Nisan ayını beklediğimiz, özlediğimiz, heyecanımızı diriltmeyi istediğimiz, sevgi ve aşkı haykırmak istediğimiz gibi, gidişiyle de acı bir hüzne büründürüyor. Bu mübarek ayda en büyük sevgi, hiç görmediğimiz O En Sevgili(A.S)'ye karşı hissedilip güçlü bir haykırışa geçiyor.
Peygamber Sevdalıları Palatformu ise sevgiyi doruğa çıkarma anlamında senelerdir en büyük/güzel hizmeti yapıyor. Sadece evlerde ve gönüllerin sessizliğinde kalan bu sevda şimdi meydanları inletiyor,diriltiyor. Her sene daha gelişmiş ve daha özene bözene hazırlanarak sevdalıların gönüllerine dokundurulan bu hizmet her sene bir öncekinden daha güzel oluyor.
Şüphesiz fedakârlık, ihlas ve saf bir sevginin en bariz ifadesidir bu meydanlar... Halis bir niyetin, kıt imkânlarla yapılan halis bir çalışmanın semeresidir bu iştiyaklar... Resullulah'a en büyük bağlılığın göstergesidir bu kalabalıklar... Sevginin hakikisini gönlüne taşımışların bu uğurdaki hizmeti de bereketli, hayırlı ve dolu dolu geçecektir. Bunu artık zaman ispatlamış, meydan ispatlamış, insanlar ispatlamıştır...
Bu tür kareler bir yandan duygu yoğunluğuna iterken diğer yandan hep Şehit Rehber'İ getirir aklıma... Nasıl bir fidan atmış, nasıl bir tohum atmış ki şu zaman onun tohumunun bir göstergesi.. Nasıl bir niyeti içermiş ki hareketi, bu niyet en halisini göstermiş yüreklerde... Öyle bir öncülük yapmış ki, arkasında binlerce can var... Öyle bir Peygamberi yola adanmış ki, arkasında o yola sevdalı binlerce gönüllü var...
Ve bu platform öyle bir temayı işlemiş ki konularına, zaman itibariyle açlığını hissettiğimiz, ümmet olarak yoksulluğunu yaşadığımız, Peygamberi ahlâk olarak yaşayamadığımız... Vahdet ve Kardeşlik Peygamberi... Resullullah(A.S)'ın etrafında kenetlenmeyle vahdet gerçekleşecektir. Ve Resullullah'ın doğumunu kutlama ile birlikte bu konunun işlenmesi ne kadar değerli ve de kıymetli oldu. Görmeyi özlediğimiz birlik ve beraberliğin bu etkinlikler vasıtasıyla gözlere sunulması, özümüzdeki kardeşliğin kıymetini daha çok artırdı. Müslümanların iman ettiği bir Peygamber var iken yine de ayrılıkların dorukta yaşandığı bir ümmetken.. Muhacir- Ensar'ı ezbere biliyorken fakat aksi bir tavır içine giren bir ümmetken.. Vahdet ve Kardeşlik temalı bu etkinlikler ve etkinliklere olan yoğun rağbet kardeşliği diriltti! Yurt dışından gelen misafirler ise kardeşlik anlamında yelpazeyi geniş tuttu.
Mesaj verme anlamında derin bir konuyu programına alan bu platformun kardeşliğe verdiği ehem ve değeri ise herkes görmelidir. Vahdet anlamındaki en büyük adımları atan, ona diken batırmaya çalışan Müslümanlara bile gül sunan bu platformun hassas duruşu da izlenmeye ve takdir edilmeye değerdir her zaman...
Paltformun yayınladığı bildiri ise altı çizilerek ve uygulanmaya konularak okunması gerekir. Bu bildiriyi herkesin samimice kabul edip pratiğe geçirme anlamındaki adımları olsa inanın büyük bir güç haline geleceğiz. Her bir madde ortak değerlerimiz, ortak hassasiyetlerimiz.. Ve herkesin vahdet anlamındaki isteği ancak bir öncünün bulunmaması düşüncesine de bir cevaptır bu bildiri. İşte Müslüman olan her insana hitap eden bir öncü rolündeki vahdet anlayışı...
Doğusuyla Batı'sıyla Peygamberi sevdada kilitlenmek... Bu Doğu'da yaşandığı kadar Batı'da da yaşanıyor. Bu seda batıyı da etkisi altına alıyor ve bu coşku düşmanları ürkütüyor. Yol boyunca ilginç gözlerle karşılaşmak, pencereden çıkarılan bayrağa ‘farklı' bir gözle bakanlarla karşılaşmak ve ‘siyah'a karşı alerjisi olan insanlarla karşılaşmak.. Herşeye rağmen Peygamberi sevdayı meydanlara taşıyıp gür bir sesle bunu haykırmak, sevdayı dillerden gönüllere dökmek... Ve yine vahdet temasıyla herkesi bu etkinliğe bu Peygamberi sevginin dorukta yaşandığı atmosfere, Peygamberi hayata teslim olmaya davet etmek... Doğusuyla Batısıyla bu biatı yenilemek ve bir seneye kadar yetecek kadar enerjimizi almış olarak ev dönmek...
Ayrıca değinmek istediğim başka bir husus şudur ki; bu Nisan ayına özel bir değer biçmek gerekir. O(A.S)'nun hayatını hatırlamak niyetiyle bir siyer kitabı okumak dahi bu aya verilen özel ilgidir. Bizim alakımız dışında gerçekleştirilen bayram ve kutlamalara kayıtsız kalmayan Müslümanların hele ki böylesi bir aya çok daha önem vermesi gerekir. Gerek programlara iştirak etmesi, gerek hadislerine yoğunlaşması, salavatları çoğaltması, her dem O'nu konu edinmesi, O'nu okuyup anlatması.. Bir gün ve aya sığdıralamaz elbette ancak bu doğum ayına özel bir ilgi ve alakanın gösterilmesi, sevginin ve özlemin ispatını daha çok gösterecektir.
Bir etkinliktir deyip de es geçmemek gerekir. Bu etkinlikler vesilesiyle Resul-ü Ekrem'in hayatını anlamak, bir hadisini duymak bile en güzel sebeptir. Hatta bu etkinlikler vasıtasıyla başörtüsü takan kardeşlerimiz dahi olmuştur. En güzeli ise tüm kardeşlerin birlik ve beraberlik içinde tek yürek halinde bu sevdayı yenilemesi. Ve dahi şehrimizin büyük Kutlu Doğum etkinliğinde değerli sunucu abimizin ‘herkes yanındakinin elini tutsun ve kardeşlik zinciri oluşturalım' demesi üzerine tüm herkesin belki hiç tanımadığı yanındaki Müslüman kardeşinin elini tutarak kardeşliğin de sağlandığı bu güzel etkinlikleri düzenleyenlerden Allah razı olsun...