Van İl Kültür ve Turizm İl Müdürü Muzaffer Aktuğ, İlke Haber Ajansına yaptığı açıklamada, 2014 yılında Van’a 847 bin turist geldiğini ve bundan sonra 1 milyonun üzerinde turist ağırlayabilecek kapasiteye sahip olduklarını söyledi.
Şu ana dek istenilen seviyeye ulaşamadıklarını belirten Aktuğ; “Van turizmi hakikaten doğu ve güney doğuya bakıldığında, Van bu illere oranla doğasıyla, tarihiyle, kültürüyle ve misafirperverliğiyle yıllık 1 milyonun üzerinde turist ağırlayabilecek alt ve üst yapıya sahibiz. 4 ve 5 yıldızlı otellerimiz, öğretmen evlerimiz, belediye belgeli otellerimiz var. Yani kapasitemiz ortalama günde 4 bine yakın turist ağırlayacak düzeydedir. Maalesef istenilen düzeye bir türlü ulaşamadık. Bunun da sebebi, yıllardır bölgemizde süre gelen bir takım olumsuzluklardır.” dedi.
“Turist sayısı, deprem sonrası tekrar yükselmeye başladı”
Deprem yılında gelen turist sayısı düşerken, depremden sonra tekrar yükseldiğini ifade eden Aktuğ; “Van turizmin iyi olup olamadığı hususu, gelen turist sayısıyla ilgilidir. Eğer yoğun bir talep varsa gelen insan sayısına bakıldığında yıldan yıla bir artış varsa, Van turizmi iyi yolda demektir. 2008 yılı itibariyle 325’li olan rakamlarımız 2009-2011 arasında deprem dönemine kadar yükselme göstermiştir. Depremden sonra 100 binlere düştüğü olmuştur. Deprem sonrası tekrar düzelmeye başlayıp yükselmeye başladı. 2013 itibariyle 611 bin olan turist sayımız, geçtiğimiz yıl 847 bin olmuştur. Tabi bu, Van için yeterli bir rakam değildir.” dedi.
“Özel sektörün bu konuda bizden daha aktif olması gerekir”
Van’a turist çekmek için özel sektörlerin aktif olması gerektiğini söyleyen Aktuğ; “Biz birinci dereceden ilin tanıtımı konusunda hazırlamış olduğumuz materyalleri gittiğimiz her fuar ve festivallere götürüyoruz. Van’ın tanıtımı hususunda resmi anlamda üzerimize düşen görevleri yapmaya çalışıyoruz. Bu konuda Kent’in tanıtımını yapılacaksa, Kültür Turizm yapar diye bir kural yok. Özel sektörlerin bu konuda bizden daha aktif olması gerekir. Sebebini sorarsanız, kazanan kesim onlardır. Biz ilin tanıtımını yapıyoruz, buraya gelen turist otelde kalıyorsa, alışveriş yapıyorsa, bu memleketin esnafına, ticaretine, ekonomisine yüksek düzeyde katkı sağlıyor. Tabi biz üzerimize düşeni yapacağız, ama bizimle beraber özel sektörler de Van’ın ulusal ve uluslararası tanıtımı gerçeklemesi anlamında üzerlerine düşeni yapmak zorundalar. Bunu sadece İl Kültür Turizm’e bırakırsanız, biz kendi bütçemizle fazla bir şey yapamayız.” ifadelerini kullandı.
