İktisat literatüründe krizlerin ardından ekonomilerin yeniden çıkışa geçmesi ve bunun zamanlamasını ifade etmek için ekonomistler tarafından öngörülen muhtemel grafikler "V", "U", "L" şeklinde ifade ediliyor.
İktisatta esas alınan bu toparlanma şekilleri esasen siyasi, sosyal, ahlaki tüm alanlar için de geçerlidir.
“V” tipi toparlanma modeli, hızlı bir inişle dip noktasının görülmesi ondan sonra dipte hiç beklemeden hızla yükselişe geçmeyi ifade ediyor.
"U" tipi toparlanma modeli, sert düşüşün ardından toparlanmanın, bir zamana yayılacağı, dipte bir süre kalındıktan sonra toparlanmanın olacağı hesaplanıyor.
"L" tipi toparlanma modelinde ise sert bir düşüşten sonra yatay bir seyir oluyor ve yükselme trendi uzun süre öngörülmüyor.
Bireyler, şirketler, devletler krizlerde V tipi toparlanmayı seviyor. Hızlı bir düşüş olsa da dipte hiç beklemeden hemen yükselişi ifade ettiğinden kriz sonrası en iyimser, en sevilen senaryo V tipi toparlanma senaryosudur.
İnsanlar dip noktayı sevmezler. Orada hiç beklemeye gelmezler. Oysa aşağıya indikten sonra bir değerlendirme süreci olmalıdır. Dip noktayı bulup ardından ve hiç beklemeden yükselmeyi istemek bir muhasebenin olmamasını, aynı alışkanlıkların devam etmesini ifade ediyor. İsraf, zevk ve sefa aynı şekilde devam etsin isteniyor. Burada kendi içine eğilme, bir durum değerlendirmesi yapma, ders çıkarma söz konusu değildir.
Oysa dibe inmek rahmet ve tevazu duygusunu harekete geçirmelidir. Ondan sonra bir değerlendirme yapıp; sağlam, ahlaki, vicdani, sistemsel temeller üzerinde yükselmeyi istemek gerekir. Elbette bahsettiğimiz bu süreç bir anda bile olup bitebilir. Yeter ki insanlarda bunun dokunuşları hızlı ve güçlü olsun; ama genelde bu öyle hemen olmuyor. Mutlaka bir süreye ihtiyaç duyuluyor. Bu durumda kim; vicdani, ahlaki, ilkesel hususları en hızlı şekilde derlerse toparlanma o derece hızlı olur.
En arzulan toparlanma V tipi toparlanmadır. Fakat insanlar bu kadar hızlı akıllanmıyor, kendilerini muhasebeye çekmiyor. Bu nedenle en makul toparlanma U tipi toparlanmadır. Zira bu tip toparlanmada bir süreç işliyor. Bu süreçte ahlaki, vicdani, ilkesel değerlendirmeler yapılıyor. Biz buna “Akıllanma ve serinleme süreci” adını veriyoruz. Sonra yükseliş başlıyor.
Ramazan ayına giriyoruz ve ramazan sadece bir ibadet ayı değil, aynı zamanda bir toparlanma ayıdır, ruh ayıdır. Bu nedenle ramazanın ekonomik, sosyal, ruhi çok büyük değeri ve anlamı vardır. Toparlanmanın hangi tipte olacağının belirlenmesinde en önemli etken olacaktır. Zira “rahmet, mağfiret ve sıkıntıdan azat süreci” olan ramazanın bireyde ve toplumda en uygun, en hızlı toparlanma tipi olan V veya U tipinin uygulanmasında belirleyici olacağını unutmamak gerekir.
Buna göre eğer vicdani, ahlaki, ekonomik, sosyal dersler çıkarılmazsa maalesef süreç L tipi şeklinde işliyor. L tipinde hızlı bir düşüş ve düşüşten sonra uzun süre yatay düşük bir seyir izleniyor. Yükselmenin ne zaman olacağı ise belli değildir. Yani L_______ şeklini alıyor.
Herkes bu süreçte toparlanmanın şeklini merak ediyor.
V mi U mu yoksa L mi?
Aslına bakılırsa herkes için farklı bir toparlanma olacak.
Bu süreçte vicdani, ahlaki, teknik ve ilmi eksikliğini görüp tamamlayanlar, gedikleri hızla kapatanlar ve kendilerini ıslah edenler V tipi toparlanma olmasa bile U tipi toparlanmayla çok daha sağlam çok daha ayağı yere basan bir şekilde toparlanacaklardır.
Aksi takdirde L_______ şekline hazır olmak gerekir. Düşük, yatay, yorucu, usandırıcı ve belirsiz bir süreç…