HÜDA PAR’ın desteklediği Diyarbakır bağımsız milletvekili adayı Zekeriya Yapıcıoğlu, aralarında HÜDA PAR Teşkilat Başkan Yardımcısı Vedat Turgut'un da bulunduğu bir heyetle GÜNGİAD’ı ziyaret etti.
Yapıcıoğlu ve beraberindeki heyeti GÜNGİAD Başkanı Hakan Akbal ve yönetim kurulu üyeleri karşıladı.
Burada değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, davalarının merkezinde insanın olduğunu söyledi.
Amaçlarının insanların hem dünyasını imar etmek hem de insanların ahiretini kurtarmaya vesile olmak olduğuna vurgu yapan Yapıcıoğlu şunları kaydetti:
"Bazı düzenlerde sadece maddi refah ön plana çıkarılmaktadır. Maneviyata önem verilmemektedir. Mesela İskandinav ülkeleri ve Batı dünyası maddi gelişmelerde epey ilerlemiş durumda olmasına rağmen mutsuzluğun ve intihar olaylarının en çok olduğu yerlerdir."
"İslam ekonomi sistemi vasattır"
Kapitalist ekonomik sistem ile Sosyalist ekonomik sistem arasında pek bir fark olmadığını dile getiren Yapıcıoğlu, “Bu sistemler, fıtrata uygun değil. Biri aslan payını sermayedara vermek isterken diğeri sermayedarı ezmeye çalışıyor. Ama İslam ekonomi sistemi vasattır. Ne işçiye ne de sermayedara zulmeder. Herkese hakkını verir. İşçinin hakkının alın teri kurumadan ve hak ettiği kadar verilmesini öngörür.” dedi.
"Dışarıya göçü engellemek için özel politikalar geliştirilmeli"
Bölge ekonomisi ile ilgili düşüncelerini paylaşan Yapıcıoğlu, “Verginin kimden ne kadar alınacağı politik bir tercihtir. Özel teşebbüsün bu bölgeye gelmesi için devlet vergi ve benzeri konularda özel adımlar atmalıdır. Devlet buradaki istihdamı arttıracak adımlar atmalı, özellikle de bölgeden dışarıya yapılan göçü önlemek için buralara özel politikalar geliştirmelidir. Eğer her şeye rağmen özel teşebbüs buraya gelmiyorsa o zaman da devlet kâr amacı gütmeden burada istihdam alanları oluşturmak için doğrudan yatırım yapmalıdır.” ifadelerini kullandı.
Yapıcıoğlu, Şanlıurfa'da yapılan havaalanı ile ilgili olarak, “ Burada yapılan havaalanı en büyük kargo uçaklarının inip-kalkmasına uygundur. Ancak GAP'ın özellikle sulama ayağı tamamlanmadığı için sulu tarım yapılması gereken birçok yerde kuru tarım yapılmaktadır. Bu da ihracatı yapılacak ürünlerin yeterince olmamasına neden oluyor. Suluma tesisleri tamamlanırsa ciddi istihdam artışı sağlar. Tarımsal ürünlerin işlenebileceği tesisler de kurulduğunda bütün Arap ülkelerine ihracat yapılabilir." ifadelerini kullandı.
Kürdistan sınırlarının sembolik hale getirilmesi gerektiğini söyleyen Yapıcıoğlu, sınır kapılarının sayısının arttırılıp serbest ticaret imkânının sağlanması gerektiğini vurguladı.
Diyarbakır'da sermaye rahat değil
Diyarbakır’da sermayenin rahat olmadığına dikkat çeken Yapıcıoğlu “Özel teşebbüs korkuyor. Birileri tehdit ediyor. Üç yüz-beş yüz TL vereceksin diyor. Bin- bin 500 TL vereceksin diyor. Vermezlerse sermayedarı tehdit edip buradan gitmesine sebep oluyorlar.” dedi.
