Devlet okullarında yabancı dil eğitiminde istenilen düzeyde bir başarı elde edilemiyor. Neredeyse hiçbir öğrenci, devlet okullarında almış olduğu yabancı dil dersleriyle dil öğrenemiyor. Fakat günümüzde toplumlar arasındaki yakınlaşmalar, yabancı dil öğrenimini her geçen gün daha önemli hale getiriyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Batman Eğitimciler Cemiyeti Başkanı Kenan Çaplık, Türkiye'deki okullarda öğretilen yabancı dil eğitiminde istenilen neticenin elde edilemediğini belirtti.
İçinde bulunduğumuz asırda, yabancı dile büyük bir ihtiyaç duyulduğunu, her insanın alacağı eğitimle en az bir yabancı dili öğrenmesi gerektiğini aktaran Çaplık, okullardaki yabancı dil eğitiminin bir an önce istenilen düzeye getirilmesinin önemine vurgu yaptı.
"Bunun sebepleri araştırılmalı"
Devlet okullarında yabancı dil eğitiminin gereği gibi verilmediğini vurgulayan Çaplık, "Yabancı dil eğitimi, eskiden beri ülkemizde maalesef kanayan bir yara olarak karşımıza çıkmaktadır. Yıllardır yabancı dil eğitimiyle ilgili çalışmalar yapılmasına ve yabancı dil dersleri olmasına rağmen; özellikle devlet okullarında yabancı dil eğitimlerinin gereği gibi yapılmadığını, bir verim elde edilmediğini üzülerek görmekteyiz. Buna karşılık özel okullarda ve yabancı okulların Türkiye'de eğitim veren birimlerinde yabancı dil eğitimin çok daha verimli bir şekilde gerçekleştirildiğini görmekteyiz. Bunun sebeplerinin araştırılmasını istiyoruz." şeklinde konuştu.
"Bu, yüzyılımızın çok acil bir ihtiyacıdır"
"İstiyoruz ki, bu asırda her bir ferdimiz, öğrencimiz kesinlikle bir yabancı dili konuşabilsin." diyen Çaplık, "Her ferdimiz bir yabancı dili konuşuyor ve yazıyor olabilsin. Bu, yüzyılımızın çok acil bir ihtiyacıdır. Buna rağmen devlet okullarında mezun olan çocuklarımızın büyük çoğunluğu yabancı bir dili rahatlıkla konuşup yazabilme durumunda değildir. Bunun acil bir çözüme kavuşturulması gerekiyor. Elbette bunun sebepleri vardır. Her şeyden önce, bütün dönemlerde hazırlık sınıflarının olmaması büyük bir eksiklik." ifadelerini kullandı.
"Öğretmenler de kendilerini geliştirmelidir"
Konuşmasının devamında Çaplık şunları söyledi; "Hakeza ilkokul, ortaokul ve liselerde ders sayısının azlığı en büyük olumsuz etkenlerden bir tanesidir. Öte yandan yabancı dil öğretmeni yetiştirilen okullarda yetişen öğretmenlerimizin hem konuşabilme hem de yazabilme konusunda yeterince kendini geliştirememesi de olumsuz bir etken olarak karşımıza çıkmaktadır. Ders sayısının yeterli bir seviyeye ulaştırılması ve bu yabancı dil eğitimini veren öğretmenlerimizin donanımlı hale gelmesi en büyük arzumuzdur."
"Önyargıları kırıp çaresizlikten kurtulmalıyız"
Dil laboratuvarlarının, dil sınıflarının yaygınlaştırılması ve bu hususta gerekli alt yapının oluşturulmasının da önemli olduğuna işaret eden Çaplık, "Bir öğrenilmiş çaresizlik psikolojisi maalesef eğitim sistemimizde hâkimdir. Sadece yabancı dil eğitimi değil, aynı zamanda matematik ve diğer branşlarda da insanımızın bir önyargısı söz konusudur. Bu önyargının bu yüzyılda artık kırılması gerekiyor. Eğitim sisteminde dahli bulunan bütün yöneticileri bu hususta inisiyatif almaya davet ediyoruz. Bu öğrenilmiş çaresizlikten kurtulabilmemiz için, her öğrencimize, muhakkak bir yabancı dil öğrenebileceğini, matematiği, fiziği başarabileceğini kavratmamız gerekir. Elbette bu iş kolay bir iş değildir, ancak çözülemeyecek bir iş de değildir. Dolayısıyla bu yüzyılda, her insanın eğitim sürecini bitirdiğinde, en az bir yabancı dili konuşuyor ve yazabiliyor olması lazım." ifadelerini kullandı.
İLKHA