Bir önceki yazımda uzun yaşama arzusunun iki temel sebebe dayandığını; bunların da cehalet ve dünya sevgisi olduğunu yazmıştım. Hülasa, dünya sevgisi ve cehaletine yenilmişlerin ayakları, hırs ve arzu denen zincirlerle prangalı bulunduğundan, bunların zulme karşı onurlu bir duruş sergilemesi ve adalete uygun davranmasını bekleyemezsiniz.
Ey dost! Gönül bağladığın dünyaya aldanma; zira dünya az sevindirir, çok üzer insanı... Hz. Ebu Bekir(r. a.), “Yüzleri güzel ve simaları pırıl pırıl parlayan kimseler, gençliğine meftun olanlar nerede? Hem yeryüzünde kocaman şehirler kuran, onları surlarla muhkemleştiren padişahlar nerede? Savaş meydanlarında muzaffer olan ordular nerede? Zaman onların hepsini yere serdi. Onlar kabirlerin karanlıklarına büründüler. Acele ediniz, derhal kurtuluşa koşun kurtuluşa!" diyor.
Nitekim insan, kimi zaman gençliğine güvenip gençlikle birlikte ölümün yakınlığını uzak bir ihtimal sayar. Bazen sağlığına güvenip ölümü uzak sayar. Başkalarının cenazesini devamlı teşyi eden insanoğlu, bir gün kendi cenazesinin de teşyi edileceğini hesaba katmaz. Halbuki insan, nefsini başkasının nefsine kıyas etmeli, cenazesinin omuzlarda taşındığını ve defnedildiğini düşünmelidir. Nitekim, ölümü anmak ve tövbe etmeyi tehir etmek de cehaletten kaynaklanır. İmam Gazali, “Cehalet, uyanık kalpten gelen saf fikir ile bertaraf edilir, temiz kalplerden gelen beliğ hikmeti dinlemek ile de kaldırılır." diyor. Madem hakikat bu minvalde, öyleyse gelin kalplerimizden basit şeylerin sevgisini silelim.
Bu arada kalplerimizi dünya sevgisiyle zapt eden Cehl ve Cehalet kelimelerini bir miktar irdelemeden geçersek eksik söylemiş oluruz. Uzun emelin sebeplerinden birinin de cehalet olduğunu ta yazımızın başında söylemiştik. Evet, Cehl ve Cehalet kelimesi sözlükte; "bilmemek, tanımamak, haberi olmamak; ahmak, akılsız, kaba, katı ve sert davranışlı olmak; saldırmak ve tecavüz etmek" gibi anlamlara gelir. Bu kavram Kur'an-ı Kerim'de, iki yerde bilmeme ve tanımama anlamında; bunun dışında kalan fert ve toplumların ilahi iradeye uymayan yanlış inanç, söz, fiil ve davranışlarını ifade etmek için kullanılmıştır.
Kur'an'a göre cehalet, insanın görünen eşya ve olayların arkasındaki ilahi iradeyi anlayamaması, kâinatı Allah'ın ayetleri olarak görememesi, İslami hakikatleri anlayamaması, iradesini ve hâkimiyetini yitirmesi, şirk, küfür, nifak, isyan ve zulme dalması, Allah(cc.) ve yaratıklarına karşı kötü, kaba ve çirkin davranışlar içinde bulunmasıdır. Cehaletin çeşitleri vardır. Bunlar:
1-a) İnsanı kâfir, müşrik ve münafık yapan cehalet. b) İnsanı asi, fâsık ve zalim yapan cehalet.
2-a) Allah'a ve dinine karşı yapılan cehalet, b) Mürekkeb cehalet, yani hatalı söz, fiil ve davranışlarda bulunmak ve bunları idrak edememek' ila ahir uzayıp gider.
Nihayetinde insanın ölümü hatırlamama ve tövbeyi tehir etmesi de cehaletinden kaynaklanır. İmam Gazali, "Cehaletin, uyanık kalpten gelen saf fikir ile bertaraf edileceğini ve temiz kalplerden gelen beliğ dinlemek ile kaldırılacağını söylüyor. Gazali sözlerinin devamında; 'Dünya sevgisini kalpten çıkarmakta kullanılan ilacın acısı da pek çetindir. O, geçmiş ve geleceğin tedavisinden aciz kaldıkları müzmin bir hastalıktır. Dahası, bu hastalığın son güne ve son gündeki büyük azap ve büyük sevaba iman etmekten başka ilacı da yoktur" diyor.
Hakikaten insan kendini İslam'a uydurarak kesin olarak inandığı zaman kalbi dünya sevgisinden boşalır. Çünkü gerçek sevgi odur ki kalpten basit şeylerin sevgisini siler. İnsanoğlu, dünyanın hâkirliğini, ahiretin de büyüklüğünü gördüğünde dünyaya iltifat etmekten imtina eder. Evet, doğudan batıya kadar bütün dünyanın mülkü kendisine verilse bile aldırmaz o... Çünkü ölümü tefekkür edip ona hazırlıklı duran bir Müslüman, dünya sevgisine karşı büyük bir zafer elde eder.
Hasılı kelâm, kalplerinden basit çıkar ve dünya sevgisini söküp atarak sırf rızay-ı ilahi uğrunda, yenilmez sanılan siyonist işgalci çeteleri dize getirip yenen, direniş füzeleriyle domuz sürülerini inlerine gönderen, ölümü alnın çatına yazıp ölümü öldüren KASSAM TUGAYLARI ve KUDÜS SERİYYELERİ'nin aziz erlerine binler selam olsun! Allah'ım! Filistin'de siyonist köpeklerin bombalarıyla yıkılan binaların enkazında can veren masum bebeler ve şehitlerin kanı hürmetine kalplerimizi düzelt, dirilt; kalplerimizi şirk, nifak, tekfir, mezhep, meşrep ve kavmiyet hastalığından arındır!...