Ümmetin olduğumuz izzet yeter!

Mehmet GÖKTAŞ

Ey Allah'ın Rasûlü!

Senden yüzyıllar sonra gelenleriz,

Senin müminleriniz, senin kardeşleriniz!

Sana yüreğimizin derinliklerinden iman ediyoruz,

Sen Allah'ın seçtiğisin!

Sen Allah'ın kendisine vahyettiğisin!

Sen Allah'ın Kur'an verdiğisin!

Eğer sen söylemişsen, doğru söylemişsindir!

Sana güveniyor, sana iman ediyoruz!

Sana teslim oluyoruz, sana tabi oluyoruz,

Sana katılıyoruz, seninle beraberiz ey Allah'ın Rasûlü!

Senin ümmetindeniz, Muhammed Ümmetiyiz!

‘Ümmetin olduğumuz izzet yeter,'

Bundan daha onurlu bir kimlik bilmiyoruz,

Bizim için yeryüzünde bundan daha büyük bir övünç

Daha büyük bir iftihar bilmiyoruz!

Bundan daha şerefli bir rütbe taşımıyoruz!

Hiçbir özelliğimizi, bunun önüne geçirmiyoruz!

Ey Allah'ın Rasûlü!

Senin elinden ve eteğinden tutunuyoruz,

Bunu en büyük kurtuluş biliyoruz.

Evs ve Hazrec gibi sana sarılıyoruz, sana iman ediyoruz!

Sen bizim aramızda bulunduğun müddetçe huzur içinde olacağımıza,

Yeryüzünde ancak seninle birlikte olduğumuzda saadet bulacağımıza, selamete ereceğimize inanıyoruz!

Seninle birlikte aziz olacağımıza, Allah korusun, senden ayrılırsak zelil olacağımıza inanıyoruz!

İnsanlık sahnesinde ancak seninle birlikte var olabileceğimize,

Seni terk ettiğimizde tarihten de, coğrafyadan da silinip gideceğimize inanıyoruz!!

Çünkü seninle birlikte olduğumuzda, Allah ile birlikte olduğumuza inanıyor!

Sensiz olunca, Allah'ın da bizi terk edeceğine,

Kendimizi bir ateş çukurunda bulacağımıza inanıyoruz!

Seni seviyoruz ey Allah'ın Rasûlü!

Etrafında pervaneler gibi dönen ensar ve muhacir gibi değil ama

Biz de seni seviyoruz ey Allah'ın sevdiği!

Feda edemesek de kendimizi, ana babamızı,

Bizim de sana sunacağımız bir sevgimiz var!

Senin için biz de bir şeylerimizi gözden çıkarabiliyoruz!

Seni sevmenin dünyevi bir getirisinin olmadığı bir günde,

Seni sevmenin bela olduğu bir günde,

Seni sevmenin bela olduğu bir yerde

Gerçekten, Allah için seni seviyoruz ey Sevgili!

Seni sevmenin en büyük suç sayıldığı nice zamanlarda,

Senin sevdanı gizli gizli evlerimizde yeşerttik ey Sevgili!

Karanlık gecelerde yavrularımızı adınla söylenen ninnilerle büyüttük ey Sevgili!

Senin sevginle dolduruverdik yuvalarımızı,

Senin sevginle ısındık soğuk günlerde!

Senin muhabbetini soluduk,

Seni kokladık yuvalarımızda!

Dipçiklerle dayatılan nice sevgileri reddettik, biz hep seni sevdik!

Hem de inadına seni sevdik ey Allah'ın sevdiği!

Nice zamanlar yavrularımızın kirletilen dillerini her akşam özenle temizledik ey Sevgili!

Dillerine bulaştırılan sarhoş isimleri,

Kalplerine sokuşturulan metal sevgileri, sentetik sevgileri usanmadan her gün temizledik ey Sevgili!

Biz hep seni yerleştirdik ey Allah'ın Rasûlü!

Hep seni sevsinler diye çırpındık durduk, bir de seni sevenleri sevsinler diye.

Bembeyaz yüreklerinde, pırıl pırıl beyinlerinde hep senin olmanı istedik,

Senin sevdanın olmasını istedik,

Senin ismin anılınca, yüzlerinin rengi değişiversin istedik,

Gözlerine ışık gelsin, dudakları bir şeyler kıpırdasın istedik ey Sevgili!

Yuvalarımızda tutuşturduğumuz Muhammedî sevdayı söndürmeden gürleştire gürleştire bugünlere getirdik!

Sonra bu sevdamızı evlerimizden okullara, meydanlara, kampüslere taşıyacağımız günü hasretle bekledik durduk ey Sevgili!

Hoş geldin ey Sevgili!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.