“Van Denizi, Van için çok önemli bir doğa harikasıdır”
Van Gölüne yöresel adıyla Van Denizi diyen Aktuğ; “Van Denizi, Van için çok önemli bir doğa harikasıdır. Yüzüncü Yıl Üniversitesinin yapmış olduğu bir takım tetkikler sonucunda, suyunun da şifalı olduğunu, cilt hastalıklarına çok iyi geldiğini tespit edip kamuoyuna duyurdular. Şimdi biz Van Denizini, istenilen düzeyde kullanamıyoruz ve çevresini turizme açamıyoruz. Dışarıdan gelen turistin veya yerli halkın girebileceği bir halk plajından tutun; temiz, düzgün bir tesisimiz bile maalesef yoktur. Bunu üzülerek söylüyorum; bu Van Denizi farklı yerlerde olmuş olsaydı, çok daha iyi değerlendirilmiş olacaktı. Van Denizinde su sporları olanağı çok yüksek olmasına rağmen, biz bunu da değerlendiremiyoruz. Gençlerimizi, çocuklarımızı su sporlarına yöneltmek konusunda maalesef çok aktif değiliz. Tabi yavaş yavaş bir yerlerden başlandığına inanıyorum. Van Denizinin tanıtımında deniz üzerinden yapılması gereken su sporlarını da yapılan festivallerle duyurma noktasında başarılı olacağımıza inanıyorum.” şeklinde konuştu.
“İranlı turistler Van için çok iyi bir nimettir”
İranlı turistler özellikle Van için bir nimet olduğunu ifade eden Aktuğ; “Bu yıl İranlı turistlerin ziyaretlerinin daha fazla olacağına inanıyorum, çünkü bu yıl Van Ticaret ve Sanayi Odasının başlatmış olduğu “indirimli alışveriş” festivali var. Bu festivalin çok etkisi olacağına inanıyorum. Bu tür organizasyonların Van’ı tanıtma konusunda çok olumlu yansıtacağını da iyi biliyorum. Bunun faydasına da çok inanan bir insanım, bu tür faaliyetlerin artırılması konusunda kendi düşüncelerimi aktarmak istedim. İranlı turistler Van adına çok iyi bir nimet, öyle zamanlar oluyor ki, otellerimiz İranlı turistlerle kaynıyor. Yer tahsisi yapmak isteyenler otellerimizde yer bulamıyor. Tabi bunu sürekli kılmak gerekiyor, çünkü bir takım olumsuz olaylar İranlılara olumsuz yansıyabiliyor.” dedi.
“Turizm bacasız bir ekonomidir”
Aktuğ konuşmasına devamla; “Turizm sektörü 50 kapıya hitap edebiliyor. Yani turizmin bacasız bir ekonomi olduğunu ve 50 kapının ekmek yediğini herkesin bilmesi gerekiyor. Potansiyel çok fazla, İranlıların Van’a gelmesi için çok fazla neden var. Sadece alışverişleri düşünmeyeceksiniz. Doğa güzelliklerini, tarihini, kültürünü misafirperverliğini göz önüne almak lazım. İranlı, Van’ı güzergâh olarak kullanıp 3 gün sonra Antalya, İstanbul’a gidiyor. Gittiği yerlerde de 1 hafta 10 gün kalıyor. Biz turistleri 1 hafta 10 günlük süreyle Van’da tutabilirsek, bu ticarete ve ekonomiye çok büyük katkı sağlayacaktır.” ifadelerini kullandı.
“Van’da yapılacak festivallere hazırlanıyoruz”
Van ilini turizme kazandırmak için çeşitli çalışmalar yaptıklarını aktaran Aktuğ, son olarak, “Şu an kentimizde tarihi yerlerin restorasyon yapılması gereken yerleri var. Biz geçtiğimiz yıl Akdamar adasının çevre düzenini bitirdik. Van Kalesinin sur çalışmalarının üç etabını kapsayacak şekilde bitirdik. Vakıflar Bölge Müdürlüğünce eski Van şehrinin olduğu yerde camilerin restorasyon çalışmaları devam ediyor. Van, Hoşap, Ayanis kalelerinde bu yıl da kazı çalışmalarımız devam edecek. Van için hazırladığımız doğal değerler, halk kültürü envanterlerini hazırladık. Tabi bunun ikincisinin hazırlık çalışmaları devam bu yıl ediyor. Van’da yapılacak festivallere hazırlanıyoruz. Van’ın tanıtımı noktasında çalışmalarımız devam ediyor.” şeklinde konuştu. (Sedat Karatay-İLKHA)