Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ramazan ayında Kilis’te yaptığı konuşmada Türkiye’deki Suriyelilere vatandaşlık verileceği yönündeki açıklamasının ardından Türkiye’de yeni bir tartışma başladı.
Suriyelilere vatandaşlık verilmesi konusu Türkiye’de kimi çevreler tarafından olumlu karşılanırken, kimi çevreler tarafından da tepkiye neden oldu.
Geçtiğimiz Ramazan ayında bir dizi ziyaretlerde bulunmak için Kilis’e gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan Suriyelilere vatandaşlık verileceğini açıklamıştı.
Suriye’deki iç savaşın başlamasından bu yana ülkelerinden kaçarak Türkiye’nin farklı il ve ilçelere sığınan Suriyelilerin çoğunluğu ise özellikle Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay ve Kilis gibi sınır illerde bulunuyor. Gaziantep’te kalan ve çoğu burada iş kuran Suriyelilerin bir çoğu vatandaşlık isterken bazılar da vatandaşlık istemiyor.
Suriye’deki iç savaştan dolayı Gaziantep’te yaşam mücadelesi veren Suriyeli sığınmacılardan vatandaşlık verimesinin kendilerini çok sevindirdiğini ve vatandaşlığın biran önce verilmesi gerektiğini dile getirdiler.
Yaklaşık 3 yıl önce ailesi ile birlikte Gaziantep’e gelen ve bir binanın kapıcılığını yapan Suriyeli Mahmud Hamdu, Suriyelilerin artık ülkelerine dönmesinin çok zor olduğunu ve Suriyelilere vatandaşlık hakkının verilmesinin çok doğru bulduğunu belirtti.
“Suriyelilere vatandaşlık verilmesi bizim için çok iyi olur”
Suriyelilere vatandaşlık verilmesinin çok iyi olacağını belirten Hamdu, “Suriye hala savaş içerisinde. Suriye savaşı bu gidişle 20 senede de bitmez. Suriyelilere vatandaşlık verilmesi bizim için çok iyi olur. Bu insanlara biraz yardım olursa iyi olur. Suriye’nin durumu gittikçe kötüye düşüyor. Suriye’de savaşan hiç yoksa 100 tane ayrı grup var. Herkes Suriye’nin bir tarafından çekiyor. Halep şu an esaret altında çok zor. Orada insanlar aç ve susuz kalıyorlar. Halep’in durumu da çok kötü.” dedi.
Türkiye’nin vatandaşlığını kabul ettiklerini belirten Hamdu, “Neden kabul etmeyelim. Çok insan var burada acından ölüyor, kira ödeyemiyor. Vatandaşlık ve çalışma izinleri olursa iyi olur. Çünkü bazen iş bulamıyoruz. Şu an gidip gelemiyoruz. En azından o zaman gidip gelebiliriz. Şu an 7 çocuğum Suriye’de kalıyor. Fakat onları hiç göremiyorum.” ifadelerini kullandı.
“Vatandaşlık bizi Türkiye halkı ile daha da yakınlaştıracak”
Ülkesindeki iç savaştan kaçarak 4 yıl önce Gaziantep’e gelen ve burada bir lokantada işçilik yaparak geçimini sağlayan Bekir Mahmut ise verilecek vatandaşlık hakkının Suriyeliler ile Türkiye halkını daha çok birbirine yakınlaştıracağını söyledi.
Mahmut, “Biz Türkiye’ye aslında misafir olarak geldik. Türkiyelilere de çok zahmet ettik. Fakat teşekkür ederiz. Türkiye halkı samimi dost ve kardeş gibi bizi ağırladılar. Bazı sorunlar oldu ama aslında biz burada rahat ediyoruz. Hayatımız burada bir düzene girdi. Hayat bütün herkes için zor, sadece bizim için değil. Ama savaş böyle devam ederse bize verilecek olan Türkiye vatandaşlığı büyük bir şereftir. Biz çok teşekkür ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Suriye’de doğup büyüdüklerini, ancak Suriye’de hala savaşın devam ettiğini belirten Mahmut, “Biz vatanımızı çok seviyoruz. Çünkü biz Suriye’de doğup büyüdük. Buraya misafir gibi geldik. Savaş biterse vatanımıza döneriz. Bu karara tabi tepki gösterenler de var. Aslında biz Hz. Muhammed (s.a.v) zamanında bir Ensar ve Muhacir vardı. Bu basit bir şey değil. Aslında biz İslam’ın kardeşleriyiz. Vatandaşlık bizi Türkiye halkı ile daha da yakınlaştıracaktır.” diye konuştu.
“Sadece doktor ve mühendislere vatandaşlık verilmesi doğru değil, hepimiz Suriyeliyiz”
Vatandaşlık için aranan şartların henüz belli olmadığını ancak vatandaşlığın sadece nitelikli insanlara değil, bütün Suriyelilere verilmesi gerektiğini söyleyen Mahmut Fellini adlı Suriyei de, “Doktor falan fark etmez hepsi aynı, hepsi Suriyelidir. Bize vatandaşlık lazım. Ben 4 senedir buradayım, bir şey alamadım. Sadece burada 12 saat çalışıyorum. Vatandaşlık alsam başka bir iş yaparım. Şimdi bizim için her şey sıkıntı. Sadece doktor ve mühendislere vatandaşlık verilmesi asla doğru değildir. Hepimiz Suriyeliyiz. Hepimize vatandaşlık lazım.” dedi.
Gaziantep’e 3 yıl önce Halep’ten gelen Suphi Ahmet ise, “Ben vatandaşlık istemiyorum. Herkes kendi ülkesini sever. Ben de kendi memleketimi istiyorum. Ülkemde hayat normale dönünce ben tekrar ülkeme dönmek istiyorum. Suriyelilerin içerisinden vasıflı kişilere vatandaşlık verilecek deniliyor. Peki, vasıflı olmayanlar ne olacak?” diye sordu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)