Uzun bir çalışmanın ardından üniversite sınavına katılım sağlandı. Sınavlardan alınan puanların neticesinde tercihler yapıldı, umutlar ekildi. Üniversiteye yerleşme sonuçları da açıklandı. Şimdi ise çabalarımızın meyvesini almanın vakti gelmiştir. Üniversite eğitim sürecinde kendinizi iyi bir şekilde ifade etmeli, girişimci ruhunuzu uyandırmalı ve mesleğinizde kendinizi iyi bir şekilde geliştirmelisiniz. Bundan dolayı özellikle bu süreci iyi değerlendirmeli, mesleğinizle alakalı; bol bol okumalı, geliştirmeli ve girişimci olmalısınız!
Üniversite sürecinin iyi bir şekilde değerlendirmek gerekiyor. Bu sürecin daha verimli ve düzenli geçirmek için bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum:
Hangi programa yerleşirsek yerleşelim; sadece o programın üniversitedeki müfredatıyla yetinmemeliyiz. Şartlarımız uyuyorsa çift ana dal yapabiliriz. Ya da mesleğimizle ilgili saha çalışması yapabiliriz. Örneğin inşaat mühendisliğini okuyorsak, hafta sonları bir şantiye veya büro bulup orada vakitlerimizi geçirmeliyiz. Tıp fakültesinde okuyorsak belirli zaman aralıklarında acilde üst sınıfların nöbetlerine katılıp, pratik yapmalıyız. Bu meslek motivasyonunuzu da artıracak, mesleğinizdeki tecrübenizi de artıracaktır.
Üniversitede en önemli meselelerden biri derslere devam sorunudur. Derslerimize devamlı katılmalıyız. Devamsızlığınız var ise bu her geçen gün mesleğinizi öğrenmede sizi geriletecektir. Özellikle öğrenciler arasında “ilk hafta dersler yoktur” düşüncesi yaygındır. Bu düşünce kesinlikle gereksiz ve yanlış bir düşüncedir. Özellikle yeni kazananların okulun ilk günlerinde üniversitede olmaları gerekmektedir. Çünkü ilk günlerde uyum sorunu biran önce hal etmeleri gerekiyor. Bu sebeplerden dolayı ilk haftadan itibaren tüm derslere katılım sağlanmalıdır.
Üniversitedeki sorunlardan bir diğeri de öğrencilerin not tutmamasıdır. Öğrenciler genelde not tutmazlar. Vize ve final döneminde de fotokopicilerde uzun kuyruklar oluştururlar. Not tutan arkadaşlarına yalvarıp, not isterler. Aslında derslere katılım sağlanıp, not tutmalarında geçirdikleri süre; fotokopicilerde oluşturdukları kuyruklarda ve arkadaşlarından not istemede geçirdikleri vakitten daha azdır. Burada asıl önemli olan kişinin mesleğiyle ilgili bilgileri kendi eliyle not tutması veya tutmamasıdır. Bu da gelecekte mesleğinizde gelişim sürecini hızlandıracak veya yavaşlatacaktır.
Üniversite müfredatında mesleğinizle alakalı derslere mutlaka hâkim olun. Bu dersler her ne kadar size gerçek hayatta lazım olmazsa da, mesleğinizin püf noktalarını öğrenmede mutlaka yardımcı olacaktır. Ayrıca mesleğinizle alakalı mutlaka dışardan destek alın, girişimci olun ve girişimcilik ruhunuzu uyandırın. Üniversitede öğrendiklerinizi reel hayatta pratikte uygulamayı unutmayın.
Üniversite sürecinde derslerinizde mutlaka başarılı olun. Eğer akademi düşünüyorsanız, not ortalamanız 80’in altında olmamalıdır. Birçok üniversitede not ortalamanız ve ALES puanınız 80 ve üzerinde ise yüksek lisans ve doktora programlarını beraber okuyabiliyorsunuz. Bu size en az 2 yıl kazandıracaktır. Bu kazanımlarla beraber meslek derslerinizi de iyi öğrenmiş olacak. Mesleğinizin ideallerini de gerçekleştirme yolunda mesafe alacaksınız.
Mesleğinizde mutlaka kendinizi geliştirmelisiniz. Her şeyi üniversiteden beklememelisiniz. İnisiyatif almalı, üniversite dönemi dışındaki zamanlarınızı değerlendirmelisiniz. Sürekli yenilenip, ufuk açıcı fikirlerden beslenmelisiniz. Bu fikirler sizi heyecanlandırmalı, motive etmelidir. Bu şekilde zamanla fikir üretmeyi başaracaksınız. Böylece azminiz artacak, gerçek manada da mesleğinize bağlanmanızı sağlayacaktır.
Bugünkü köşemizde üniversiteye yeni başlayan kardeşlerimize tavsiyelerimizi şimdilik burada noktalıyoruz. Yarın tekrardan tavsiyelerimizi yazmaya devam edeceğiz. Yerleşemeyen kardeşlerimiz ise ek kontenjanları bekleyebilirler. Eğer enerjileri ve imkanları da yetiyorsa tekrardan hazırlanabilirler. Şimdilik hepinizi Allah’a emanet ediyorum. Gayret bizden, Tevfik Allah’tandır.