VAN - Van'ın büyükşehir olmasını ve halkın beklentilerini sorduğumuz vatandaşlardan Hülya Dursun, Başbakana seslenerek üç tane Van inşa edecek kadar yardım geldiğini ve bu yardımların nereye gittiğini sordu. Kendilerinin bir şekilde konteynır kentlerden alınıp kaloriferi yanmayan ve suyu akmayan TOKİ'lere gönderildiklerini belirten Dursun, Van'ın büyükşehir olmaktansa Van halkının ciddiye alınmasını ve mazlumların hakkının sorulması gerektiğini söyledi.
"Van Küçük Şehir Ya Da Mezra Olsa Ne Yazar"
Van'ın büyükşehir olup olmamasının kendileri için herhangi bir anlam ifade etmediğini belirten depremzede Hülya Dursun, "Öncelikle deprem mağdurlarının mağduriyetleri giderilsin. Yakıt parası istemeye başlamışlar. Bunu veremeyen var. Çalışamayan var. Kimse evlerinde oturamamış. Sadece evi yapmak marifet değil. İş odur insanları oralarla yerleştiresiniz. Kaloriferler düzenli yanmıyor. Küçük şehir ya da mezra olsa ne yazar insanların sorunları çözülmedikten sonra. Millet kan ağlıyor. Kalorifer parasını yatırın diyorlar. Ne ile yatırsınlar insanların evleri yıkılmış zaten mağdurdur çalışamıyor. Nereden yatırsılar parayı?" diye sordu.
"Van Halkını Ciddiye Alsınlar"
Üç Van yaptıracak kadar yardım parası geldiğini ifade eden Dursun, "Nereye gitti bu paralar. Bunun hesabını soruyoruz. Yetkililere ve büyüklere nereye gitti bu para. bir yakıt parasını da mı yatıramıyorlar. Tamam, başbakanı takdir ediyoruz. Büyük bir liderdir. Ama sonuçta bu kadar milleti mağdur etmesin. Seçim zamanı yaklaşıyor. Ben bir şekilde öderim eşim memurdur ama ödeyemeyenler var. İnsanlar kan ağlıyor. Nasıl bu parayı ödeyeceğiz diye haklıdırlar. Elektrik faturası mı ödesin su parası mı ödesin yakıt parası mı? Yok, güya yardım kömürleri yanmamış da yenisini alacaklarmış. Almasınlar efendim istemiyoruz. Bir şekilde bu kaloriferleri yaksınlar. Devlet bu halkın sesine kulak versin. Van halkını ciddiye alsınlar bir defa evi yapıp gitmekle olmuyor" diyerek olaya tepki gösterdi.
"Milletvekillerinin Aldığı Aylıkları Almıyoruz"
TOKİ evlerinin kiraya verilmek istendiğine değinen mağdur Hülya Dursun sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Herkes evini kiraya vermek istiyor. İnsanlar çıldıracak artık. İlaç alıyoruz. Psikolojimiz bozuldu. Merkezdeki evimiz gitti. Dağın başına çıkmaya razı olduk. Ama bu kadar parayı nasıl ödeyelim. Onların aylıkları bizde yoktur. Milletvekilleri bas bas bağırıyorlar. Lafla pilav pişmez. Halkın sesine kulak versinler. Bizlerle dalga geçer gibi git ayın beşinde gel çocuk mu oynatıyorlar evlerde bitmemiş ne yapalım ortada kalmışız."
Başbakan'a Soruyoruz…
Vatandaşların mağduriyetlerinin giderilmesini isteyen Dursun, son olarak şu ifadeleri kullandı: "Van Büyükşehir Belediyesi olmasın. Önce bir milletin hakkını versinler ki büyükşehir olmaya da hak kazansınlar. Büyükşehir olsa bana hiçbir faydası yok. Önce halkın sesini dinlesinler. Fakir fukarayı dinlesinler dediğim gibi kendim için konuşmuyorum. Benim eşim memur Allahın izniyle bir şekilde öderim. Ama veremeyen çalışmayan var. Adam nasıl bu yakıt versinler. Bir yakıt parası vermek çok mu zor geliyor. Devlete bir sürü diskolar İnternet kafeler açılıyor. Boş faydasız yerlere o kadar para gidiyor. Hiçbir işe yamayan şeylere para gidiyor. Yani bir yakıtı TOKİ lere vermek çok mu zor. Soruyoruz Başbakan'a verilen yardımlar geldi. biz hiç yardım görmedik. Nereye gitti bu yardımlar? Herkes kendi adamına bir şeyler veriyor. Olan fakir fukaraya oluyor. Yani fakirin hakkını korusunlar zenginin değil. Ama hakkımızı soracağız onlardan." (Murat Dalgın - İLKHA)