MUŞ- Müftüsü Recep uzun IŞİD ve Kobani bahanesiyle Türkiye’de ve Muş’ta yaşanan olaylara dair İlke Habere Ajansına açıklamada bulundu. Muş merkez ve Varto’da meydana gelen olaylarda müftülük olarak yaklaşık 160 bin TL zarara uğradıklarını kaydeden Uzun, gelişen olayların ana temelinin cehalet olduğunu söyledi.
“Kur’an kursumuz yakıldı’’
Muş Müftüsü Uzun Muş il ve Varto ilçesinde gelişen olaylar ve sonuçlarına dair yaptığı açıklamada; “2 ay önce yine böyle bir hadise yaşanmıştı. Yaşanan olayda bizim Varto’daki Müftülüğümüz, Kur’an kursumuz taşlanmış, camları kırılmıştı. Tabi maddiyatı önemli değil isterseniz bir kuruş olsun fakat bu müesseselerimizin sembolik değerleri var. Bu yüzden biz buna çok üzüldük. Arabamız yakıldı. Molotof kokteylinin atılmasıyla bir Kur’an kursumuz yakıldı. Bu müesseselerimiz din hizmeti veren kurumlarımız. Bu olaylar sadece bizi değil, Vartoluları da üzdü. Oraya gittiğimizde halk üzüntülerini belirttiler’’ dedi.
“ilk defa böyle bir şeyi yaşanıyor’’
Varto halkının, Varto’da ilk kez bu tür bir olayın yaşandığını kendisine aktardıklarını ifade eden Uzun devamla; “Varto’nun ileri gelenlerinden biri yaşanan olaylardan çok üzüntü duyduğunu ve Varto’nun tarihinde ilk defa böyle bir şeyi yaşadıklarını söyledi. Olayların 2 ay sonra, başka şeyler bahane edilerek yapılması hakikaten anlaşılır gibi değildir. Ben şahsen bu yörenin çocuklarına çok acıdım. Çünkü orada o çocuklarımız ve bu yörenin insanları okuyacak. Eğitimli insan önce kendisi sonra memleketi için bir kazançtır’’ ifadelerini kullandı.
“Bizim, imanımızı Müslümanlığımızı bir daha gözden geçirmemiz gerekiyor’’
Yaşanan olayların temelinde eğitimsizlik ve cehaletin olduğuna dikkat çeken Uzun, değerlendirmesinin devamında; “Bugün Bağdat yanıyorsa, Kabil yanıyorsa, Musul yanıyorsa, Şam yanıyorsa, inanın bu, eğitim düzeyimizin çok düşük oluşundandır. Bu olaylar neden Avrupa ülkelerinde değil, başka yerlerde değil de İslam ülkelerinde oluyor. Bunun çok sebepleri vardır fakat ana sebeplerinden biri de cehalettir. Bu insanların bu işi bahane edip memleketimizi, kendi oturdukları beldelerin sokaklarını yakıp yıkmaları Kur’an kursumuza, Müftülüğümüze, okullarımıza başka kurumlarımıza saldırmalarına, hatta bir kaldırım taşımızın kaldırılmasına bile razı değiliz. Peygamberimiz sokaktaki bir dikeni bir taşı kaldırmayı imanın bir cüzü sayıyor. Oysa biz sokaklarımıza başka yerlerden taş taşıyoruz. Bu noktada bizim imanımızı Müslümanlığımızı bir daha gözden geçirmemiz gerekiyor’’ şeklinde konuştu.
“Üzüntümüz ve sıkıntımız parayla ölçülecek gibi değil’’
Bu durumun dini tarafının dışında insani boyutunun da görülmesi gerektiğini ifade eden Uzun; “Hiçbir insanımızın bir saç teline dahi bir zarar gelmesini istemiyoruz. Bu olayları yapanlara, neden olayları yaptıklarına dair bir soru sormak lazım. Neden? 2 ay önce gerçekleştirilen olaylarda 70-80 bin TL zararımız oldu. Bu kez yapılan olaylarda yine aynı rakama yakın bir zararımız var. Bu parayı biz buluruz. Hayır sahipleri bunu karşılarlar fakat üzüntümüz ve sıkıntımız parayla ölçülecek gibi değil’’ ifadelerini kullandı.
“Sadece biz zarar gördük’’
Eylemleri gerçekleştirenlere seslenen Uzun son olarak; “Eylemi yapan kardeşlerime söylüyorum. Bu zararlardan kim etkilendi. Muş’ta, Diyarbakır’da, Türkiye’deki olaylardan kim ve kimin insanı zarar gördü. Bu yollar bizim yollarımız, ambulanslar bizim, hastaneler bize hizmet veren hastaneler, okullar ise başkalarının değil, bizim çocuklarımızın okuduğu okullardı. Sadece biz zarar gördük’’ ifadelerini kaydetti. (M. Şirin Çağlayan-İLKHA)