Belki biraz garibinize gidecek, böyle bir duanın hemen kaynağını soracaksınız. Fakat merak etmeyin bu dua benim anamın, yani anneannemin duasıydı.
Rahmetli sofraya her oturuşunda besmeleden sonra sıraya dizdiği hamdlerle, şükürlerle dolu bir dua silsilesi vardı. Duasının bir yerinde de “Ya Rabbi, gene de biz alışkınız, sen zengin kullarına yokluk gösterme Allah'ım” derdi, bizim de dikkatimizi çekerdi. Tebessüm ettiğimizi görünce de “öyle değil mi yavrum, Allah kimseyi gördüğünden geri bırakmasın” diyerek izahta bulunurdu.
Ömrü hep yoklukla geçen, kıtlıklar gören anamın bu duasında birazcık da sitem var mıydı bilmem.
Doların durmadan yükselişine bakıyorum ve benim de aklıma rahmetli anamın duası geliyor. Bu işin sonu nereye varır diye düşünüyorum, elhamdülillah bize gelmiyor zannediyorum, hep dövizle işi olanlara dua ediyorum.
Amerikan ambargosu acaba nerelere dayanacak? Türkiye'ye doğrudan uyguladığı yaptırımlardan başka, İran'la ticaret yapacak olanlara uygulayacağı ambargonun ulaşacağı boyutlar ülkenin hatta dünyanın yegâne gündemi.
Eğer kafayı bu konuya takar ve detaylıca düşünürseniz yarınlar hiç de iyi gelmeyecek gibi.
Amerika bu ülke için tarihin hiç bir döneminde bu kadar çok yönlü bir bela olmamıştır.
Bir yandan bu ülkenin meşru iktidarını düşürmek için doğrudan FETÖ'yü üzerimize salması, bir yandan bütün terör örgütlerini donatarak üzerimize musallat etmesi, başta Mısır ve Suud olmak üzere Arap rejimlerini üzerimize kışkırtması, şimdi de İran bahanesiyle bir anlamda kuşatma altına alınmamız.
Çetin mi çetin günler bekliyor bizi. İlk darbeyi doların önlenemeyen yükselişiyle yiyoruz. Sıcak bir savaşa dönüşmese de birçoklarının tahammül edemeyeceği durumları görecek gibiyiz.
Rahmetli anamın duasına dönecek olursak bizim kesimi fazla etkileyeceğini sanmıyorum.
Peki, İslam davasının seyrini nasıl etkiler bu durum? Bizim derdimiz ve düşüncemiz budur. Allah Teala'dan elbette bela istenmez, afiyet istenir hep. Fakat böylesi belalar geldiğinde de Allah'ın izniyle bizim sabır denilen bir silahımız vardır.
Ayrıca, böylesi günlerde İslam davetinin hız kazandığını da unutmayalım. İbni Kesir Tefsiri'nde Duhan Suresi tefsirinde Peygamber Aleyhisselam'dan şöyle bir rivayet vardır:
“Allah'ım, Yusuf'a yardım ettiğin gibi yedi kıtlık yılıyla bana da yardım et”
Belki bu Mekke müşriklerine yönelik bir taleptir denilebilir. Fakat unutmayalım ki bütün toplumlar böylesi zamanlarda Rablerine daha çok yönelirler.
Bırakın nereye gidiyorsa gitsin dolar.