Van’da geçtiğimiz Pazar günü intihar eden Sinan Akyüz (24)’ün ailesi, LGBT Ah Tamara inisiyatifi başkanı ve HDK - HDP Van Gençlik Meclisi üyesi Tuan Tual Bozkurt, Yaşam Kadın Çevre Kültür ve İşletme Kooperatifi (YAKA-KOOP) Başkanı Gülmay Gümüşhan, Dicle Haber Ajansı (DİHA) ve Zozan Özgökçe hakkında Van Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Konuyla alakalı olarak İlke Haber Ajansı (İLKHA)’na konuşan dava avukatı Ferhat Akkay, Van Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyet dilekçelerini sunduklarını belirterek, “Burada Sinan Akyüz’ün ağabeyi Paşa Akyüz ve Nusret Akyüz ifade verdiler. İfadelerinde, Sinan’ın ölümünden sonra özellikle aileyi zan altında bırakmaya yönelik açıklamaların yapıldığı ve bu amaçla haberler yapıldığını ifade ettik. Bunu yapan şahıslar hakkında şikâyetçi olduk.” dedi.
“Sinan’ın intiharıyla ne yapılmaya çalışıldı”
Yapılan haberlerle hem ailenin zan altında bırakıldığını hem de açıkça hedef gösterildiğini ifade eden Akkay, yaşanan olayların gelişimine bakıldığında olayların sanki bir planın belli versiyonlarıymış gibi göründüğüne dikkat çekti.
Akkay, “Çünkü ilk başta bakıyorsunuz intihar gerçekleşiyor. Hemen ardından Tuan Tual Bozkurt, Gülmay Gümüşhan, Van Ah Tamara LGBTİ inisiyatifi üyeleri bir facebokk hesabından bu intiharın olmasının sebebi olarak aileyi hedef gösteren haberler yapıyorlar. Bu haberi ilk paylaşan da Dicle Haber Ajansı’dır. Bu bile bize çok manidar geliyor. Sanki bu işin arkasında farklı şeyler varmış gibi geliyor. Hatta bizim aldığımız duyumlara göre bu olay önceden planlamış gibi. Çünkü aldığımız duyumlar Sinan’a ilaç verildiği yönündedir. Hatta ağabeyi ile konuşurken sarhoş bir ses tonu ile konuştuğu belirtiliyor.” diye konuştu.
“Otopsi Raporunda hiçbir darp ve cebir izine rastlanmadığı ifadesi var”
Olayın gerçekleştiği akşam ailenin bir düğünde olduğunu anlatan Akkay, Van Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyasından alınan ölüm muayene ve otopsi tutanağında Sinan Akyüz’ün vücudunun herhangi bir yerinde darp ve cebir izine rastlanmadığını söyledi.
Akkay, “Raporda hiçbir darp ve cebir izine rastlanmadığı ifadesi var zaten. Bizler otopsi savcısıyla da görüştük. Savcı da sadece boynunda ip olduğunu ve iple boğulma sonucunda öldüğü tespit edildiğini, bunun dışında herhangi bir darp, cebir ya da ellerinin arkadan bağlanarak dövüldüğüne ilişkin hiçbir bulgu yok. Bunların tamamen aileyi karalama amacı taşıdığını düşünüyoruz. Bunun için böyle bir şey yaptılar ve bunu yaparken de kimseye acımadılar. Aile toplum nezdinde gerçekten çok mağdur olmuştur. Bizler bununla ilgili olarak maddi ve manevi gereken her türlü hukuki yollara başvuracağız. Ve bu işin peşini bırakmayacağız.” diye konuştu. (Murat Dalgın-İLKHA)