Şanlıurfa'nın Hilvan ilçesinde pamuk hasadı sürerken üretici, bu yıl rekoltenin iyi olduğunu ancak pamuk fiyatlarının düşük olduğunu söyledi.
Çocukluğundan beri tarımla uğraştığını belirten Sinan Göl, pamuk üreticilerinin geçen yıla oranla büyük zarar ettiğini anlattı.
Dolardaki artışa dikkat çeken Göl, "Geçen sene ilacın şişesi 15 TL iken, dolar yüzünden 115 TL'ye çıktı. Gübre 1,20 TL iken bu sene 3 TL oldu. Geçen sene pamuğu 2,65 TL'ye sattık. Bu sene 2,75 TL'ye satıyoruz. Fiyatlardan şikâyetçiyiz. Bir de TEDAŞ var. Geçen sene TEDAŞ, kuyu başı 16-17 bin TL elektrik parası kesiyordu. Şu an her bir kuyuya 40 bin TL gelmiş. Hesaplıyoruz, traktörümü ve evimi satsam yine de bu masrafın altından çıkamıyoruz. Verim iyidir ama fiyat yok." dedi.
"İlaçların yüzde 90'ı sahte"
Pamuk ekme sezonunun bitmesiyle ve 1,20 TL kuruş olan ilacın şu an 40 kuruşa satıldığını söyleyen Göl, "Ben bu ilacı şu an nereye kullanacağım ki? Allah rızası için devlet, bu yardakçılara bir el atsın. Bizim bölgedeki ilaçların yüzde 90'ı sahtedir. Adana'dan ilaç getirdim. Hem fiyatı ucuzdu hem de o ilaçla pamuğumuz kurtuldu. Gübre 3 TL, mazot 6,30 TL, ilaçlama 25 dönüme 1 milyar 100 TL, bir de 4-5 defa ilaçlıyoruz. Tüm fiyatlar uçtu. İşçilik ücreti yükseldi. Yükselsin çünkü adam akşama kadar 50 TL'ye çalışıyor ve bir kilogram et alamıyor. Normalde bu pamuğun şu an 3 TL 50 kuruş olması lazım ama devlet 2,70 TL'ye indirmiş. 3,50 TL olsa en azından bizi kurtarır. Borçlu çıkmayalım yeterli." ifadelerini kullandı.
"Dolar düştü, peki fiyatları niçin düşürmüyorsunuz?"
Yetkililere, fiyatlarda fırsatçılık yapanları takip etmesi çağrısında bulunan Göl, "İlaç fiyatı 280 TL nerde, bin 100 TL nerde. Sebebi de 'dolar yükselmiş' diyorlar. Dolar düştü, peki fiyatları niçin düşürmüyorsunuz? Bir de ilaçları hakiki olsa… İlaç ile ilgili hiçbir denetleme yok! İlaç alıyorsun, bakıyorsun etiketin altında başka bir etiket çıkıyor. Herkes biliyor bunu. Biz, onlara hakkımızı helal etmiyoruz. Bize huzur kalmamış. 5 çocuk okutuyorum ve toplam 11 nüfusa sahibiz. Yine de hayırlısı diyoruz. Ama devletten isteğimiz, bu işin üzerinde dursun ve biraz destek versin. Üreticinin verdiği emek boşa gitmesin istiyoruz. Bu bölgedekilerin yüzde 90'ı benim gibi 'yarıcılık' yapıyor. Tarla sahipleri de zarar ediyor. Artık ne diyeceğimizi bilemiyoruz. Her şey zaten açık ve göz önündedir." şeklinde konuştu.
İLKHA