Uzman Psikolog Sadık Sun, üniversite sınavlarının tamamlanmasının ardından açıklanacak sınav puanları ile meslek seçimi yapacak öğrencilerin nelere dikkat etmesi gerektiğini değerlendirdi.
Hayatlarının geri kalan bölümünü doğrudan etkileyen meslek seçiminin, öğrenciler için sınavdan sonraki en önemli süreç olduğuna dikkat çeken Sun, bu anlamda öğrenciler, seçim sürecini ince eleyip sık dokumaları gerektiğini söyledi.
Öğrencilerin sınav puanlarını ve başarı sıralamalarını bir araya getirip sağlıklı bir tercih listesini oluşturmalarını tavsiye eden Sun, bununla beraber kendilerine yakın hissettikleri alan ve mutlu olabilecekleri iş gibi etmenleri de göz önünde bulundurup bölüm tercihlerini yapmaları gerektiğini vurguladı.
Ekonomik kaygı ve statü gibi etmenlerden dolayı meslek seçerken öğrencilerin hata yapabileceklerini belirten Sun, bundan dolayı hayatlarının geri kalan dönemleri için mutsuz bir mesleği icra etme zorunda kalabileceklerini hatırlattı.
“Öğrenciler için meslek seçimi hayatlarında önem arz eden bir durumdur”
Üniversite bölüm tercihinin, öğrenciler için hayatlarının geri kalanı için önem teşkil ettiğine dikkat çeken Sun, “Öğrenciler için meslek seçimi hayatlarında çok önem arz eden bir durumdur. Nitekim çoğu kişiye 'yaptığınız işten memnun musunuz? Veya 'yaptığınız işi çocuklarınızın da yapmasını ister miydiniz?' diye soru olarak yönelttiğimizde aldığımız cevapların çoğu ‘Hayır’ olarak geri dönüyor. Buradan da yola çıktığımızda, çoğu kişinin yaptığı işten veya meslekten memnun olmadığını anlayabiliriz. Bundan dolayı öğrencilerin yapacağı meslek önemlidir. Hatta bunu özetleyen çok güzel bir söz vardır: ‘Yaptığınız üniversite tercihi sizi 4 yıldan edebilir fakat yapacağınız yanlış meslek tercihi sizi 40 yıldan eder’ diye söylenmiştir. O yüzden seçeceğimiz meslek, fıtratımıza ve isteğimize uygun olmalıdır.” ifadelerini kullandı.
“Statü ve ekonomik gelirden dolayı meslek seçimi öğrencileri hataya düşürebilir”
Öğrencilerin meslek seçimini yaparken birçok kriteri göz önünde bulundurması gerektiğini belirten Sun, “Bu seçimi yaparken dikkat edeceğimiz ilk şey kendimizi iyi tanımamızdır. Kendimizi tanımlarken hobilerimiz veya fobilerimiz nelerdir diye düşünmemiz gerekiyor. Yine hoşumuza giden şeyler nelerdir. Seçeceğimiz meslek bizi ne kadar mutlu edecektir. Bir başka dikkat edeceğimiz nokta ise tercih sıralamasını yaparken başarı anlamında bir sıralama yapmamız gerekiyor. Yani üniversite olarak aldığımız puana göre gelebilecek en iyi bölümden aşağıya doğru bir sıralama yapmamız gerekiyor. Bir başka kritere baktığımızda üniversite şehir kısıtlaması yapılmaması gerekiyor. Tercih yapılırken kendimize ve puanımıza en uygun mesleği seçmeliyiz. Daha sonra üniversite son olarak da şehir belirlenmelidir. Yine ülkemizde öğrencilere meslek seçimi için erken dönemlerde bilgilendirme yapılabilir. Ayrıca öğrenciler meslek seçerken statü olarak veya ekonomik gelir olarak yüksek görülen meslekleri de seçip hataya düşmemelidir. Ekonomik kaygı tabii ki de önemlidir fakat öğrenciler üniversiteyi bitirir bitirmez para kazanmanın hesaplarını yaparsa hataya düşebilir.” şeklinde konuştu.
“İnsanın sevdiği işi yapması çok önemli ve kıymetlidir”
Öğrencilerin yanlış meslek seçiminde bulunması durumunda, hayatlarının geri kalanının bu sonuçtan etkileneceğini hatırlatan Sun, “Öğrenciler yanlış meslek tercihinde bulunduklarında birçok etmenle karşılaşabilirler. Örneğin; ben şu an psikolog mesleğini sevmeyip devam ettirirsem oturduğum koltuk diken gibi beni rahatsız edecektir. Ya da bana danışan bireylere de bu durumu hissettirerek sağlıklı bir sonucun elde edilmesini engellerim. Bu durum hem beni mutsuz edecektir hem de karşımdaki kişiyi mutsuz edecektir. Bundan dolayı insanın sevdiği işi yapması çok önemli ve kıymetlidir. Yine kişide yetenek ve başarı vardır. Yetenek olarak öğrenciler kendilerini nereye yakın görürlerse o bölümü ve mesleği seçmelidir. Yanlış yöne kanalize edildiğinde bu yetenek heba olmuş olacaktır.” diye belirtti.
İLKHA