Diyarbakır ve etrafında 8 tane baraj olmasına rağmen özellikle ilçelerin susuz kaldığına da değinen Yapıcıoğlu “Ergani’de su yok. Dicle’de su yok. Çermik’te şebeke çok eski olduğu için musluk suyu içilemiyor, damacana su alınıyor.” dedi.
Batman çayının dağınık aktığını, bu çay yatağının ıslah edilmesi halinde 25 bin dönüm arazi kazanılacağını söyleyen Yapıcıoğlu, 10 yıldır bununla ilgili her hangi somut bir adım atılmadığını belirtti.
"Meclise gidersek çok şey değişecek"
7 Haziran'da yapılacak milletvekili genel seçimlerine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Yapıcıoğlu, bu bölgede insanların çoğunun oylarını alan iki partinin kendilerini alternatifsiz gördüklerini söyledi.
Yapıcıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak halk şunu da iyi bilmektedir ki; başka bir alternatifleri de var. HÜDA PAR var. Bu iki parti Diyarbakır’da ha bir eksik ha bir fazla vekil gönderdiler. Pek de değişen bir şey olmayacak. Ama biz üçüncü ve farklı bir ses olarak buradan vekil olarak Meclise gidersek çok şey değişecek. Bunların söylemediklerini biz söyleyeceğiz. Halktan sakladıklarını biz halka ileteceğiz."
Yüzde 10 seçim barajı ile ilgili olarak da bir değerlendirme yapan Yapıcıoğlu, yönetimde istikrar ve temsilde adalet ilkelerinin önemli olduğunu ancak bu iki durumun birbirlerine feda edilmemesi gerektiğinin de altını çizdi.
Yapıcıoğlu, “Özellikle de temsilde adalet ilkesinin kesinlikle ve kesinlikle yönetimde istikrar ilkesine feda edilmemesi gerekiyor. Adalet hiçbir şeye feda edilemez.” dedi.
"Oylarımızın katlandığını düşünüyoruz"
HÜDA PAR Teşkilat Başkan Yardımcısı Vedat Turgut ise bir soru üzerine oy potansiyelleri ile ilgili olarak, "AK Parti ve HDP listelerini açıkladıktan sonra, daha önce bu partilere oy vermiş olan birçok seçmenin bize döneceğini ve bu anlamda oylarımızın birçok yerde katlandığını düşünüyoruz.” dedi.
GÜNGİAD Başkanı Hakan Akbal ise GAP ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmede kendileri için GAP projesinin asli bir mesele olduğunu söyleyerek, “Diyarbakır'da her yıl 40 bin insan genç nüfusa dahil oluyor. Türkiye’de en çok genç nüfusa sahip olan ilimiz Diyarbakır’dır. Bu anlamda bu gençleri istihdam edecek iş imkânları oluşturulmalıdır.” ifadelerini kullandı.
"GAP'a dikkat ediyor olmanız bizi ziyadesiyle memnun etti"
Diyarbakır’ın tarihi değerlerine de değinen Akbal, “Mekke ve Medine’den sonra en çok sahabenin medfun bulunduğu bir ilimizdir Diyarbakır. Ayrıca Müslümanların beşinci haremi şerifi dediğimiz Ulu Cami de Diyarbakır’dadır. Tüm bu değerlerimizle birlikte şehrimizin istihdam alanlarını da oluşturmalıyız. Mesela, Silvan Barajı faaliyete girdiği zaman mahsul en kötü şartlarda dört kat artar. Bunun için bu ve bunun gibi projelerin hayata geçirilmesi lazım.“ şeklinde konuştu.
Siyasilerin GAP tarzı projeleri pek bilmediğini, ancak Yapıcıoğlu’nun GAP’a dikkat ediyor olmasının kendisini ziyadesiyle memnun ettiğini belirten Akbal, bu konudaki duyarlılığından dolayı Yapıcıoğlu’na teşekkür etti.
Ziyaretlerinin kendilerini memnun ettiğini bildiren GÜNGİAD Başkanı Akbal, Yapıcıoğlu’na başarılar diledi. (İLKHA)