teröristlere karşı koyan Filistinli Müslümanlar, intifadalar ve biricik umudumuz HAMAS'ın izzetli mücahitleri.
Allah'ın(CC) mabetleri sahipsiz değildir şüphesiz. Fakat imtihan dünyasında Rabbimiz kullarını sınamaktadır. Her dönem ümmetin sınandığı unsurlardan biri de belki de Kudüs. Günümüz Müslümanlarının da en büyük imtihanlarından biri de bu değil midir?
Onun için Kudüs sadece Filistinli Müslümanları ilgilendirir deme lüksümüz olabilir mi?
İslam düşmanları korkaktırlar, aç ve işgalcidirler. Bu gün fütursuzca hareket ediyorlarsa şundan da emin olalım ki bunda ümmetin payı çok büyüktür. Dağınıklığımız, parçalanmışlığımız, tali meselelerle boğuşmamız onları cesaretlendirmiyor mu?
Umut ediyoruz ki bu musibetler ümmeti kendine getirir, silkeler, yeni Selâhaddinleri doğurur… Rabbimiz İslam şehitlerinin hatırına Filistinli Müslümanlara zaferler ihsan etsin.
Kalın sağlıcakla…
(Aslında bu hafta kadın ve aile dergisi Nisa nur dergimizin basım yayına girişinin 7.sene-i devriyesi ile ilgili âcizane birkaç kelam yazmayı murat etmiştik fakat gündem Qudsa Piroz olunca bu yazımızı tehir etmek durumunda kaldık.)